Bir Tutam Araba Sevdası

Bölüm 4

İyi Okumalar...

➖Ecrin➖

Burcu ile arkadaşlığımız süratle devam ediyor. Numaralarımızı birbirimize verdik. Beni bugün grubuna tanıtacak. Neydi ismi..... Hah E3K2. Olum bu ne dediğimde takımında ki Çağlar diye biri bulmuş. 3erkek 2kız var diye imiş. Bende şaşırdım. Ve bilin bakalım ne oldu. Ne olacak o kocaman gardırop tan giyecek hiçbir şey bulamıyorum.

Ve nedense hala bulamıyorum. Hiç bu kadar çaresiz kaldığımı hissetmemiştim. Sonra onların karşısına siyahlar içinde gidesim geldi. Dadım sağolsun ona danıştım. Adı Ayşe. Sonra anlatırım o koca karıyı. 😆.

Siyah omuzlarına doğru hafif açık kazak, siyah dar paça kot, siyah adidas spor ayakkabıyla, hafif makyaj ve salık saçlarla çıkacaktım.

Evet evet aynen öyle olsun istiyorum. İlk görünüş önemlidir. Ya da benim gözümde öyle. Pek tanınmak, nasıl biri olduğumu ortaya koymak istemiyorum. O ikinci durum.

Yaklaşık üç gün sonra okul açılacak. Aman ne güzel neden bu kadar kısa sürede tatil yapıyorlar anlamıyorum. 15 gün neremize yarayacak yaa. Yarın hangi sınıftayım ona bakacağım.

Siyahlar içinde dışarıya çıktım. Burcu 'ları çağırsam mı çağırmasam mı diye galiba 5 dakikamı yedim. Tam çağırmaya gidiyorum, hayvan gibi biri önümden geçti. Dur bakayım. Vayyy Ferrari ablası Ferrari. Korkma en fazla çarpar, ölürsün. Ben arabanın arkasından bakarken Burcu ve Buğra' da evden çıkmışlardı. Sonra üçümüz kısa selamlaşmanın arkasından Burcu'nun arabasına yürüdük. Hey maşallah hey. Yaşımı bir doldurayım bende alacağım can yakanından.

Bir müddet gittikten sonra bir kafenin önünde durduk. İçeriye girdiğimizde akciğerlerime dolan bahar 🌸 kokusu hoşuma gitti. Gözlerimi ne ara kapattım haberim yok, ama açtığım an ben niye daha önce bu kafeye gelmedim dedim içimden.

Yerler çimenle kaplı, bazı yerlerde çakıl taşları var. Ortalık yemyeşil canlı duruyor. Masalar odun parçalarından oluşmuş duvardaki kolonları ağaç biçiminde işlenmiş ve boyanmış. İçeride az önce dediğim gibi bahar tazeliğini yaşatıyor. Oysa dışarısı soğuk ❄. Süper bir yer gerçekten.

Burcu ve Buğra'yı takip ettim. Bir masanın önünde durduk. İkizler otururken bende şöyle göz gezdirdim. Sarışın bir kız, yakışıklı bir çocuk ve ben bu grubun lideriyim der gibi duran, somurtkan ve zengin biri. Çok belli giysilerinden.

Burcu beni tanıtmaya başlamadan önce herkes çay, kahve ☕ o tür şeylerden istedi. Sonra herkes birer yudum aldıktan sonra konuşmaya başladı.

'' Evet. Bu Ecrin, Ecrin Korkmaz. "

Sadece bunu dedi ve grubun lideri olan öksürmeye başladı. Öyle böyle değil dışardan gören birisi boğazına öküz oturdu sanır. Bende gittim sırtını ovaladım. Biraz kendine gelince sağ kolunu ellerime vurarak beni kendinden uzaklaştırdı.
Ben ve gruptakiler bile çok şaşırdı. Sonra nedensizce

"Özür dilerim. " dedim neden dedim bende bilmiyorum ama içim kötü oldu.

Buğra o çocuğa bakarken Burcu devam etti.

" Bizim yaşımızda ama daha tam yaşına yetmedi. O da buralarda yani bizim evin orda yeniymiş. Aramızda büyük ihtimalle mükemmel bağlar oluşacak. ''

Sarışın olan kız bana bir baktı sonra iğneleyici bir tavırla,

"Nedenini sorabilir miyim acaba? " dedi.

" Böyle sert davranma Çağla. Nedenini de söyleyeyim bari, ben bizim gibi araba tutkusu olduğundan bir nevi bizim kafadan. " dedi.

Sarışın kız bana biraz baktı, Onun yanındaki çocukta. Lider olacak çocuk yüzüme değil elime veya bileğime bakıyordu. Daldı galiba. Burcu bir offff çekti sonra şöyle devam etti.

" Tamam o zaman, Ecrin seni biraz daha tanımamız lazım kusura bakma. "

" Yooo hiç önemli değil. Benim de bir grubum olsaydı önüme gelen herkesi bende almazdım. Almasanızda benim için üzülmeyin. Yıllarca tek yaşamayı, arkadaşsız kalmayı, ortama ayak uyduramadığımı biliyorum. Yani yıllar sonra tekrar bir çevre kurmaya çalışıyorum. "

Dedim. Uzun bir cümleydi evet ama o cümlelerin altına yatan bir sürü cam kırıkları var. Toparlanmayan, birleşmeyen bir sürü cam kırıkları.

Burcu yerine Buğra konuşmaya başladı.

" En azından bir şans versek olmaz mı Ege yaa. Bak sende iki günde seveceksin emin ol. "

Ege mi? Liderin adı bu mu yani? EGE. EGE. EGE. Kafamda deli sorular diye buna derim.

Şimdi ne saçmalıyorsunuz diyeceksiniz ya da eski sevgilisidir falan. Yani bende olsam dışarıdan öyle bakarım.

Ama.... Ben yaklaşık 4-5 yaşlarındayken, en yakın arkadaşlarım vardı. Ege diye bir çocuk vardı bana hem abilik hemde evcilik oyunlarda kocam olurdu. Onu hiç unutmamıştım. Ya da unutamamıştım. 7 yaşıma kadar beraberdik. En iyi geçinen iki arkadaştık. Ta kii babam ' Artık taşınıyoruz' diyene kadar. Ondan ayrıldığım gün ne kadar da çok ağlamıştım. Daha fazla anlatmak istemiyorum.

Bir anda onu anımsamıştım. Soyadını merak ettim. Ama pat diye soramazdım de mi? Hiçbir şey demedim belli bile etmedim yani. Duygularımı çok güzel saklarım.

Ege hiçbir cevap vermedi. Onun yerine Çağla 'nın yanındaki çocuk cevap verdi.

"Öncelikle ben Çağlar. Biz bu konuyu biraz düşünelim. Rica ediyorum? "

" Tabii ki de haklısınız. Şey rica etsem Buğra beni eve bırakabilir misin? "

" Hemen geliyorum... "

" Geliyoruz Ecrin cim." diyerek Buğra'nın sözünü kesti Burcu.

Bende bir şey demedim. Ne diyeyim ki? Masadan kalktıktan sonra ben herkese iyi günler dedim. Arkamızı döndük kapını oraya geldik Ege sesini bize duyuracak şekilde

" Benceeeeee bir şansı hak ediyor. Deneyelim bakalı nasıl birisisin?! O zaman yarın sabah erkenden kalkıp okula gidip hangi sınıftayız öğrenelim. Hepimiz aynı sınıfta olmamız lazım ona göre hareket edelim. "

Sarışın kız Ege'ye

" Ama Ege, tanımıyoruz ki daha hemen almayalım. "

" Lafımın üstüne laf istemem. Zaten deneyelim dedik ya. "

Dedi. Ben daha sevinemeden Burcu üzerime atladı. Sımsıkı sarıldı. Ölüyorum galiba yardım eden yok mu? Bakışı nasıl bir şey biliyormusunuz. Merak etmeyin bende daha yeni öğrendim.

Ne güzel bir gündü böyle 😁. Off yatağa hiç böyle mutlu girmemiştim yarın neler olacak merak diyorum..

Yorum ve voteeee 😊😊😊