Hadi Yankı ve Derin'i şipleyelim ne dersiniz? 😀😁
Sizce ne olsun? Yoruma yazın :) BÖLÜM SONUNDAKİ AÇIKLAMAYI MUTLAKA OKUYUN.
İYİ OKUMALAR.Karşımda oturan Yankı ve tanımadığım kıza son kez bakarak koşarak kafeden çıktım. Beni görmemişlerdi bile oynaşmaktan. Akan gözyaşlarıma bir küfür savurarak sertçe sildim.
Gördüğüm rüyanın etkisinden sıçrayarak uyanırken hâlâ moron gibi duvara bakıyordum. O nasıl bir rüyaydı be. Saate baktığımda dersin başlamasına 1 saat kaldığını gördüm. Ayağa kalkıp paytak adımlarla banyoya gitmeye başladım. Orada işlerim bitince dolabımın kapağını açıp siyah dar bir pantolon salaş askılı ikilisini giydim ve çantamı kaptığım gibi aşağı indim. Annemlerin evde olmadığını bildiğimden rahatça mutfağa gird- Oha! Mutfakta bir adet bana kahvaltı hazırlayan Yankı beklemiyordum tabi ehehehehe Aklıma rüya gelince çantamı sertçe masaya fırlattım. Bunun etkisiyle elinde bıçak olan Yankı nın parmağını kesmesiyle her şey normal gidiyordu tabii."Ah! Kızım niye öyle pat diye şey yapıyorsun." Hemen yanına gidip parmağını suyun altına soktum.
"Ya ne biliyim işte." Benim telaşlı halimi görmüş olacakki sırıtıp;
"Çok endişelendin bakıyorum da." Dedi. Kaşlarımı çatıp ona baktığımda"Tamam tamam kızma prensesim bişeyim yok zaten." Onu takmadan yarabandı alıp parmağına yapıştırdım.
"Ne işin var senin burda?" Hala rüyanın etkisinde olduğum için istemsizce ona soğuk davranıyorum. Bana anlam verememiş bir şekilde bakıp
"Bugün okula birlikte gidelim diye seni almaya gelmiştim. Ama erken gelmişim bende sana kahvaltı hazırlayayım dedim. Annenle de kapıda karşılaştık. İstemiyorsan gidebilirim?" Derin mal mısın kızım sadece bir rüya büyütme bu kadar diyen iç sesime hak vererek Yankı'ya cevap verdim.
"Ya hayır tabiki saçmalama ters tarafımdan kalktım bugün." Salla bakalım nereye kadar. Bana gülümseyip cevap verdi.
"Bende git desen bile gitmezdim zaten prensesim hadi artık yiyelim de okula gidelim." Yanağıma öpücük kondurup biz konuşurken hazırladığı sofraya oturdu. Ben de öpücüğün etkisinden çıkıp sonunda karşısına oturabildim.
Eğlenceli geçen bir kahvaltıdan sonra Yankı'yla masayı toplayıp yürüyerek okula gidiyorduk. Bir grup erkeğin önünden geçerken birisinin bana laf atmasıyla Yankı'nın ışık hızında çocuğa uçması bir oldu. Çocuğa bir yumruk atmasıyla yanlarına koşup Yankı'yı çocuğun üstünden çekmeye çalıştım. Ama sadece çalıştım. Çocuk beygir gibi ne yapayım?
"Ay Yankı yeter gidelim hadi!" Birden çığrınmamla Yankı çocuğun üstünden kalkıp
"Sıkıyorsa birdaha seslensene lan 'güzelim' diye! Sikerim belanı!" Diye kükredi. Evet baya baya kükredi ben bile tırstım şu an. Yankı kolunu omzuma atıp beni ordan sürüklemeye başladı.
Okula geldiğimizde Can ve Yağmur'u banka oturup konuşurken gördük. Yanlarına ilerlemeye başladık.
"Ooo selam gençlik!" Yankı seslenince ikiside kafalarını sallayarak cevap verdiler. Can bana elini uzatıp
"Selam ben Can, Yankı'nın biricik sevgili ve yakışıklı kuzeni. Sende şu meşhur Derin olmalısın. Yankı seni hiç ağzından düşürmü-" Yankı'nın sahte öksürüğü yüzünden Can susmak zorunda kalmıştı.
"Amaan neyse bundan sonra seni biricik kankam olarak ilan ediyorum." Can bana bunları derken bende gülerek onu dinliyordum.
"Hadi okula girelim ders başlar birazdan." Yağmur'un da konuşmasıyla hepimiz onaylayıp okula girdik.
"Yankı, hangi sınıftasınız?" Diye sordum. Yankı başını bana çevirip
"12/E emin ol bu sınıfa gelmek için yapmadığımız kalmadı. Neymiş sınıf zaten doluymuş da falan falan." Dedi. Can hemen lafa atlayıp
"Hahahdgdj kanka neler yaptık biliyor musun? Adamla baya konuştuk ama katır inadı var heralde. Bir türlü kabul etmedi. Ve bende çok zeki bir insan olaraktan biraz(!) yalakalığın her şeyi çözebileceğini düşündüm ve müdürün kelini öpmeye kalktım. Adam da daha fazla dayanamayıp bizi bu sınıfa aldı." Can lafını bitirir bitirmez Yağmur ve ben anırma moduna geçtik. Can da daha fazla durmayıp bizimle beraber anırmaya başladı. Yankı bize siz hangi bağın gülüsünüz lan? modunda bakarken koridordakiler bize far görmüş tavşan gibi bakıyorkardı.
Sonunda bu saçmalığa son verip hepimiz sınıfa girdik. Sınıfa girmemizle tüm kızların Yankı ve Can'a bakması sonucu birazcık(!) kıskanıp Yankı'ya sokulmuş olabilirim ehehudhdjd.
Tüm gün o sıkıcı dersler ve Can'ın iğrenç esprileriyle geçmişti. Yankı'ya sulanan kızları da atlamayalım tabii. Şu an ise Yankı ve ben bizim eve doğru yürüyorduk. Evin önüne geldiğimizde çantamdan anahtarları çıkarıp kapıyı açtım ve çantamı bi kenara fırlattım. Bu hareketim üzerine Yankı bana cık cık yaparken ( o ne lan djdhjdhc) ben de şirince ona sırıtıp eve girdim. Salonda annem ve babamı görmeyi beklemiyordum tabii. İkisi de sesi duyup bana daha doğrusu bize döndüklerinde suratlarında yine o umursamazlık ifadesi yerine telaşlı bir ifade vardı. Babam konuşmaya başlayınca onu dinledim.
"Kızım, acilen bu şehirden gitmemiz gerekiyor." Gözlerim şaşkınlığın etkisiyle büyürken konuşamıyordum.
Ne yani? Yankı'yı bırakıp da onlarla mı gidecektim?
Selam! Evet bölüm geç geldi. Üzgünüm. Umarım beğenmişsinizdir.
ASIL KONU BEN MANU VE CARA'NIN YAKIŞTIĞINI DÜŞÜNMÜYORUM AÇIKÇASI VE CARA'YI DEĞİŞTİRMEK İSTİYORUM. ÇOK ŞEKER Mİ ŞEKER BİR KARAKTER BULDUM. HERKES YORUMA DÜŞÜNCESİNİ YAZARSA ÇOK MUTLU OLURUM.Cara mı kalsın?
Yerine Marija mı gelsin?(MULTİDE)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikam Değişimi (Yeniden Yazılıyor)
Teen Fiction"Bundan sonra ezme taraftarıyım." *İntikam Değişimi hiçbir kitabın özentisi değildir. Sadece wattpad üzerinden yayınlanan bir kitaptır.*