Flashback
Giydiğim sıfır kollunun alt kısmını biraz daha çekiştirdiğimde şortum tam anlamıyla gözden kaybolmuştu. Oflayıp müzik çalardan bir müzik açtım ve yavaş hareketlerle kalçamı hareket ettirerek dans etmeye başladım. Aslında asıl amacım yatakta kitap okuyan Taehyung'un ilgisini çekmekti.
Kitaptan kafasını kaldırıp bana baktığında kıkırdandım. Elindeki kitabı köşeye koyup gözlerini vücudunda gezdirmeye başladı. Bakışları kalp atışlarını hızlandırıyordu. Alt tarafımın zonklamaya başladığını hissediyordum. Kolunu kaldırdı ve işaret parmağını uzatıp 'gel' işareti yaptı.
"Gel buraya.."
Alt dudağını ısırıp hala dans eden bedenimi bir kez daha süzüp aynı işareti yaptı.
Alt dudağımı ısırıp kıkırdandım ve arkamı dönüp yatakta yatan Taehyung'a doğru ilerledim.
Taehyung'un ağzından
Yatak başlığına yaslanmıştım.Yatakta biraz ileri gidip, yatağa çıkmış, dizlerinin üzerinde hareket ederek yaklaşan Hoseok'a doğru ilerledim.
Müzik sesi kulaklarımıza dolarken hızla üstündekini çıkartıp yere attı. Tanrım! Kendime hakim olamazdım ki o böyle yaparken.
Bir kolumu beline sarıp kendime çektim ve dudaklarımı göğsüne bastırıp ıslak bir öpücük bıraktım. Kafamı kaldırıp gözlerine bakarak mırıldandım.
"Seni seviyorum bebeğim"
Saçlarını karıştırıp çenemi saçlarına sürttüm.
"Imm bende seni"
Dudaklarımı boynuna bastırıp küçük öpücükler bırakmaya başladım. Onu gerçekten seviyordum... Hiçbir şeyi bu denli sevdiğimi hatırlamıyorum.
Günümüz
"Eskileri hatırlatmayı vazgeç. Kafamı şişirdin. Tanrım açılmıyor bu kapak"
Oflayarak elindeki tornavidayı bırakıp soğuk zemine oturdu.
Şu şeyin içinde cidden artık nefes alamıyordum. Sanki her an boğulacakmış gibi hissediyordum. Konuşursam düşüncelerimden kurtulurum diye bir fikir yürütmüş ve eskileri -nedenini bilmiyorum doğrusu- anlatmaya başlamıştım.
Sinirle cam kapağa vurdum. Çıkarsam ilk işim ona sarılmak olacaktı. Benden nefret etse bile. Onu hala çok seviyordum. Hemde her şeyden çok.
"Yeter! Nefes alamıyorum artık.."
Yutkundum. Sanırım burada olmak psikolojik olarak beni etkilemişti.
Son kez tüm gücünü kullanarak kapağı çekmesiyle elinde kalan kapakla birlikte yere düşmesi bir olmuştu.
"Tanrım!"
Kapağı yere koyup kalçasını ovuşturdu. Bu hali kesinlikle çok tatlıydı.
Pis kokan şu yerde bile mutlu olabileceğimi düşünmemiştim. Derin bir nefes alıp bacaklarımı çamaşır makinesinden sarkıttım. Kafamı eğip makinenin içinden çıktım.
Yerden kalkıp dizlerini, kalçalarındaki tozu silkeleyen Hoseok'un kolundan tutup kendime çektim ve asla bırakmayacakmış gibi sıkıca sarıldım. Neden...harika kokuyordu?Kokusunu içime çekip kafamı boynuna gömdüm. Huzur sanırım tam olarak buydu..
"N-ne yapıyorsun?"
İttirmek adına ellerini omuzlarıma koydu.
Tam düşündüğüm gibi...
"Sadece sarılmak istiyorum...Lütfen.."
Mırıldanıp gözlerimi kapadım.
"Yanlış anlayacaklar."
Gözlerini kapatıp kabullenmişçesine ellerini belime koydu. Bu beni mutlu etsede mutluluğum uzun sürmemişti.
"Bir nişanlım var"
Duyduğum şeyle gözlerimi açıp öylece durdum. Ciddi miydi?... Yutkunup fısıldadım.
"Oysa.. sadece seni tekrar görmeyi,tekrar beraber olmayı dilemiştim.."
Histerik bir kıkırdamayla geri çekildim.
"Sadece beklemiştim.Buradan çıkmayı..Çıkıp sana sıkıca sarılmayı."
Diyecek başka bir şeyim yoktu. Ben sadece onu beklemiştim..
"Bitirmiştik Taehyung."
Bizi izleyenleri umursamıyordum. Kalbim... Parçalanmıştı sanki.
Kafamı aşağı yukarı sallayıp gülümsedim.
"Harika.. Oh, çıktığında sana nişanlınla mutluluklar Hoseok 'hyung'."
Koluna çarpıp hızlı adımlarla çamaşırhaneden çıktım. Nefes almak istemiyordum.Ben hala onu bu kadar çok severken o... Ah..Düşündüğüm tek şey 'umduğumuz her şey gerçek olmazmış'
Onunla birlikte olmayı seviyordum. Onu seviyordum. Ama sadece hataydı. Onunla olan geçmişimiz hataydı.
Onun için ben bir hatadan ibarettim.
İlerlemeye devam ederken tuttuğum nefesimi dışarıya verip koridorda hızlandım.
Yatağa girecek ve hiç çıkmayacaktım.
Geciktiği için üzgünüz malum yazılı haftaları. Benim yazılılarım bu hafta başlıyor. Yani geç gelebilir kusura bakmayın.
-Akindbear
Lütfen bol bol yorum yapınnnn
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Orange İs The New Black::Vhope
FanficBanyo yapmak en sevdiğim aktiviteydi. Ama bundan sonra öyle olacağını sanmıyorum.