"Sehun tamam, ağlama artık."
Jongin eşinin yanına oturup sırtını sıvazladı.
"Saatlerdir ağlıyorsun. Hem de sebepsizce."
Sehun burnunu çekip ağlamaktan kızaran gözleri ile kocasına baktı.
"Sabahtan beri kusuyorum Jongin. O yüzden ağlıyorum."
Jongin inanamayan gözlerle baktı eşine.
"Kusuyorsun diye mi ağladın yani?"
"Evet. Kusmaktan nefret ediyorum."
Dedikten sonra elleriyle yüzünü kapatıp ağlamaya kaldığı yerden devam etti.
Jongin gözlerini devirip sarıldı Sehun'a.
Sehun Jongin'in göğsüne yasladı kafasını.
"Sen neden kustun peki Sehun? Üşüttün mü? Doktora gidelim mi?"
Endişe ile sıraladığı cümlelerin ardından Sehun daha da şiddetli ağlamaya başladı.
"İstemiyorum doktor! Onlar sinir bozucu! Banane!"
Jongin kafasını iki yana sallayıp kocasının dudaklarına küçük bir öpücük kondurdu.
Sehun aniden gelen öpücüğün verdiği şaşkınlıkla susup kocasına baktı bir süre.
Jongin artık ağlamadığını gördüğünde ona bakıp sırıttı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sehun gözlerini kırpıştırdı bir iki kez. Ardından yeniden şiddetle ağlamaya devam etti.
Jongin ise onu izliyor, kendisi için sabır dileniyordu.
"Yine ne oldu? Tamam sus artık. Komşular duyacak. Ne diye anasını kaybetmiş eşşek sıpası gibi bağıra bağıra ağlıyorsun?"
Jongin ses tonunu biraz yükselterek konuştuğunda Sehun susup burnunu çekti birkaç kez. Çatık kaşları ile kocasına baktı.
"Sen de beni sevmiyorsun zaten. Katlanamıyorsun bile azıcık ağlamama."
Bacaklarını kendisine çekip kollarını bacaklarının etrafına sardı ve kafasını dizlerine yasladı burnunu çekmeye devam ederken.
Jongin derin bir nefes alıp kollarını eşinin etrafına sardı.
Sehun gözlerini kapatıp ona bakmamayı tercih etti.
"Bebek gibisin Sehun."
Başını iki yana sallarken kıkırdayarak söylemişti.
Sehun gözlerini açıp ona baktı.
"O yüzden de beni sevmiyorsun artık dimi? Pişman oldun. Biliyordum ben..."
Yeniden gözleri dolarken sıraladı cümlelerini.
Jongin Sehun'un yüzünü elleri arasına alıp yüzünün her bir noktasına öpücük kondurdu.
Ardından geri çekilip ona baktı.
"Seni bi dünyadaki her şeyden daha daha daha çok çok çok çok çok seviyorum Sehun. Seni sevmemem imkansız. Bunu aklından bile geçirme. Tamam mı?"
Sehun duyduğu şeylerle gülümseyip kocasına baktı gözlerini kısarak.
"Gerçekten mi?"
"Gerçekten."
"Ne kadar gerçekten?"
"Çok çok çok gerçekten."
İkisi de kıkırdadığında Sehun hafifçe uzanıp kocasının dudaklarına öpücük kondurdu.
"Ben de seni çok seviyorum. Herkesten her şeyden çok kocacığım."
