1858 yılı civarında fransada oturan arkadaşımı ziyarete gitmiştim.adı albert ti.
evliydi.Karısıda çok genç ve güzeldi.nazik biriydi.oraya gittiğimden üç gün sonra bütün şehri gezmiştim.harabeleri yıkık dökük yerleri vs..gitmediğimiz bir tek yer kalmıştı.oradaki son günümdü.fakat biraz uzak bi yerdeydi.öğlende yola çıktık güneş batarken oradaydık hava serindi.çok geç kalamamak için erkenden dönmeye başladık.Hava kararmaya başladı.yolu yarılamaışken bi anda arkamda garip bir his duydum.albert in eşinin hemen arkasında gözleri oyuk yaşlı bir kadın gördüm.çığlık atmamak için kendimi sıktım.yaşlı kadın albertin eşinin alnına doğru giderek öper gibi yaptı.daha sonra bana döndü boğazımı sıkmaya başladı.albert leri heyecanlandırmamak için sesimi çıkarmadım.zaten bana inanmazlardı.bu sırada kadın kayboldu.ve albertin eşinin sesiyle kendime geldim."EŞARBIM YIRTILDI DİYE bağırıyordu.eve döndüğümüzde benimde boynumdaki atkının üzerinde beş tana delik olduğunu gördüm.sonra kadının boğazımı sıktığı aklıma geldi ve ürperdim.aynı kadın albertin eşinin eşarbını da yırtmıştı.fakat onların kadından haberi yoktu.parise ulaşınca albertten bir siyah mühürlü bir mektup aldım.mektupta eşinin oradan ayrıldığım gün öldüğü yazıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Korku Günlükleri
HorrorSeni karanlığın ortasinda yakilicam beni hissediceksin ama göremiceksin korkuyosun dimi bencede kork. Kaçmaya çalışma ben her zaman arkandayim simdi sesini cikarma ve sakin ol sana zarar vermicem desemde inanma sadece seni sakinlestirip oyle aci cek...
