Melez Prenses | STALİA

01x02|"Ben Senin Annenim, Tatlım."

Şaşırmaya Hazır olun.
*piç smayle gülüşü emojisi* shjsjs.

••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Simsiyah camsız bir oda. Kimbilir kimlerin kanıyla boyanmış pis kokulu duvarların arasında duvara zincirlenmiştim. Bilincimin yerine gelmesi için biraz bekledim.

Burnuma gelen pis kan kokusuyla gözlerimi araladım. İçerideki koku felaketti, yüzümü buruşturdum.

Heryer karanlıktı, hiçbirşey görünmüyordu.

Vicudumu oynatmayı denedim.Olmadı.Vücudumu oynatamıyordum ama bilincim açıktı.

Bacağıma saplanan okun içinde muhtemelen Kanima zehri vardı. Akıllıca Avcılar!

Sonunda ağzımı oynatabildiğimi fark edince tüm gücümle bağırmaya başladım.

"Gelin buraya sizi sikimsonik Avcılar! Gücüm yok belki ama büyüm var! Unuttunuz mu ben aynı zamanda bir cadıyım! "  diye avazım çıktığı kadar bağırdım.

Sesim boğuk ve çatlak çıkmıştı. Hemen Sonra öksürmeye başladım. Ağzıma gelen kurulukla gözlerimi kapadım ve yüzümü buruşturup kafamı duvara yasladım.

Ağlamamalıydım, korkmamalıydım.

Babamın sözleri aklıma gelince gözlerimi sıkmayı bıraktım.

"Sen Malia Hale'sin. Sen Tüm zamanların en güçlü alfasının kızısın, Kral'ın kızısın. Benim kızımsın.  Topla kendini! Sen ağlayamazsın, kaçamazsın, koruyamazsın, aşık olamazsın en önemlisi hiç korkamazsın! Ağlatırsın, kaçırtırsın, yaralarsın, nefret kusarsın en önemlisi hiçbirşeyden korkamazsın! "

Bu sözleri defalarca tekrarladım. Bu sefer de aklıma babamın sağ kolu ve avcılara sırt çeviren ayrıca benim eğitmenim olan Kate Argent'ın anlattığı bir efsane geldi.

Benim sahip olduğum güç için, beni elde etmek isteyen bir sürü kişi vardır. Bu yüzden hiçbir tür başka bir türle beraberliği uygun görmez. Bu güç için yanıp tutuşanlar pusuda bekler ve saldırır. Tehlikelidir ve yasaklanmıştır.

Kate bana benden önceki Melez'in efsanesini anlattı.

Asırlar önce Melez olan bir  Prens doğmuş. Ne tür bir Melez olduğu bilinmiyormuş. 

Prens'in güçleri o büyürken onunla beraber gelişiyor ve kusursuzlaşıyormuş.

Herkesin hayalindeki güçlere sahip olmak, onu pek ilgilendirmesede güçlü olmak ona keyif veriyormuş.

Birgün ormanda avlanırken onun gözüne kestirdiği Ceylan'ı avlayan peri gibi güzel bir Avcı'ya, oracıkta tutulmuş.

Sonra Avcı, kendine yaklaşan Prens'i görmüş. Her ne olduysa o da Prens'e aşık olmuş, biranda.

Ama aşklarının imkansız olduğunu ikiside çok iyi biliyormuş. Buna rağmen birbirlerinden vazgeçmemişler. Vazgeçememişler.

Avcı hergün Prens'in ona verdiği beyaz kurdaleyi saçına bağlayıp balkona çıkar ve olabildiğince yüksek sesle  şarkı söylermiş.

Prens bunu en uzaktan bile duyar ve o gün sevgilisinin iyi yada mutsuz olduğunu, söylediği şarkıda anlarmış.

Birgün Avcı kız dayanamayarak Prens'in onu kaçırmasını isteyen bir şarkı söylemiş.