Oğuzun Gerçekleri

28 4 0
                                    

Yere yığılmıştım. Mustafa o sırada oğuzun diğer bilek tarafına geçti ve o sırada
Beyza " Mustafa nolur yapma ne istersen yaparım" dedim.
O sırada Mustafa durdu gözlerindeki üzüntü ve hayal kırıklığı belli oluyordu. Bir süre beni izledikten sonra bağırdı;"bu kadar çok sevmeni gerektirecek ne yaptı ha! Ne! Diye bağırdı. Öfkesinden kudurduğunu görmemek için kör olmak gerekirdi belkide. Onun bağırışıyla ben de ağlamaya başlamıştım.
"gerçekten ne istersen.... Yaparım"son kelimem fısıltıyla çıkmıştı. İlk defa kendimi bu kadar çok çaresiz hissetmiştim.
Mustafa "tamam ama bir şartla...... Onu iyileştirdikten sonra benimle evime geliceksin" cümlesini tamamladığında durdum mantıklıydı onu korumam gerekiyordu ve bunu yapacaktım.

Mecburdum yapmaya ve "tamam" diye bağırdım kendi sesimden ben bile ürkmüştüm kapalı alan da olduğumuz için ses yankılanmıştı.
Sonra oraya gelmemi işaret etti ve ben de ayağa kalkmaya çalıştım ellerimle yerden destek alıp kalktım. Ama bacaklarım hissizleşmişti. Yavaş adımlarla Mustafa nın yanına ilerledim beni kolumdan yakalayıp kendine çekti. Oğuzun sandalyesinin arkasında acil yardım çantası vardı "ne yapacaksan yap 10 dakika sonra burdan çıkmış olacağız "demişti
Hemen çantadan pansuman ve tendirdiyotu çıkardım ve pamuğa döktükten sonra bileğine iyice bastırarak kanını temizledim ve bandajla fazla sıkmadan kolunu sardım. O arada dışarıdan bir araba sesi gelmişti. Arabanın sesini duyunca anlamıştım Mustafa bir arkadaşını çağırmıştı.

Ona döndüğümde o zaten bana bakıyordu "işini hallettiysen çıkalım" diyerek başıyla çıkışı gösteriyordu. O an oğuz'a dikkatlice baktım kalkıp beni teselli etmesi gerekiyordu. Ama o şuan belki de ben bunları yapmasaydım ölecekti..... Ölecekti. Düşünmek bile beni daha kötü yaparken Mustafa bağırarak "Beyza oyalanma hadi" diye bağırdı. Onun bağırışıyla çantadan aldığım malzemeleri geri yerlerine yerleştirdim ve ayağa kalktım yaralarını sanmıştım gidebilirdim.
"Mustafa o burda kalamaz. Onu da alalım "dediğim an kolumdan çekiştirmeye başladı. Kapıya çok yakındık dışarıya baktığımda dışarda kırmızı camları simsiyah olan bir arabayla karşılaştım arabayı görünce korkmamış değildim simsiyah camları içimi ürpertmişti her ne kadar kavgayı çok seven bir kız olsamda buraya gelince düzelecektim. Yeni bir hayatım olacaktı.

Mustafa ya dönüp"nereye gidiyoruz "dedim bana cevap vermedi ve kolumdan çekiştirmeye başladı tekrar o beni götürürken ben bağırıyordum.
" oğuzzzz! "o an sanki bayılacaktım çünkü arabaya beni sokmaya çalışıyordu biraz onu hırpalasamda o çok güçlüydü ve hemen beni arabaya soktu. Tam o sırada deponun kapısına baktım. Oğuz oradaydı karşımda koluna sardığım sargı bezi kan olmuştu o an arabada bir çığlık atıp mustafa nın üzerine atladım saçını yoluyordum ellerimi tam yüzüne geçirecekken "kara dişi kuş biraz sakin böyle devam edersen bayıltıcı kullanmak zorunda kalacağım diyerek" bileklerimi tuttu. Sonra burnuma yapıştırılan bir bez ve aldığım koku işte sonrası karanlık. Kıpırdanmaya başladığımda bir yatağın üzerindeydim.

"bana neler oldu "dedim kendi kendime sonra odayı inceledim koyu mavi bir yataktayım her yer koyu maviden oluşuyordu. O sırada merdivenleri çıkan ayak seslerini duydum yatakta doğruldum ve beklemeye başladım kapıdan giren kişi beni şaşırtmamıştı çünkü o odaya girince her şeyi hatırlamıştım.O mustafa ydı
"acıkmışsındır diye düşünmüştüm "
" neredeyim ben "dediğim an karnımın gurultusunu duymuştum ve gerçekten de acıkmıştım ve tepsinin üzerinde sandviç vardı yanındaki meyve suyunu da görünce içim gitmişti resmen o sırada o konuştu
" merak etme sadece evimdesin"
"bana ne yaptın pislik "diyerek kafasına yastığımı fırlattım
" biraz izledim. Gerçekten de uyurken normal halinden daha güzel duruyorsun "dediği an onu öldüresim gelmişti" yanlış şeyler düşünme aklından neler geçiyor bilmiyorum ama sadece izledim yani "demişti

ÇIKMAZ SOKAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin