Bugünde çok güzel olmuşsun.Giderken benide aklımı da alıp gittin...
Wuuww nefesimi kesmişti mesaj ve büyük bir gülümseme düşmüştü yüzüme.ALLAH'ım neler oluyor bana?Bu da neyin nesi? Yürürken bir yandan da kendi kendime konuşuyordum.Bu dogrumuydu?Yanlışmıydı?ALLAH'ım bu mübarek yerlerde karşıma çıkardığın kişi kaderim mi?Derin düşüncelerden beni çıkaran telefonuma yeni gelen mesaj sesi oldu.Heyecanla elime aldığım telefondaki mesajın hasandan olduğunu görünce yine gülümseme düşmüştü yüzüme.Heyecanla mesajı actım...
-Ne zaman çıkacaksın kabe'den?Seni görmek istiyorum.
Hızla cevap verdim.Geldiğimizden beri ikindi namazını da kıldıktan sonra çıkıyoruz burdan.Yazıp gönderdim.Mescidil harama yetişmiştik kapıdan içeri girerken saniyeler geçmeden mesajıma cevap gelmişti.Actım mesajı..
-Nasıl olacak peki?Şimdiden seni özledim.Görmek istiyorum.Ozaman ben geleyim olmaz mı?
Hımm ne diyecektim ki şimdi?Cevap yazdım bir çırpıda..
-Bilmem ki nasıl olur?Burda görüşmek nasıl olacak ki?
Cevap anında geldi.
-Sorun degil yaa avluda otururuz tamam ben bir iki saate gelirim.
-Tamam o zaman.
Tavafımı bitirmiş kabenin karşısında dinlenmeye geçmiştim.Aradan on dakika bile geçmemişti.Telefon çalınca kalbimide heyecan basmıştı.Cevaplaya tıkladım
-Alo
-Alo öznur nerdesin?
-Kabedeyim
-Biliyorum canım bende kapısından girdim şimdi sen nerdesin?Yanına geleyim
-Kabenin karşısındayım ama istersen zemzem çeşmesinin orda görüşelim
-Tamam olur geliyorum
deyince telefonu kapattım.Ve oturduğum yerden kalkıp çeşmeye doğru ilerledim.Çeşmenin önüne geldiğimde hasan görünürde yoktu.Bu esnada bir bardak zemzem içeyim deyip çeşmeden bardağımı doldurup suyumu içtikten sonra arkamı döndüğümde yine tam arkamda durmuş gülümseyen gözlerle bakıyordu.ALLAH'ım.!!! Bu gözlerdeki ışıltı beni öldürebilir...
-Selamaleyküm öznur
-Aleykumselam
-Elin degmişken bana da bir bardak zemzem versene diyerek gülümsedi
Başımla olur manasında onayladım hasanı ve çeşme başına dönüp bir bardak zemzem doldurdum.Yanına dönüp uzattım gülümseyerek bardağı elimden alıp konuşmaya başladı.
-ALLAH razı olsun öznur iki oldu hakkın geçti üstüme.Susayana su vermek zaten aziz bir hak heleki sen zemzem veriyorsun iki kez hakkın gecmiş oldu.Hakkını helal et
dedi.Gülümseyerek bana bakınca bende
-Helal olsun
Dedim kısık sesle.Çünkü çok heyecanlıydım ve sesim titriyordu.Bunun farkındaydım hasanın da farketmesini istemiyordum.Tabi aramızdaki bu konuşmaları yaparken avludan ilerlemiş iç kısmın merdivenlerine yetişmiştik.Eliyle merdivenleri işaret ederek burada oturalım mı deyince tamam olur dedim ve merdivenlere oturduk aramızda iki insan daha oturacak mesafe bırakmıştık.Tekrar yüzüme bakıp konuşmasına devam etti.
-Antep'te ne yaparsın ne edersin?Okuyormusun çalışıyormusun öznur?
-Çalışıyorum özel bir şirkette bir grubun ekip lideriyim.
-Güzelmiş.Ailen antep'te değilmi?
-Evet ailemle beraber yaşıyorum.Peki ya senin ailen nerde?Antep'temi?
-Evet ailem antep'te ama ilçesindeyiz biz kilisde yaşıyoruz
-Yaa öylemi iyiymiş
Konuşmaya muhabbete başlamıştık ama benim halen kalbim yerinden çıkacakmış gibi çarpıyordu.Tabiri caizse gümbürdüyordu ve sesini etrafımdaki herkes duyuyor gibi hissediyordum.Hasanın suratına hiç bakamamıştım hem heyecandan hem de utanıyordum.Ama onun bakışlarını üzerimde hissediyordum ve oda farkına varmıştı utangaç hallerimden dolayı heralde beni zorlayacak yada daha çok utandıracak hiçbir soru sormamıştı.Aniden dönüp
-Peki hayatında biri varmı öznur?
Ani sorusundan başımı kaldırıp yüzüne bakmıştım gözlerimin içine bakıyordu.
-Aaa hayır hayatımda kimse yok.Peki ya senin hayatında kimse varmı hasan?
-Tabiki kimse yok hayatımda.
Sohbetimiz devam ederken mescidil haramın görevlilerden biri yanımıza yaklaşınca hasan tedirgin olmuştu ancak ben o an tam olarak anlayabilmiş degildim nedenini.Görevli konuşunca ne dediğini anlamamıştım hasanda bişeyler söyledi sonra görevli gitti.Hasan konuşurken çok güzel bir ses tınısı olduğunu farkettim adeta insanın içine işliyordu ve çok güzel arapça konuşuyordu.Arapçayı telaffuzu ve aksanı çok iyiydi.Ne dediğini sorar gibi bakınca ben konuşmadan hasan konuşmaya başladı.
-İkindi ezanı okunmak üzere hadi kalkın dedi
Kolumda ki saate bakıp aaa o kadar geçti mi dedim.O esnada hasan kalkalımmı dedi.
-Tamam olur
Diyerek yerimden doğruldum.Hasanda benimle beraber yerinden kalktı ve çeşmeye doğru tekrar yürümeye başladık.Çeşmenin önüne gelince ayrılık zamanı gelmişti.
-Sen ne zaman çıkacaksın öznur?
-Bilmem ablanın yanına gideceğim ,büyük ihtimalle namazı kıldıktan sonra biraz dinlenmek için otele geçeriz
-Benim de biraz işlerim var burdan çıkınca mutlaka bana haber ver tamam mı?
Başımla onaylayarak tamam dedim gülümseyerek ilerlemeye başladı.Tuhaf bir duygu seli vardı içimde ve tam olarak ne hissettiğimi ve ne yaptığımı bile anlayamıyordum.Hasanı arkasından izleyerek derin duygulara dalmıştım.Ezanın sesiyle irkildim ve ablayla buluşmak için kararlaştırdığımız yeşil ışığın olduğu direğe doğru hızlı adımlarla ilerledim.Abla orda durmuş beni bekliyordu.Yanına gittim selamlaştım ve namaz için uygun bir yer bulup namazımızı eda ettik.Namaz bitince abla otele geçelim çok yoruldum dinlenelim dedi.Otele gitmek için ilerlerken tam o esnada aklıma gelmişti.Hasan çıkarken bana mutlaka haber ver demişti.Çantamın ön cebinden telefonumu aldım mesaj atacaktım.Telefonu elime alınca üç yeni mesaj vardı.Çok mutlu olmuştum.Merakla mesajları açtığımda ilk mesajı yanımdan ayrıldıktan sonra yazmıştı.Okumaya başaladım.
-Yanında zamanın nasıl geçtiğini anlamadım bile ve hiç ayrılmak istemedim...
Diğer mesaj.
-Çok mutlu ettin beni teşekkür ederim.
Diğer nesaj.
-Öznur nerdesin?Çıkmadınızmı?
Benim yazmamı beklemeden yazmıştı.Cevaplaya tıklayıp ,şimdi kabeden çıkıyoruz yazıp gönderdim.
Yolda hızlıca ilerliyorduk çünkü ikimizde yorgunduk biran önce otele gidip dinlenmek istiyorduk.Zaten iki üç saatimiz vardı.Sonra tekrar mescidil harama dönecektik.Otele yaklaştıgımızda hasanın bulunduğu otelin kapısında bana doğru dönmüş baktığını görünce yine heyecan basmıştı yüreğimi ve istem dışı gülümsemesine karşılık gülümsedim.Demekki çıkarken mutlaka haber ver demesinin sebebi buydu diye düşünüp mutlu oldum.Önünden geçerken dönüp bakmadan karsıya gectik ve otelimize girdik.Otelin kapısından girerken mesaj sesi birkez daha gülümsememe neden olmuştu.Çünkü artık mesajların sadece hasandan geldiğini biliyordum.Telefonu elime almamla yanılmadığımı da anlamış oldum.Mesaj hasandandı.Bir çırpıda acıp okudum.
-Seni görmek çok güzel ama çok az gördüm doyamadım...
Gülümseyerek telefonu çantama bıraktım cevap yazacak bişey yoktu.Odaya geçtiğimizde başörtümü çıkarıp direk yatağıma uzandım ayaklarım sızlıyordu.Uzandıktan birkaç dakika geçmemişti belki ama gözlerim kapanmaya başlamıştı.Tam uykuya dalıyordum mesaj sesiyle gözlerimi yarı aralayıp mesajı okudum
-Cane ne yaparsın?
Çok hoşuma gitmişti hitap şekli.Cevaplaya tıklayıp uzandım sanırım uyuyacagım gözlerim kapanıyor çok yorgunum yazıp gönderdim.Gözlerimi de hemen kapattım uyumak istiyordum.Saniyeler geçmemişti ki cevap geldi.
-Kıyamam ben caneme.Uyu ozaman uyanınca konuşuruz.
Bu adam beni herşeyiyle etkiliyordu.Anlayışlı ve ilgili..Her bayanın hayali olabilecek biri diye düşünüp gülümsedim ve artık benim hayatımda dedim kendi kendime.Mesajını cevapladım ve sadece tamam yazdım gönderdim.Ardından telefonu komidine bırakıp uykuya teslim oldum.Ablanın seslenmesiyle uyanmıştım.Gözlerimi kırpıştırıp uyanmaya çalışıyordum.Mesaj sesi anında kendime gelmemi sağladı.
-Akşam ezanına az kaldı hala uyuyormusun cevreşamın
Gülümsedim ve telefonu yatağıma bıraktım.Ezana az zaman kaldığından direk abdest almaya geçtim.Asansöre binerken mesajına cevap verdim.
-Hazırlandım otelden çıkıyoruz.Sen ne yapıyorsun?
Lobiye inmiştik.Mesajın cevabını okurken otelin kapısına da gelmiştik.
-Tamam cane acele edin zaman kalmadı.
Kapıdan çıkarken başımı kaldırdığımda otelinin kapısının önünde hasan duruyordu gülümseyen gözlerle...
Kabeye varana kadar mesajlaşmıştık.Akşam ne zamana kadar kalacağımızı sormuştu bende geç saatlere kadar kalacağımızı söylemiştim.Bu gece göremiyecek miyim seni deyince bilmem ama heralde olmaz yazınca üzgün surat ifadesi göndermişti.Gece yarısı biri geçiyordu oturup dinlenmeye geçtiğimde telefonu elime almamla şaşırmam bir olmuştu tam onbir tane mesaj atmıştı hasan..Tek tek okudum mesajları ne zaman çıkacağımızı sorup durmuş en son attığı mesajda öznur beni duymuyormusun yazmıştı.Cevaplaya tıkladım ve duyuyorum yazıp birde gülücük ekleyip gönderdim..Anında cevap verdi.
-Nerdesin yaa çok merak ettim saatlerdir sesin çıkmıyor.
-Tavaftaydım şimdi dinlenmeye geçtim
-Ne zaman çıkacaksınız cane
-Bilmem ama bir iki saat daha kalabiliriz sanırım
-Kendine çok yüklenme bence artık dinlen
-Tamam
Yazdım gönderdim.Bir on dakika sonra tekrar mesaj gelmişti.
-Çıkacağın zaman mutlaka çaldır yada mesaj at cane
-Tamam cnm
Yazdım gönderdim.Ablada tavafını bitirmiş gelmişti.Çok yoruldum öznur biraz dinleneyim sonra beraber tavaf ederiz deyince tamam dedim.Gece yarısı iki buçuğu geçerken kabeden çıkıyorduk.Mesaj attım biz çıkıyoruz hasan.Yine yorgun ve ayaklarımın ağrısıyla otele yaklaşırken kapıda durmuş beni bekliyordu.Ben uyumuş olabileceğini düşünmüştüm ama yok uyuyamış ve gülümseyen gözlerle bana bakıyordu.Her bakışı içimi ısıtıyor kalbime işliyordu...Burada ki herşey çok güzeldi ama benim damak tadıma uymayan yemekler ve sallama çay hariç.!!!Günlerdir oteldeki yemekhaneden sallama çay içiyordum ve nerdeyse isyanlardaydım benim gibi çaykolik birine göre değildi sallama çaylar.Şöyle bir demleme çay için neler vermezdim şuan diye söylenip duruyordum günlerdir.Otelin lobisindeki küçük büfe tarzı yeri bir türk işletiyordu ordan bol bol kola alıyordum çay yoktu en azından kola iyi bir secenekti.Ancak büfede bu gece farkettiğim anda gidip direk sordum
-Burda demleme çaymı var?
Büfe işleten adam biraz tuhafsamış şekilde evet deyince çok mutlu olmuştum ve hemen ondan önemli olan konu çayın türk çayımı kaçak çaymı olduğunu sordum.
-İkisini karıştırıyorum
Deyince bunu duyduğuma çok memnun olmasamda çölde su bulmuş misali bulduğum demleme çaydan bir tane istedim hemen.Ablaya sende içermisin dediğimde hayır istemiyorum öznur ben odaya çıkıyorum sende çok geç kalma deyince başımı sallayıp tamam dedim.Abla odaya cıkarken bende çayımı alıp koltuklardan birine oturdum lobi tenhaydı çünkü gece yarısı üçe geliyordu saat.Gerçi burada gece gündüz kavramı çok fazla yoktu.Çünkü insanlar günün her saatinde ibadetle zaman geçirmeye çalışıyordu.Günün her saatinde mescidil harama giden yol kalabalık caddeler insanlarla doluydu.Buda insana güvenli bir ortam sağlıyordu.Tam çayımdan bir yudum alacakken mesaj sesiyle telefonu elime aldım ve bir yandan çayı yudumlayıp bir yandan da mesajı okudum.
-Ne yaparsın canım?
-Lobideyim demleme çay buldum içiyorum
bide gülücük ekleyip gönderdim.
Birkaç dakika sonra hasanı lobide görünce birkez daha şaşkınlık duymamı sağlamıştı.Bu adam inanılmazdı...Ancak öyle bir alanda oturmuştum ki önümde kolon vardı ve hasanın durduğu yerden beni görmesi imkansızdı ama ben onu görebiliyordum.Keyiflenmiştim onun beni arayıp etrafına bakınmasına.Hasanın ilerleyip büfe önüne gelmesi beni görmesi için yeterliydi ancak büfeden bişeyler istedi su şişesini alıp ücretini ödedi.Sırtını büfeye dönünce benle yüz yüze gelmesi bir oldu ve sanki çok büyük bir şeyi başarmış gibi gururla gülümsemesi benim sesli gülmeme neden olmuştu.Suyun kapağını açıp kafasına dikti ama gözleri bendeydi.Sonra telefonu eline alıp bişeyler yazdı mesaj sesiyle bana mesaj attığını anlamış oldum.Elime telefonu alıp mesajı actım.
-Nereye saklanmışsın öyle seni görebilmek için bütün lobiyi dolaştım.Ama seni görmeye değdi
Gülümseyerek bana bakıyordu.Mesajı cevaplaya tıklayıp
-Yoo saklanmamıştım ki sakin biryer diye oturdum.Ayrıca geleceğini söylemedin.Ama seni görmek güzel oldu
yazıp gönderdim sonra çayımdaki son yudumuda içip bardağı indirdim.Hasana yeni bir mesaj yazmak için telefonu elime aldım.
-Yukarı çıkıyorum uykum var ve çok yorgunum.İyi geceler canım
yazıp gönderdim.Okurken sanki suratı asıldı gibi ama sonra mesaj yazıp gönderdi ve selam verir gibi başını hafif eğip lobiden cıktı.Gelen mesajı açıp okudum.
-Tamam canım seni görmeye doymadım ama dinlenmen lazım iyi uykular
Bu kadar iyi ve anlayışlı olması beni her geçen gün ona daha fazla bağlıyordu.Şuan içinde bulunduğum durum ,hissettiklerim bana çok yabancı duygulardı.İlk defa hissediyordum bunları ve anlam veremiyordum hissettiklerimin tam olarak ne olduğuna...Odaya geçip direk uyudum.Sabah namazıyla uyanıp hazırlanıp tekrar kabe yoluna düşmüştük.Tabi sabah günaydın mesajı atmış ve eklemişti ben cidde'ye havaalanına gidiyorum grup gelecek öglene gelirim ve seni görmek istiyorum.Bende günaydın geldiğinde haberleşiriz cevabı verdim.Otelden çıktığımda gözlerim hasanın herzaman durduğu otelin kapısına odaklandı ,yoktu.Sabah mesajda yazmıstı ama yinede gözlerim aramıştı hasanı...Mescidil haramda öğlen namazına kadar tavaf ve dualarla geçirmiştim.Burada dünyayla bağlantım kopuyordu resmen başka bir dünyaya geçiyordum.Ara ara tavafı bitirip dinlenme esnalarınla telefonumu her elime aldığımda mesajlar mutlaka bulunuyordu ve her seferinde beni merak ettiğini söylemesi benle ilgilenmesi beni çok mutlu ediyordu.Yolda geri dönerken bile mesaj atıp durmuştu.Öğlen ezanı okunmak üzereyken namaz için uygun bir yere geçtiğimde çok yorulmuş olduğumu farkettim.Elime telefonu aldığımda mesajı görünce tıklayıp actım
-Cane ben geldim zemzem towersta birinci katta seni bekliyorum namazı kıldıktan sonra gelirsin
Ezan başlamıştı.Tamam yazıp gönderdim.Namazı bitirdikten sonra ablayla karşılaşmamak için acele ederek haramdan çıktım.Tam kapısından çıkarken başımdan taa ayaklarıma kadar inen birşey hissettim.Offf yaa ALLAH'ım kuş pislemişti üstüme ve bacagımdan tam aşagıya kadar akmıştı.Siyah pantolon etek giymiştim ve çok kötü görünüyordu.Cebimden peçete çıkarıp silmeye çalıştım ama çokta başarılı oldum denilemez.Bu esnada telefonumun çaldığını farkettim arayan hasandı.
-Efendim
-Nerdesin öznur?
-Haramdan çıktım geliyorum
-Tamam canım ben sana tarif edeyim diyerek oturduğu yeri tarif ede ede ulaşmıştım.Zemzem towers hemen kabe karşısında herkesin saatli kule diye bildiği ilk üç katının alışveriş merkezi ve fast foodların olduğu cafe tarzı yerler diger üst katları ise otel olarak bulunan dev bir yapı.Telefon kulağımda karşımda hasanı görünce telefonu kapattım ve yanına ilerledim.Gülümseyerek bana bakan hasanın birden suratı asılmıştı.Ne olduğunu anlamamıştım.Yanına ulaştığımda selamaleyküm dedim.Ve hasana yan çapraz olan tekli koltuğa oturdum.
-Aleykumselam öznur.
Şöyle baştan aşağı beni süzdüğünü farkedince kuş pislemesini farkettiğini düşünerek hemen konuşmaya başladım.
-Görüyormusun tam haramdan çıktım üzerime kuş pisledi üstüm başım berbat oldu
Gösterdiğim kısıma basını eğip baktıktan sonra
-Sen sabah böylemi çıktın?
diye sorunca neden suratının asıldığını ve öyle süzdüğünü de anlamış oldum.
-Aaa evet ne oldu ki?
-Ya ALLAH aşkına öznur böyle nasıl çıkarsın sabah görmüş olsaydım otele geri yollar değiştirirdim.Nasıl dikkat çekiyorsun farkında değilmisin sen.Hem sen neden ferace giymiyorsun?
Hasanın hem kızması hem de beni böyle sahiplenmesi çok hoşuma gitmiş ,mutlu olmuştum ama bunu ona yansıtmamam gerekiyordu.
-Yaa ne var ki kıyafetimde üstümdekiler geniş hem feracem yok burdan almayı planlıyordum ama ablayla bir türlü fırsat bulup alışveriş yapamadık.Bak buraya bile ilk defa girdim
-Yaa olurmu öyle şey etrafındakilere bak ,hepsi feraceli ,sen renkli giyinince tabiki dikkat çekiyor ve altta giydiğin dar ,bir daha böyle giyinme sakın ve hemen bugün ferace al ,eger bugün almazsan ben yarın sana alırım haberin olsun
-Tamam yaa inşallah.Bugün almayı planlıyorduk zaten
Bir saate yakın sohbet etmiştik ve zamanın nasıl geçtiğini farketmemiştim bile.Saatime bakınca zaman bayağı geçmiş ben kalkayım dedim.
-Aslında hep yanımda ol istiyorum ama seni ibadetlerinden uzak tutmak ,engellemek istemediğimden kendimi geri tutuyorum
deyince çok mutlu olmuştum.Sadece gülümsedim ve çantamı alıp kalktım.Beraber konuşarak dış kapıya varmıştık.Vedalaşıp yanından ayrıldım.Direk mescidil harama geçip tavafa başladım ikindi namazından sonra ablayla otele geçerken yine hasan otel kapısında beni bekliyordu.Artık her gidiş ve gelişlerde hasanın kapıda beni bekliyor olması bana çok ayrı bir keyif veriyordu.Otele geçip uyumak üzere yatağa uzandım.Mesaj gelince telefonumu elime alırken ablanın konuşmasıyla başımı kaldırıp ablaya baktım.
-Öznur mesaj hakkımı aldın sen?Telefonunun mesaj sesi kesilmiyor
deyince bir anda afalladım ve ne diyeceğimi şaşırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kutsal şehirdeki yasak AŞK
RomanceKarmakarışık olan hayatıma nokta koyup yeni bir başlangıç için bu yolculuga karar vermiştim..Nerden bilebilirdim ki yeni başlangıcımın hayatımı alt üst edecegini...