BAY ÇOK BİLMİŞ

-2.BÖLÜM-

Selam ben geldim.
Sadece şunu belirtmek istedim. Karakter tanıtımında da söylemiştim, Burak kötü çocuk tipli birisi değil. Sadece biraz kaba ve kız erkek farketmez küfür eder.
Yani 'Burak kötü çocuk mu?' falan diye aklınızda sorular kalmasın diye söyledim.

Neyse okumadınız ama olsundu.

Multi:Mina.

***

"Evet efendim."
"Hıhı evet."
"Evet. Şurası."
"Evet evet."
Yether. Bıktım usandım. Sayın müdürcüğümüz bizi sorularla boğmuştu.
Yok 'hangi okuldan geldiniz?" yok 'siz bilmem ne hakkında şikayet aldınız değil mi?" Gibi boktan sorular.

"Ve evet. Şimdi son kez söylüyorum. Kavga yok. Bulaşmak sataşmak yok ve huysuzluk yapmak yok tamam mı?"
"Hocacığım tamam da, bu söyledikleriniz hepsi aynı şeye denk gelmiyor mu?"
Diyerek çok bilmiş tavrımla müdürcüğümüze baktım.
"Ehehe. Ders başlıycak hadi siz gidin."
"Tabii gidelim hocam."
Diyerek oturduğun deri koltuktan kalktım ve odadan çıktım. "Ahaha kanka nasıl rezil ettin ama müdürü."
"Tabi kızım karşında koskoca Mina Ekici var ne sandın."
Daha sonra sınıfımız olan 11-A ya girdik. Ve bom! Yine bütün gözler bize dönmüştü.
Bundan rahatsız değildim. Hoşuma gidiyordu.
Cam kenarından en arka sıranın bir önüne oturduk.
Neden en arkaya oturmadık diye sorarsanız, çanta vardı çünkü.
Ehehe! Gayet açıklayıcı bir cevaptı bence.

Yaklaşık 2-3 dakika sonra sınıfın kapısı açıldı ve içeriye kafama top atan çocuk girdi. Ne yani? Ben bununla aynı sınıfta mıydım? Sıçtım!

Bana ters bir bakış atarak bizim bir arka sıramıza oturdu-lar. Yanında bir tane daha çocuk vardı. Bende gözlerimi devirip önüme döndüm.

Selin kulağıma yaklaşarak "aha kanka! Seninki geldi" Diye fısıldayınca gözlerimi belerttim. "Silin çibik inini din sini gibirtirim!"
Diye tıslanyınca önüne döndü ve başını sıraya gömdü. Arkadan gülüşme sesleri gelince kafamı arkaya çevirdim ve ne yaptıklarına  baktım- evet beni ilgilendirmezdi ama kafam istem dışı dönmüştü.

İkiside benim dönmemle gülüşlerini kesti ve bana 'ne bakıyon moruk!' dermişçesine bakmaya başladılar.
"Hayırdır! Bakıyorumda gözlerini benden alamıyosun güzelim!"
"Kim ben mi? Ben mi sana bakıyorum? Baksam baksam sana mı bakarım be?!"
Diye cırlayınca bir kaç göz, ah pardon bütün gözler bize dönmüştü.
"Lan sen kendini ne sanıyorsun? Kimsin kızım sen?" Diye kükreyince gözlerimi yavaşca kapatıp açtım.
Sakin ol mina, sakin, sakin.
"Tamam Burak sakin ol!" Diye yanındaki çocuk onu sakinleştirmeye çalışıyordu.
"Asıl sen kimisinde bana bağırıyosun!"
"Bana bak lan-" Dedi ve birden ayağa fırladı.

"Ha bakıyorum nolmuş?"
Diyerek bende ayağa kalktım.
Selin ve onun yanındaki çocukta ayağa kalkınca sınıf artık gerçekten çok sessizleşmişti. Tam birşey diyecektimki, götünün altında biten siyah deri etek, göğsünün tam altında biten bir bustiyerle-biz ona sütyen diyelim sarışın bir kız içeriye girdi. Lan sen okula geliyon değişik! Neyin kafası bu?

"Noluyor burada?"
Diye cırlayınca "asıl sana noluyor be!"
Diye bende ona karşılık verdim. Bana ezici- bak altını çiziyorum- ezici bir bakış attıktan sonra Burak'a döndü.