7. Bölüm : İLK ÖPÜCÜK

147 2 0
                                    

Hastaneden taburcu olmuş ve evde yatıyordum. Odamın kapısı tıklanmadan içeri Rüzgar girdiğinde ağzımı açamadan " Konuşma! " diye emir verdi. " Sana bunu kim yaptı! " Sinir ile yatakta doğruldum. " Hah sana hesap mı vereceğim? " Kolumu sertçe tutup " Sana bana karşılık vermemen gerektiğini öğretmeliyim! " Evde kimsenin olmaması aleyhime diye düşünmeden edemiyordum. Rüzgar beni odasına sokup duvar ile arasına aldı.

Yavaş yavaş yaklaşmaya başladı. Yaklaştığında nedensizce bedenimde bir titreme oluyordu. Dudaklarıma eğildi. Dudağı dudağıma hafif değdiğinde onu var gücümle ittim.

" Sen benim abimsin ne yapıyorsun?! " yatağa oturup ellerini hışım ile saçlarının arasından geçirdi. " Lanet olsun kes sesini! " odadan çıkacağım sırada kolumu tutup kendine çekti ve sarıldı. Onu tekrar ittim ve " Senin derdin ne ya sen benim abimsin abi-" diyeceğim sırada dudakları dudaklarımı örttü. Yavaş ve narince öpüyordu. Bir an ne olduğunu anlamadan bende ona karşılık verdim.

Bunu yaptığıma pişman olacaktım ama nedensizce bir tarafım beni onu öpmeye teşrif ediyordu. Geri çekilip tokadı bastım ve koşarak odama girdim. Kapıyı kitleyerek kendimi yatağıma attım. Kapıya vurarak " Kapıyı aç Gece!! " diye bağırıyordu.

Onu dinlemeyerek duşa girdim. Ne yapmıştım ben lanet olsun o benim abimdi. Üveyde olsa abimdi işte!! O bana yasaktı. Belki ondan biraz hoşlanabilirdim fakat bizim aramızdaki bağ abi kardeşten ileri gidemezdi. Lanet olsun gidemezdi!

Yanağımdan süzülen madde ile ağladığımı anladım. Farklı bir şekilde tanışsaydık ne olurdu ki? Ah! Olamazdı tabiiki! Çünkü hayat bana götüyle gülmekten vazgeçmiyordu.

Kafamı geriye doğru attığım sırada telefonumun melodik sesi duyuldu. Kumsal olduğunu görmem, yüzümde gülümseme oluşmasını sağlamıştı. Özlemiştim onları.. Meşgule atıp duştan çıktım, giyindim ve yatağıma oturarak Kumsal 'ı aradım.

Cevaplaması biraz uzun sürsede açtığından hışırtılar eşliğinde konuşmaya başladı.

" Ee napıyorsun bakalım? "

" Hiç.. Imm müsaitsen bize gelsene. "

" Konum yolla"

Onaylayan mırıltılar eşliğinde kapadım. Yaklaşık 10 dakika sonra kapı zili duyuldu. Hızla odamdan çıkarken sert birşeye çarpmam beni yere savurdu,kolumda ve belimde temas hissettim.

Kolum ve belim dokunuşuyla karıncalanırken kendime çeki düzen vererek kalktım. Her temas ettiğimizde böyle dokunduğu yerler karıncalanacaksa işimiz sahi zor. Sonuçta aynı evdeyiz.

Rüzgar'a fazla baktığımı fark ettiğimde hızla kapıyı açtım. Kumsal ve diğerleri tek kaşını kaldırmış bana bakıyorlardı. Gülümseyerek odama yönlendirdim.

Arkalarından giderkende tek kaşımı kaldırma çabasına girdim. Kıkırdama sesi işitmem, arkamı dönmemi sağlarken Rüzgar'ı görmek yerin dibine girme isteğimi artırmıştı.

Utanarak odaya bodoslama daldım. Kumsal yatağın üstüne yatmış, yanına Ada ve Buğlem oturmuş. Masanın üstüne de Beren oturmuş. Alnıma bir şaplak indirip " Siz neden böylesiniz? " diye sordum.

" Allah bilir kanka "

Gülümseyerek yatağın ayak ucuna oturdum. Ellerim ile oynarken Kumsal " Ne derdin var bakalım? " dedi. Kafamı kaldırmadan konuşmaya başladım. Nasıl anlatıcağımı da bilmiyorum ki!

" Şey.. O içeride gördüğünüz şahıs be-"

Rüzgar eli ensesinde odaya girdi. " Böldüm.. Kusura bakmayın ama Gece'ciğim(!) bir mutfağa gelebilir misin? "

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 02, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Üvey AbimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin