Cumartesi sabahı erkenden gelen mesaj sesiyle erkenden uyanmak zorunda kaldım.
=XXchrisXX=
-Uyandırdığım için üzgünüm ama bugün bir şeyler yapmak ister misin?
--------------------
Şu an bu mesajı düşünemeyecek kadar uykuluydum. Hemen ona geri bir mesaj yolladım.
-Belki birkaç saat sonra
--------------------
Yeniden uyandığımda salonumda ailemle oturan bir Chris beklemiyordum açıkçası. Merdivenlerden Chris'e bağırdım. "Burada ne işin var Chris?" Ailemin bu lafıma tepki göstericeğini biliyordum. Ama onunla sadece bir gün geçirmiştim. Ne yani şimdi kanka olduğumuzu falan mı zannediyordu? Bugünki amacım ona bunu anlatmaktı. Belki kalbi kırılacaktı ama artık çok geç gibi. "Buraya beni kız kardeşin çağırdı. Sanırım basketbol öğrenmek istiyormuş." dedi ve kız kardeşime göz kırptı. İşte şimdi ona karşı rezil olmuştum. Büyük bir REZİL. Kız kardeşim Katy'e döndüm. "Sana ben de öğretebilirdim Katy." dedim. "Olsun. Bazen başkalarıyla da takılmak istiyorum ablacım." Kesinlikle bu kızı fazla şımarık yetiştirmiştik. Daha 13 yaşında. Kesinlikle Chris'i yakışıklı bulduğu için basketbol oynamak istedi ve onu çağırdı. "Pekala nereye oynamaya gidiceksiniz? Ben de gelmek istiyorum. Belki birilerini daha çağırır ve maç yaparız ha?" masum masum gülümsedim. "Hazırlanıp geliyorum" dememle odama varmam bir oldu. Hızla birşeyler giydim. Aşağı indiğimde kapıda hazır olarak bekleyen birer Chris ve Katy gördüm. Gitme vakti gelmişti.
-----------------
Chris'in ve yalakası Katy'nin isteği üzerine kimseyi çağıramamıştım. Şimdi ise Chris ve Katy çalışıyorlardı. Sıkıntıdan ölmek üzereydim. Sonunda akıllarına ben geldiğimde Chris Katy'e biraz dinlenmesini ve benimle oynamak istediğini söyledi. Kalktım, topu aldım. Hücum-savunma olarak oynamaya başladık.
-----------------
Akşam saat 7'ye doğru hepimiz pestil hale gelmiştik. Katy arkadaşlarıyla bitlikte az önce gitmeye karar vermişti. Chris'de bana dans takımı için çalışıcak güzel bir yer bulduğunu falan anlattı. Oraya gitmeyi düşünüyorduk. Biraz daha dinlendikten sonra Chris beni sokak arasında bir yere getirmişti. Duvarlar harika özenle yapılmış grafitilerle doluydu. Etrafta birkaç tane radyo vardı. Radyoda harika bir şarkı eşliğinde insanlar dans ediyorlardı. Uyumları çok iyiydi. Dans edenler arasından en yakın arkadaşlarımdan biri olan Justin'i gördüm. O an hemen Chris'e sordum. "Justin'le yakın arkadaş mısınız?"
"Evet" kısa ve net.
Radyodan gelen müthiş şarkı bittiğinde herkes dans etmeyi bıraktı ve selamlaştılar. Justin'de o sırada yanımıza geldi.
"Selam" dedi Jus
"Bundan sonra dans çalışmalarını burada mı yapmayı düşünüyorsunuz?" Dedim direk konuya dalarak.
"Evet öyle düşünüyoruz." Dedi Chris. Justin de hemen ardından onayladı. Harika bir yere benziyordu. Açıkçası burası insanı heyecanlandırıyordu ve bundan sonra buraya sık geliceğimi bileceğim için cidden mutluydum.
💎
Kısa oldu ama olsundu. Geçiş bölümü oldu bu onun için uzun olmadı. Her neyse umarım beğenirsiz. Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın. Sizi seviyorum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
//DANCE//
FanfictionOkul dans grubunun bu dört kişiyi nerden nereye getirdiğini ve aşk ile hayallerin birleşince neler olacağını anlatan tamamen hayallerle dolu bir hikaye..