Soğuk Mavi

12- Duş ☾

Son bölümü yazdığımda daha 6k bile değilken şimdi 10k olmuşuz! ❤

11. bölümdeki vote sayısı ve yorumlar harikaydı! Umarım bu bölümde öyle olur diyor ve sizi 12. bölüm ile baş başa bırakıyorum :* ❤❤

--------

Dudaklarımda Ali'nin dudaklarını hissettiğimde gözlerim kocaman açıldı. Dudaklarımdan tüm vücuduma bir anda yayılan sıcaklık bunalmama neden olurken midem kasılmaya başladı.

Deli gibi arzuladığım dudakları, o kadar yavaş öpüyordu ki bir an kalbimin duracağını sandım. Üst dudağını dudaklarımın arasına alınca Ali'nin yanağımdaki eli belime kayarak beni kendine çekti. 

Yavaş yavaş hızlanmaya başlarken dudaklarının üzerine inledim. Dudakları dudaklarımı esir almayı sürdürdü ve her geçen saniye çok daha büyük bir arzu ve istekle öptü beni. 

Kendini yavaşça geri çektiğinde ne zaman kapattığımı bile hatırlamadığım gözlerimi açtım. Gece mavisi gözler odağıma girdiğinde dudaklarım yukarı kıvrıldı. Ali'nin bakışları gamzelerime düştü daha sonra o da gülümsememe karşılık verdi.

Gözlerim istemsizce dudaklarına kaydı. Yukarı kıvrılan dudaklarına bakmak bile beni heyecanlandırırken kendimi tutamadım ve üst dudağı ile bıyıkları arasında kalan minik boşluğa bir öpücük kondurdum.

Dudağıma değen bıyıkları gıdıklanmama sebep olurken Ali şaşkın bir ifade ile bana bakıyordu.

''Sen gerçek misin ya?'' dedi elleri gamzelerime giderken. Kalp atışlarım sanki mümkünmüş gibi daha da hızlanırken dudaklarımı ısırdım. 

''Sence?'' 

Aramızda sadece santimetreler olması kalbimin durmasına sebep olacakken düşünme yetimi kaybetmiş gibiydim. O kadar kusursuzdu ki! Masmavi gözleri, minik burnu, dudakları...

''Bence değilsin.'' dedi sıcak nefesi dudaklarıma çarparken. Nefesimi tuttum. Bu kadar yakınlık bana iyi gelmiyordu. Yada geliyordu ama ben bunu kabullenemiyordum. Bir uçurumun kenarındaydım belki de, bir tarafta ölüm bir tarafta yaşam vardı ve ben arafta kalmıştım. Ali'yi sevmek ölüm getirecekti biliyordum fakat mavileri olmadan da bir hayat düşünemiyordum.

''Yoksa sen hayal misin?'' 

Ali'nin sesini duymamla birlikte düşüncelerimden sıyrıldım. Başımı salladım bir çocuk gibi. Gülümsedi ve aramızdaki mesafeyi açtı. Viski şişesini eline aldı ve kafasına dikti. İstemsizce yüzümü buruştururken Ali sanki  su içiyormuş gibi viski içmeye devam ediyordu. Şişe dudaklarından ayrıldığında gözlerini kıstı ve dili ile dudaklarını ıslattı.

''Hayalsin.'' diye söylendi kendi kendine. Sonra elindeki şişeyi yanına koydu ve yönünü bana döndü. Buruk bir tebessüm vardı dudaklarında. 

''Aynı anneme benziyorsun.'' dedi fısıltıyı andıracak kadar sessiz bir şekilde. Bedenim kaskatı kesilirken Ali'nin boşta kalan elini tuttum destek vermek istercesine. Bakışları tuttuğum eline kaydı.