İlk Merhaba

9 4 0
                                    

   2  Hafta sonra...

En sonunda taşınmıstik.Kücük penceremden dışarı bakarken kendi kendime çok sevdigim bir şarkıyi mırıldanıyordum.İçimde garip bi şekilde bir sevgi beirmisti her şeye karsi.Acaba bana ne oluyordu?Hayır iyimser ve sevgi dolu olmak için daha cok gencim.Bu yaştaki genclerin tutulduğu amansiz iyilik sevgi doluluk hastaligina mi yakalandim nedir bilmiyorum.

"Damlaaa..."

Evet yine annemin sesiyle irkiliyorum alistim artik.Reflekslerim iptal.Allah tan seslendi ama yoksa Pollyanna virüsü beni ele gecirecekti.Ne zaman yeni bir yere tasinsak hep böyle hissederim zaten ki
Allah a çok şükür göçebe gibi oradan oraya savruluyoz iste napalım artik.Bu sefer de burasi.

Annem  evi toparlamis muhtemelen şimdi de işe gitmek için hazırlanıyordu.Ses tonundan anlayabiliyorum. Her tonu farklı bir anlam içeriyor.Anlaşma şeklimiz bòyledir ben onun sesinden o da benim gòzümden anlar her seyi.

"Ne var anne noldu ? "

Sevdiklerime karşı hic kibar biri değilim kabul ama sevmediklerime karşı da kibar değilim ki.Dur bi dakka yaa sanirim ben kibar biri değilim.Ohh içim rahatladı.

"Damla ben çıkıyorum kızım.Efecan sana emanet  dikkat et olur mu ? Evdeki isleri ben hallettim sen sadece akilli uslu dur bana yeter."

Annem yine ayni endişeli ses tonuyla Efecan a seselendi konuşmalarını odadan dinledim.

"Aman Efecan prens Damla ya dikkat et bi taraflari kırıp dòkmesin.Kimseyle kavga da etmesin.Yeni aldığim dava biraz karişik ne olacagi belli degil.Ben sizi haberdar ederim."

Ah annem diye soylemiyorum zekiligi ayni ben ne kadar da bana cekmis. Beni kardeşime emanet etmeyi akil edebilmis. Efe yi bana emanet edince bi an şüphelendim.Acaba uzaylilar annemin beynini mi yikadilar diye.Tamam emanet ettigi veled 8 yaşında olabilir ama bu çocukta gelecek görüyorum ben.

Odadan anneme seslendim.

"Akıllı bir çocuk olacagima söz veriyorum."
Allah im sen affet Yarabbim.

"Tamam . hadi ben cikiyorum . Ne yapman gerktigini biliyorsun"

Bilmem mi ...

Evett ise ònce annemin bal dök yala misali yaptigi yere yedigim pudingi yanlislikla dokmekle basladim.Ah anne hala ogrenemedin benim antitemizlik hastaligina yakalandigimi.Her neyse ben sorumluluklarimdan haberdar bir gencim ve aksam yemegini yapmali ve ortaligi toparlamaliyim.Şaka şaka etraf boyle cok daha guzel.Ne var yani koltuklarimuza cips dokuldulduyse piskevitleri hep pakette mi yemek zorundayuz sanki.

Aman yaa saat baya gec olmus milli yemegimiz olan makarna yapmak icin mutfaga yoneldigimde yere doktugum pudingin ustune basip kicimin ustune dusmemi ve mutfaga surenerek gitmemi saymazsak oldukca havali bi giristi bence.Aman Allah im o da ne makarna bitmis.

"Nayir nolamaz..."

Markete gidip şu düdük makarnalardan almali ve bir makarna yapmalıyim doymazsa hemen beni anneme soyler piss.

Hava ılıktıktı ama hafif ruzgar oldugundan uzerime ince mavi bi ceket aldim ki mavi benim en sevdigim renktir.Uzerimde acik mavi kotum vizon rengi bluzum vardi.Saclarim tepeden at kuyrugu tabi.Ve  olmazsa olmazim .... Öf yaaa annem converslerim kirli diye makineye atmis disariya parmak arasi terliklerle ciktim.

Mahalle bakkali sokagin sonundaydi. Maloş maloş yururken arkamdan birinin nefesini hissetim.

La havle vela kuvvete illa billah.
Yaktim cirani oglum benim annem dedektif.Tehlikelerden korunmak icin bildigi birkac numarayi bana da ogretti.Sabret ve geliyo....

GÜM !!!!

Ya kizim salak misin sen yaa napiyosun bak yaptigina yaa kaşımı patlattin
Senin gibi yabanları niye şehir hayatina alırlar hiç anlamam.Seni bi hayvan bakimevine falan yatırmaları gerekli."

Gayet sinirli ve burnumdan soluyarak söyledigim tek şey "Merhaba ben Damla " oldu.
Gerisini ne siz sorun ne de ben söyleyeyim.

SOLUĞUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin