Karanlık Sabah

Sırlar

Multide Naz

Yoğun teog programım yüzünden yb paylaşmıyıcam dedim ama biraz sırların ortaya çıkmasınını istiyorum bu kadar gizem yeter sizi meraklandırmadan bölüme geçelim İyi okumalar oy vermeyi unutmayın lütfen rica ediyorum .

Kapı çalınca gelen iri yapılı bir adamdı oğuzla konuştuktan sonra gitti kanepeye oturdum bulaşıklardan kurtulmuştum salona göz atarken dikkatimi çekmece yöneldi mutfağa doğru baktığımda oğuz  bulaşıkları makineye koyuyordu hemen çekmeceği açtım büyük bir albüm vardı albümü alarak çekmeceyi kapattım tekrar kanepeye oturarak albümü inceledim ozan oğuz babası ve annesi olduğunu sandığım kadın pikniğe gitmişti bir sayfa çevirdikten sonra o kadının fotoğrafını gördüm gerçekten kusursuz bir fiziği vardı siyah saçları beline kadar uzanmıştı oğuz annesine benziyordu ozan ise babası gibi sarışındı albümü incelerken oğuzun gelmesiyle irkildim

"Bu kadar korkmana gerek yok seni yemem naz merak etme"

"Hayır ondan değil dalmıştım senden korktuğum falan yok "

Oğuz tebessüm etti

"Yine meraklı gibi karıştırmışsın burayı "

"Karıştırmadım sadece gözüme takıldı ve baktım" diyerek çemkirdim

Oğuz bana şaşkınca baktı

"Tamam sakin" dedi bir kaç saat filim izledikten sonra yukarı çıkarak yattım

********SABAH**********

Sabah kalktığımda rutin işlerimi yaptım ve odadan çıktım aşağı indiğimde enfes kokular geliyordu mutfağı girdiğimde masa kurulmuştu masaya oturarak domates attım ağzıma oğuz :

"Yavaş ölüceksin " dedi gülerek çok acıkmıştım kahvaltıyı bitirdikten sonra masayı topladık ve oğuzu yürüyüş yapmaya ikna ettim ev zaten ormanın içindeydi beraber yürürken arkadan on koruma geliyordu hemen konuşmaya başladım

"Merak etme kaçmam " dedim kaşlarını çattı "zaten kaçamasın benden kaçış yok ben senin kaderinim " dedi

Bu ne ya sanki töre filimi çekiyoruz ya benimsin yada kara toprağın deseydin bari iç sesimle konuşurken aklıma ozan geldi

"Ozanla konuştun mu " dedim

"Evet seninki deli gibi arıyor  seni "

"Çok kızıcak "dedim güldü ve omuz silkti gülüşünde bile acı vardı geçmişin birikim leriydi çok kötü bir geçmişi olması gerekti galiba çok acılar yaşamıştı bu sorunları düşünürken oğuz gözümün içine baktı

"Tamam hadi sor " dedi isteksizce kafamı olumsuzca salladım

"Bir şey sormuyucaktım  ki"dedim aslında çok soru vardı kafamda ama onu bunaltmak istemiyordum yalanıma karşı tebesüm etti

Gerçekten bu kadar iyi bir çocuğu karanlık boşluğa atan geçmişine yazıklar olsun bu acıların hiç birini  hak etmiyordu  en azından gülüşünü değiştiricek kadar çocukluğunda ki gülüşünden eser yoktu ne geçmişmiş  bu kadar acı bir gülüşe sahip olmuştu

Gözümden bir damla yaş süzüldü sanki kendi acımış gibi acısını bile sahiplenmiştim sevdiğim adamın

"Seni seni seviyorum ozan " diye mırıldandım

Oğuz bana baktı "ama o seni sevmiyor" diyince dehşet içinde oğuza baktım

"Ne saçmalıyorsun "

"Naz ozan seni kullanıyor" kafamı olumsuzca salladım sözüne devam etti

"Sana bunları anlatmıyıcaktım ama çok saf duyguların var çok masumsun ama ozan öyle değil o seni kullanıyor" dedi