Oğuz Ve Ben

18 3 0
                                    

Onun gidişiyle ben de eve girdim. Annem diye bir ses çıktı içimden. Annem yaşıyor muydu? Yaşasaydı neden annemin öldüğünü söylesinki babannem bana diye düşündüm. Ama müdürün dediği annen istemedi kelimesini duymak bile beni çok kötü yapmıştı sanki çok okkalı bir tokat yemiş gibi olmuştum. Bilgisayarımı açtım ve araştırmaya başladım. Meryem sönmez. Annemdi evet çıkan sonuç ise beni beynimden vurmuşa döndürdü. Annem bir holdingin sahibi miydi yani? Ama bu benim annem değil di belkide kaç tane Meryem var diye düşündüm. Ama bana o kadar çok benziyorduki. Esmer, siyah saçlı simsiyah gözlü kırmızı rujlu güzel giyinmiş bir kadın ama ben hiç böyle makyaj yapmadım. Sürekli kavga ettim baksana şu kadının hayatına ne kadar lüks benim annem olabilir mi acaba?

Derken telefonum çaldı. Zehra arıyor yazıyordu ekranda şaşırdım ama neden şaşırıyorum ki sevdiği çocuğu arıyordu ama zaten oğuz onun yanına gitmemiş miydi. Sonra telefonu açmaya karar verdim ve yeşil tuşu kaydırarak aramaya cevap verdim. Sen bunların hepsini ödeyeceksin diye bağırıyordu bana. O kadar hızlı konuşup bağırıyordu ki ve bende onu dinleyemeyecek kadar halsiz yorgun ve bi o kadar da kendimi kötü hissediyordum. Telefonu suratına kapattım.

Sonra kendi odama geçmeden önce bilgisayarı kapattım ve odama geçtim. Kendimi yatağımın üzerine attım. Ben hiç ağlamayan ben sürekli kavga edip birilerini döven okulum kız ağası olan ben yani Beyza. Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım kendimi tutamıyordum saat akşamın 6 sı idi ben ağlıyorum sanki çok sinirlenmiş bir rüzgar gibi esmiştim ağlarken. Kendimi boşaltmak istemiştim. Yalnızlığımdan pişmanlıklarımdan yaptıklarımdan keşkelerimden ve yalanlardan arındırmak için boşalttım göz yaşlarımı. Yastığımı aldım ve tekrar ağlamaya başladım kafamı gömdüm NEDEN NEDEN BEN! diye ağladım gece 11 kere kadar inanamamıştım 5 saat ağlamıştım. Meğer ne kadar doluymuşum diye aynaya bakarak söylenmeye başladım. Sanki karşımda beni anlayıp dinleyecek biri varmış gibi bir dost gibi arkadaş gibi içimi döktüm ona aynaya. Annem gerçekten o mu o zaman neden beni sefaletin içine bıraktı neden beni canlı canlı kuma gömdü diye bağırdım aynaya. Neden neden bana bunları yaptı beni annesiz bıraktı ben de güzelce yetişebilirdim bende mutlu olabilirdim. Bende saf ve güzel bir kız olabilirdim bağırıyordum avazım çıktığı kadar. Sanki sadece bu dünyada tek ben varmışım da dertleşecek kimsem yokmuş gibi. Odamın yanındaki odaya girdim. Şimdi içimdekileri dövüşecek aktarıp döveceğim kimse yoktu. Bende odadaki her zman yumruk attığım kum torbasının karşısına geçtim eldivenlerimi takmadan 10 20 30 vurmaya başladım hiç durmadan sanki babamı öldüreni bulmuş da dövüyomuş gibi.

Gece 12 den sabah 8 e kadar yumrukladım.

Oğuz evden çıktı ve arabasına binip beyzanın evine sürdü. Evin önüne park etti tüm komşuların kapıda olduğunu ve yukarı baktıklarını gördü.
"neler oluyor teyze niçin herkes yukarı bakıyor "dedim.
" yeni gelen kız dünden beri bağırıp çağırıyor ve hıçkırarak ağlıyor evine gidip sormak isteyen birine yumruk atmış ve göndermiş dünden beridir hala aynı bizde merak ettik dinliyoruz oğlum dedi. Sende bayağı yakışıklıymışsın dedi ordan bir teyze umursamadan yukarı çıktım gerçekten de bağırışları aşağı kadar geliyordu hıçkırarak ağlıyordu bir çilingir çağırıp kapıya yavaşça açtırdım ve ona parasını verdim ve içeri girip yavaşça kapıyı kapattım. Bir odanın kapısında kan vardı kalbim çok hızlı çarpıyordu kendine bişey mi yaptı diye hemen odaya girdim. O yerdeydi gerçekten de hıçkırarak ağlıyordu göz yaşları benim canımı acıtıyordu. Yanına gittim ve ona sarıldım kafasını omzuma bastırdım o da bana sarıldı daha çok ağlamaya başladı. Nolmuş tu ben yokken neydi nu kadar ağlamasını sebebi.

Yavaşça kendimden çektim onu yüzüne bakmak için gözleri uykusuzluk ve ağlamakla birlikte kıpkırmızı olmuş ve şişmişti. Bir an bacağımda sıcaklık hissettim nolduğuna bakmak için kafamı çevirdiğimde gözümden yaş geldi. Gördüğüm manzara karşısında dayanamadım
"NAPTIN SEN "diye bağırdım. Elleri kan olmuş resmen parçalanmıştı kolları da kandı sadece kum torbasına vurmakla kalmamış duvarları bile yumruklamış. İnanamamıştım bunu yapmasını sağlayacak kadar büyük konu ne olabilirdi kii." B B BEN "diye hıçkırmaya başladı tekrar hiç susmuyordu inanamıyorum hala. Hemen evde ilk yardım çantası aramaya başladım. Evde yoktu hemen aşağı inip arabamdakini getirdim. Teyzeler hala kapıdaydılar arkamdan ne olmuş oğlum site bağırış seslerini duyuyordum. Tekrar yanına oturdum ve ellerine tendirdiyot sürmeye başladım elleri çok kötüydü resmen çok kötü. Ne yapmıştı kendine etrafa baktım resmen kırmızıya boyanmıştı oda. Ellerini gazlı bezle sardım ve tekrar onu omzuma yatırdım. O ve ben duvara bakıyorduk aradaki tek fark o hala ağlıyordu benimse içim cayır cayır yanıyordu.

Biraz zaman geçti yüzüne bakmak için kafamı eğdim. Yüzü çok güzeldi esmer saçı kahverengi siyah arası çok güzel bir renkti uyurken çok tatlı görünüyordu dışardan onu gören bunu yapacağını tahmin edermiydi diye düşündüm. Ve uyumuştu sonunda. Onu kucağıma aldım. Ve yatağını açıp onu yatırdım. Yatağının başına da bir sandalye koyup oturdum. Onu uyurken izlemek hoşuma gitmişti elleri battaniyesinin dışındaydı kanlı ellerini gözümün önüne geldi. Gözümden yaş geldiğini hissettim tekrar hiçbir kız için gözyaşı dökmemiştim ama o farklıydı işte eski okulunda nasıl bir kız olduğu beni ilgilendirmezdi. Onu böyle görmek yetti bana acılarını bilmek. Yalnızlığını bilmek. Mutsuzluğunu bilmek. Sonra kendime geldim ve en yakın arkadaşım Mustafa yı aradım ve ona evin adresini verip bir doktor çağırmasını söyledim. O uyurken bende odaları gezdim fazla odası yoktu. Sonra kapıya tıklandı doktor gelmiş olmalıydı.

ÇIKMAZ SOKAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin