Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu. Yanıma geldi ve paketi bana uzattı. "Bu paketi lütfen al. Ama evde aç, yarın görüşeceğimize inanıyorum Jeff..." İyi de, adımı nerden biliyordu? İçimde biraz heyecan, biraz da korkuyla hızlı adımlar eşliğinde eve yürüdüm.
Evde kimse yoktu. Girer girmez odama koştum ve paketi açtım. Ne?! İnanamıyorum bu benim 2 aydır almak istediğim, bütün kırtasiyeleri talan edip yine de bulamadığım kitap! Sevinçten tiz bi çığlık attıktan sonra kitabı yatağımın üstüne koyup kot şortumla ceketimi giydim. kulaklığımı taktım, kitabımı aldım ve sahil kenarına doğru yürüdüm.
Sahil boştu, hava da henüz kararmamıştı. Gözüme kestirdiğim banka oturdum ve kitabı okumaya başladım. Kitabın 110. sayfasında bir not vardı. Heyecanla içini açtım ve okumaya başladım: "Sakın benden korkma tatlı kız :) Sen beni hiç tanımıyorsun, ama ben senin hakkında neredeyse her şeyi biliyorum. Nereden biliyorsun diye sorma, sakın beni yanlış anlama kötü bir niyetim yok. Zaten ben sana asla zarar veremem ki ;) İyi okumalar tatlı kız..."
Gülümsüyordum, öylece gülümsüyordum... O sırada büyük bir el sertçe omuzuma dokundu. Hayır, olamaz! İşte şimdi bittim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Her Şeye Rağmen
Teen FictionYataktan kalkıp yüzümü yıkadım. "Uyandım" demiyorum, çünkü zaten geceleri asla uyumam. Rahatça müzikle birlikte kendimi dinleyebildiğim tek zaman geceler. Annem ve babam uyuduktan sonra kahvemi alır ve çatı katındaki tavanı cam odamdan müzik dinleye...