Medya is a Açelya :D
● ● ● ●
Açelya Öykü Yıldırım'Dan
Evden koşarak çıkmıştım. Zaten önceki kolejden atılmıştım. Yeni okul ise ara sokakta kalan bi okuldu ve ne kadar sarhoş varsa o ara sokakta bulunurdu.
Okulun tek özelliğini sevmiştim, forma siyahtı! Bu gerçekten muhteşemdi!
Düşüncelerimden sıyrılıp okula koşmaya devam ettim. Okul görüş açıma girince sevindim. Okulun kapısının önünde durdum.
"Bu.Okul. Muh-te-şem!! Vay be! Simsiyah!!" derken yavaşça okula giriyordum. İçeri girdiğimde -normal olarak-kimse yoktu.
Derse geç kaldığımı hatırldığımda yeniden koşmaya başladım. Nefes nefese kalmıştım.
Sınıf kapısını neredeyse kıracak gibi vurdum ve içeri girdim. Sınıfa girdiğimde hiç etrafa bakmadan elimi kalbime koyup nefesimi dışarı üfledim.
"Çok üzgünüm" dedim öğretmene bakarken. Affeder gibi başını salladı.
Sınıfta ilk boş yeri kestirip oraya ilerledim. Gözlerin bende olduğuna adım gibi emindim ama umursamadan sırada oturan arkadaşa gülümseyip yanına oturdum.
Göz ucuyla etrafa baktım. Kimsenin önünde ne bi kağıt ne de kalem vardı. Bende çıkarmadan öğretmene gözlerimi dikip dinlemeye başladım.
● ● ● ● ●
Ders bitmişti. Bende kafamı sıraya koyup gözlerimi kapadım. Diğer ders ne bilmiyordum ama umursadığımda söylenemezdi.
Gözümü açıp camdan baktım. Aşağıdan sesler gelince kalkıp baktım.
"OHA!! Futbol sahası var!!" Diye bağırınca sınıfta kalan bir kaç kişinin ilgisi benim üzerime yoğunlaştı. Yerime otururken önümdeki çocuğun gözü bendeydi. Oturdum ve hala bana bakıyordu. İnsan utanır ya!
"Sorun mu var?" Dedim nazikçe. Sanki yıllardır görmemiş gibi gözlerini zorlukla gözümden ayırdı.
"Tekrar soruyorum, sorun mu var?" Dedim sorumu tekrarlarken.
"Sadece... Dalmışım, yani sorun yok" dedi ve gülümsedi.
"O zaman önüne dönebilirsin"
Sanki söylememişim gibi davrandı ve dönmedi. Ayağa kalktım, çantamı aldım ve sınıfın kapısına ilerledim.
Müdürün odasının önünde durdum. Çalıp çalmamakla kararsızdım.
Kapıyı çal diye bir kural yok Açelya, ne duruyon içeri dal.
İç sesimi sallamadan kapıyı tıkladım."Gel!" Diye gür bi ses işittim. İçeri girip kapıyı kapattım ve kapınının yanında durdum.
"Dolabımın anahtarlarını alacaktımda..." dedim.
Bana bi anahtar uzattı. Alıp odadan hızla ayrıldım. Anahtara asılı olan anahtarlığa baktığımda şaşırdım.
"Z 89 mu!! Yok ebes-" herkesin bana baktığını anlayınca orada kala kaldım.
"Ne bakıyonuz lan! İşinize dönün!" Diye gür ve sert bi ses işittim. Herkes işine dönerken sesin gâyet yakınımdan geldiğini anladım. Sağa doğru bakıp adım atınca...
"Ah! Burnum!" Diye inlerken elimi burnuma götürdüm.
"Tamam kas yapın bişi demiyoruz ama bu kadarda yapmayın yahu! Kızların burnu kırılır! Hastane masrafını ödersiniz. Sonra sizden çikolata ister ve alışveriş derken pa-"
"Çikolata veya alışveriş yapmam biter olay" sonra ardından gülme sesi geldi. Başımı yukarı kaldırdığımda manzara ile şok oldum...
"Yuh, bu nasıl bir meteor?" dedim hayretle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Her Şeyi Yak
Romantik"Sen yak Açelya , ben söndürürüm" "Ben yakarsam sen söndürmden ben ateşe atlarım, dikkatli ol..." ¤ ¤ ¤ ¤ ¤ Sadece birbirlerini istediler, Canları yandı, Üzüldüler hatta ağladılar Ama birbirlerinden vazgeçmediler Ve geçmeyecekler!
