İşimiz Var Bu Çocukla!

25 2 0
                                    

Tabikide sizin düşündüğünüz -ıyh ne klişe kesin tuvaletteki çocuktur- sözünüze uymayan bir kişi tabiki de başımın belası olan Gizem.
Arkamı ona dönünce yapmacık bir yüz ifadesıyle gülümsedi ve "hadi beni arkadaşlarınla tanıştır" dedi.
Aykız Gizemi bilmiyo bilse de zaten pek seveceğini sanmıyorum çünkü Aykız en çok sevdiklerini paylaşmaktan nefret eder ama bir şansımızı deneyelim.
Düşünceler arasında kaybolurken bir sesle kendime geldim.
"Heyyy Ahsen orada mısın ??
"Hıı evet şey tabiki tanıştırırım beni takip et."
Yürürken kare zeminlerin kenarlarına basmadan yurumek en buyuk yarışmamdı. Eğer kenara basarsam yandığımı düsünup tekrar yaparim .Nedense bugün olduğundan daha guzeldi. Güzelden kastım hava,ruh halim ve sandviçim cidden bugün ozenerek yaptigim belliydi.
Sonunda arka bahçeye vardığımızda etrafa bakındım ama bizimkileri göremedim. Neredeyse okulu dolanıp buraya gelmiştim ve onları göremedim. Aykızı aramaya karar verdim.
-Alo Aykız nerdesiniz ?
-Ahsen ben çok kötüyüm!
-Neyin var Aykız?
-Ya dün salak Okan dondurma istedi o alınca ben de aldım. Hayvan bir tane ile doyar mı ? Sonra benden bir tane daha istedi ben almaya gittiğimde dondurmama müsil koymuş şerefsiz
Karnım ağrıyo boğazlarım da şişmiş yani hastayım.
Gülmemek için kendimi o kadar sıktım ki bebek olsa doğar.
-Eee aramadın mı?
-Aramaz olurmuyum ? Mal açmıyo ki.
- Sen merak etme ben bugün ararım. Ama şimdi kapatmam gerek. Sonra ararım bebeğim.
- Peki ben de iyileşmeye çalışıp Okan'a beddua saydırayım.
Telefonu kapatınca Gizeme döndüm sıkılmış vaziyette etrafa bakınıyordu.
-Gizem bizimkiler etrafda yok.
-Önemli değil sonra tanışırız. Hem bende bir İstanbul turu yapayım bugün yarın kaydım yapılacak değerlendirelim bu günü .
-Haklısın o zaman yarın görüşürüz.
Sarılıp ayrıldıktan sonra bizimkiler yokken ne yapabileceğimi düşündüm.
Dersimin başlamasına 1.5 saat vardı.
En iyisi kahvemi alıp bahçede kitap okumaktı. Okulumuza girmeden bahçe de sıcak içecekler alabilecegimiz bir dükkân vardı. Oraya doğru sakin adimlarla ilerledim. Az sıra vardi bir müddet bekledikten sonra sonunda benim sıram gelmişti.
-İyi günler sıcak çikolata alabilirmiyim ? Büyük boy olsun.
-Maalesef alamazsınız çünkü sıra arkadaki kişide.
Bu haksızlıktı kim di o arkadaki ?
Arkamı döndüm ve bu bu O'ydu üstelik tezgahda ki kızla kesişiyordu.
-Hayır ne münasebet ilk ben geldim!
-Hanımefendi zorluk çıkarmayın .
Oradan laf'a atladı kendini cool sanan, kahve alabilmek için kızlarla oynaşan ve ve tamam bu kadar başka da biseyi yok herhalde.
-Siz bayan sabırsıza verin kahvesini .
-Ne ben miyim bayan sabırsız?
-Evet tuvv
Cümlesini bitirmeden  agzını elimle kapatıp kenara çekiştirdim.
- Sen sen neden bunu herkesin içinde söylemeye kalktın. Anlaşma yapmıştık. Kimseye söylemeyecektin ama sen! Bu defa devam etmemem için o ağzımı kapattı.
-Sen de bir daha karşıma cikamayacaktin ? Ne oldu yoksa aşık mı oldun bana ?
- Ne aşkı be ! Ben öyle ilk görüşte aşka inananlardan degilim hem bu özgüven nereden geliyor? (Bir an kendimi ice-tea reklamındaki adam gibi hissetim )
-Benim auralarım yuksektir. Hem sana kalmadım gece hayatı benim işim yani anladın sen onu. Kızım bana Gece kuşu Selim Karayol derler.

O an ağzına çakasım geldi ama çok önemsiyor gibi olmak istemiyordum. Hem adı çok good boy adı gibiydi aksine bildiğin bad boy'du.
- Sanki benim yok ! Hem sen kendini dünyanın kaçıncı harikası sanıyosun ?
- Bak harika olduğumu kabullendin sıramı soruyosun hem bunu tahmin edemeyecek ne var tabiki 1. Harikasıyım.
-Aah aha aha çok da komikmiş. Ne kadar negatif enerjin varsa bana verdin herhalde, senin yüzüne kahve alamadım,bir 10 dakika vaktimi aldın ve sinirlerimi bozdun. Ben gidiyorum sende git başkasının sinirlerini boz!
Arkamı dönüp onun diyeceğini dinlemeden hızlı adımlarla uzaklaştim. Galiba okulun bahçesine gidiyordum. En azından orası bana iyi geliyordu . Boş bir masa buldum ve oturma eylemini gerçekleştirdim.
Kahvem yoktu ama en azından kitabım vardı.Aslında merak ettiğim birşey vardı. Aklıma sosyal medyadan hesabina bakmak geldi. Ne var ki sadece merak.
Telefonunu çantamdan çıkararak hesabını aramaya başladım ve bulmuştum. Fotoğrafları gayet normaldi şaşırdım kendisi biraz anormal de. Gözüm bir fotografina taklidi sakllari mi vardi ? Bence sakallı daha da iyi görünüyordu ama bunun beni ilgilendirmeyeceğini düşündüm. Hesabını kapatıp arama geçmişinden sildim.
Dersim 5 dakika sonra başlayacaktı masamdan kalkıp okula girdim. Dev merdivenleri ikişer ikişer çıkmayı seviyordum. Bu beni rahatlatırdı fakat bu aralar karşıma çıkıp duran Selim Karayol rahatlama fırsatı vermiyordu.
Anlaşılan şu ki bu Karayol'la işimiz var...
----------------------------------------------------
Medyaya Selim Karayol'un ve Ahsen Soral'ın fotograflari var :)

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 03, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Küçük GemiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin