Neredeyse iki haftadır bölüm ekleyemedim, sizden çok özür diliyorum. Fakat aklıma yazacak hiçbir şey gelmedi. Sınav haftası yaklaşıyor projeler performanslar derken zaman ayıramıyorum tekrardan özür diliyorum.
Geçen bölüm çok az yorum vardı:(
Bir bölümü 1k kişi okuyor, yorumlar çoğalsa fena olmaz mı? Görüşlerinizi çok merak ediyorum :*
Umarım beğenirsiniz...
*Sonraki bölüm efsane olacak aslında bu bölüm ve 15. bölümü bir bütün olarak yazacaktım ama çok uzun olurdu ve zamanım yoktu o yüzden böyle yapmak zorunda kaldım. 15.bölüm bu üç gün içinde gelecek :*
--------
Dün gece aklıma geldikçe istemsizce sırıtıyordum. Her ne kadar kabullenemesem de ondan etkileniyordum. Ama bu beni çıkmaza sürüklemekten başka bir şey yapmıyordu. Aklım çok karışık olsa da kalbim çok netti.
Sıkıntıyla iç çektim. Bedenimde değişik hisler uyandıran bu adamın kokusunu biraz daha içime çekersem sarhoş olacaktım.
Yavaşça yattığım yerden doğrulmaya çalıştım ve onun kollarının hapsinden kurtuldum. Sırtımı yatak başlığına dayadım ve göz ucuyla Ali'ye baktım. Dudakları hafif aralıktı ve çıplak göğsü yavaşça inip kalkıyordu.
Kirpikleri o güzel mavilerini saklamıştı. Bir adamın kirpikleri bile güzel olabilir miydi?
Uyurken, her zaman koruduğu sertliği ve ciddiliği yerini tatlı bir masumluğa bırakmıştı. Böyleyken her zaman olduğundan daha güzel bir görüntü sergiliyordu.
Bir süre yalnızca onu izledim. Minik ve düzgün burnunu, dolgun dudaklarını, içine gökyüzünü sığdırmış mavileri saklayan kirpiklerini, sarı sakallarını, saçlarını ve daha sayamayacağım bir sürü güzelliği...
Huysuzca yerinde kıpırdanmaya başladığını gözlerimi kaçırdım. Onu izlediğimi görmesi düşüncesi bile midemin kasılmasına sebep oluyordu. Acaba dün geceden sonra bana nasıl davranacaktı?
İyi mi? Yoksa kötü mü? Kendimi yeni bir düşünce karmaşasının içinde bulmadan yataktan doğruldum ve kapıya doğru yöneldim.
Ona güzel bir kahvaltı hazırlayabilirdim. Akşamdan kalmaydı ve bu ona çok iyi gelebilirdi. Nasıl bir şey yapacağımı düşünürken mutfak kapısının önüne gelmiştim.
Ses çıkarmamaya özen göstererek kapıyı açtım ve içeriye adım attım. Buzdolabına yönelip kapağını açtım ve neler olduğuna kısa bir göz attım. Güzel bir omlet yapabilirdim. Dolaptan gerekli malzemeleri alıp tezgaha koydum. Ses çıkarmamaya ayrı bir özen gösteriyordum çünkü Ali'nin kahvaltı hazır olmadan uyanmasını istemezdim.
Omleti hızlı bir şekilde hazırladıktan sonra karışımı tavaya döküp ocağa koydum ve altını yaktım. Tekrar dolaba yönelip kahvaltılıkları çıkardım. Daha sonra güzel bir şekilde masayı hazırladım.
Başka ne yapabilirdim? Dolabı açıp tekrar göz gezdirdim. O sırada gözüm tost ekmeğine takıldı. Ona Selin Yılmaz'ın efso tostundan yapabilirdim!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Soğuk Mavi
Fiksi PenggemarHiç tanımadığı babasının işleri yüzünden hayatı tehlikede olan bir kız. Selin Yılmaz. Karşı tarafta hakkı olanı almak isteyen bir adam. Ali Mertoğlu. Kader onları bir şekilde birleştirdi. Hikayelerinin nasıl biteceği sadece onların elinde. Bu iyi v...