İHANETİN AFFI

Bölüm 1

30 mayıs 2023 perşembe sabahı

Yer:Atatürk havalimanı

Bir adam bekliyoruz kardeşini küçük yaşlarda bırakıp uzaklara kaçan bi adam adı baran kardeşini yıllarca aramayıp sormamasına rağmen kardeşi ona büyük bir aşkla bağlıydı sürekli abisiyle yaşadıklarını anlatıp dururdu.
bir insan neden kendinisi yıllardır aramayıp sormayan birinden sevgiyle özlemle bahsedebilirdi bana göre hiç değildi bu heleki babası tarafından terkedilen birisi olarak ve bingo sonunda havalanına gelebilmiştik uçağı saat 11 de gelicekti saat 10:30 yarım saat ne yapıcaktık burada ben neden geldim,aslında çok merak ediyordum bu adamı gerçekten bu kadar sevgiye layıkmıydı ,dış hatlar bölümüne arabamızı parkettik gelen yolculara bakıyorduk ben, baranın kardeşi yani benim ev arkadaşım kadir; kadir'in sevgilisi elif,umut'un eşi seda.
Umut;burada olmayıp aklı burada olan ve baran'ı en az kardeşi kadir kadar çok seven kuzenidir.
Hemen önümüzde son model bmw si ile heralde büyük bi iş adamını bekleyen birisi vardı ama adam ölü gibi
Siyah takım elbise,güneş gözlüğü ve kulağının ensesinden kulağına doğru geçen kulaklık benzeri bişey ne havalı ama ama adam tam bir ölü gibi sanki nefes bile almadan sahibini bekliyor.
Kafamı kapıya doğru çevirdiğimde takım elbiseli bir kaç adam gördüm iyice baktığım bunlardan birisinin tanıdım bu yüzünü çalıştığım şirketin dergi kapağında falan gördüğüm patronumdu.dünya çağında çok büyük bir organizatör şirketinde çalışıyordum mehmet bey de bu şirketin türkiyedeki patronu gibi bişeydi, ben ise sabahtan akşama kadar masa başında kapak tasarımı yapan sıkıcı hayatı olan biriydim. Mehmet bey'in yanında bulunanlar ise fikirleri bakımından birbirine çok ters düşen hatta birbirine düşman olan iki gazete patronu bu üçünün bir arada olması hayra alamet değildi kesin çok büyük bi ünlü falan geliyordu ama gelseydi mutlaka haberim olurdu.
Gelen yolcu kapısına doğru baktığımda dikkatimi biri çekti siyah şapkalı, mavi t-shirt , kot pantolonlu birisi elinde de mavi bir bavul, mehmet bey' in olduğu tarafa doğru ilerliyordu bekledikleri kişinin o olduğunu düşündüm hayır yanlarından geçip yanımızda bulunan lüks arabanın şöförüne doğru yaklaştı ve elindeki bavul'u şöföre verip gitmesini söyledi.
Bizim bulunduğumuz yere doğru baktı göz göze geldik birden abi diye bir ses duydum evet kadir'in abisiydi bu adam birbirlerine yaklaşıp sımsıkı sarıldılar sanki bir daha hiç sarılamicakmış gibi gözlerinden yaşlar döküldü seni çok özledim abi bi daha gitmiceksin dimi bi daha ayrılmicaz ayrılmicaz kardeşim bundan sonra hep yanındayım dedi.
Kadir; bize dönüp abi bu meltem dedi beni göstererek elini uzattı sıktım memnun oldum dedi, bende dedim.
Ardından elif ile tanıştırdı tam sıra sedaya gelicekken hadi sonra hasret gideririz bir an önce eve gidip dinlenmek istiyorum dedi.
Evimiz Anadolu yakasında kadıköydeydi sahi uykumu bozup neden cumartesi sabahı bu adamı karşılamaya gelmiştim çok salaksın meltem.
Hava sıcak olduğu için arabanın camını açıp istanbul,u dinlemeye başladım bu şehre aşıktım adeta konuşuyordu. Hava sıcak olduğu için camdan içeri gelen rüzgar insanın içini ferahlatıyordu yanından geçtiğimiz insanların bağırmaları,korna sesi, martıların sesi insanı melankoli havasına sokmuştu ama arabanın içi çok sıkıcıydı hiç kimse konuşmuyordu bu adam nerden grlmişti niye gitmişti ne iş yapıyor neden geldi.. En sonunda dayanamayıp sessizliği bozdum.
-nereden geliyorsunuz
-londra 'dan
- neden ordaydınız ne işiniz vardı orda
-işim dolayısıyla
-ne iş yapıyorsunuz
-beni boşverinde siz polissiniz galiba bu kadar sorguya çektiğinize göre diyim hafif güldü.
Hayır organizasyon şirketinde çalışıyorum dedim.
-meslektaş sayılırız öyleyse
-sizdemi organizatörsünüz
-sayılır
-o yüzden mehmet bey oradaydı sizi bekliyordu
-nerden tanıyosunuz onu
-patronum olur kendisi,ayağınıza kadar geldiğine göre önemli birisiniz heralde.
-patronuyum,dolayısıyla seninde patronunum galiba dedi hafif gülerek
Hadi canım dünyaca bi şirketin sahibi benimle birlikte 2000 model bi şahinde yolculuk yapıyordu kulağa aşırı derecede saçma geliyordu yoksa alay mı ediyordu bu adam benimle.
Dünya çapında bi organizatör şirketinin patronu 2000 model bi şahine biniyor çok saçma değil mi diye sordum.
Nesi saçma kardeşimin arabasına binmiş eve gidiyorum.
Milyon dolarlarla oynuyosunuz ama kardeşinizin arabasına bakın çok bencil bi abisiniz
Benim bu servetim bana abimden ve ya babamdan geçmedi kendim yaptım üstelik çok kısa bi sürede kardeşim neden yapmasın benden daha akılsız daha mı beceriksiz daha mı şanssız, hayır değil aksine daha akıllı,başarılı biri o neden yapamasın?
He o kadar parayı mezara götürücem diyosunuz yani dedim acıt bi şekilde.
Arkasına dönüp sizin abiniz ve ya babanız sine ne bıraktı diye sordu.
Hiç bişey, abim veya kardeşim olmadı tek çocuğum ben babam ben çocukken bizi annemle bırakıp gitti bu yüzden babamda bişey bırakmadı annemide 2 sene önce kaybettim o da bişey bırakmadı.
Özür dilerim başınız sağolsun, gerçekten çok üzüldüm. Biraz önce adamdan daha farklı bi adama dönüşmüştü mahçup,düşünceli,üzgün bi adama hiçte öyle birine benzemiyordu ama.
Önemli değil dedim 2 sene öncesine kadar bende Londra'da yaşıyordum orda doğum büyüdüm annemin vasiyetini yerine getirmek için buraya geldim mezarının istanbula defnedilmesini istiyordu.
Neden istanbul buralımıydı.
Hayır babam ile bu şehirde tanışmışlar annem turist olarak gelmiş buraya sonra da evlenip Londra'ya taşınmışlar.
Anladım