Multimedya da kumsal'ın giydiği elbise var
Birşey söylemeye başladı ama ne dediğini anlamadım sadece ona bakıyordum ama ona baktığımı anlamaması için elimden gelen herşeyi yapıyordum. "nereye bakıyorsun öyle " dedi. Ben hala ona bakmaya devam ediyordum. Kısık bi sesle " neden kızardın" dedi ben sadece anlamadım anlamında kafamı salladım. Kulağıma eğilerek" ben güzellere birşey yapmıyorum adamda yemiyorum utangaç Kız" dedi 'bana güzel ve utangaç dedi. Güzelim bana güzel dedi inanmıyorum'. Bense ona sadece " şey ben.... Ben... Şey" diye bildim oda bana göz kırpmakla yetindi.
Arkadaşlarımın bana baktığını fark etim ama ben hala Deniz'e bakmaya devam ediyordum ve sadece ona odaklanmıştım. O bana güzel mi demek istemişti yoksa sadece lafın gelişimi öyle dedi bütün bir hafta sonum bunu düşünerek geçirmeye karar verdim. Ama ondan önce iç sesimle konuşmaya başladım yani ona bir insanmış gibi birşeyler anlatmaya başladım.' hani bazı insanlar çok acımasız ve düşüncesiz Olur ya benim hayatımda onlardan bir sürü var, Ben herkesi kendim gibi gördüğüm için herkes tarafından kullanılmıştır. Bence bu bi tür strateji oyunu onlar açısından ama ben yinede herkese iyilikle yaklaşıyorum onların bana artniyetle yaklaştıklarının farkında olsam bile çünkü ben yaşıtlarıma göre olgun olmayı tercih ediyorum. Sizinde hayatınıza bir sürü insan girmiştir bazıları kalbiniz de iz bırakır onları unutmaktan zorluk çekersiniz bazıları da vardır ki hayatınıza nasıl girdiğini bilmediğiniz gibi gittiğini bilimezsiniz ve umursamazsınız. Ben genellikle unutamayan taraf oluyorum çünkü hayatıma giren insanları önemsiyorum ve değer veriyorum. Sizde benim gibi olmak İstemiyorsanız öncelikle insanlar size nasıl davranıyorsa sizde onlara öyle davranın, onları önemsemeyin ve biyerlerini kaldırmayın en önemlisi de asla ve asla onlara özelinizi açmayınki kazanan hep siz olun. Ben böyle yapmadığım için yenilen taraf hep ben oldum ama siz benim gibi yapmayın ' iç sesimle dertleşirken birden kapı çalındı ve gelen annemdi yemeğin hazır olduğunu söyledi. Aşağıya inip yemek yemeye gitim masada annem ve ben vardık. Annemle babam ayrı olduğu için sadece ikimiz birlikte yaşıyorduk ve birde yardımcımız nazoş yanı nazlı abla vardı. Hafta sonu olduğu için izinliydi. Yemekleri tabağa koyan anneme teşekür ettikten sonra yemeye başladım. Yemeğim bittikten sonra " annecim ellerine sağlık ben odama çıkıyorum " dedim annem bana " afiyet olsun canım " dedi ben küçük bir tebessümle anneme cevap verdim. Odama çıktığımda öykünün mesaj attığını fark etim ' club'e gitmeye ne dersin" yazmıştı bende ona şöyle cevap verdim " Hayır diyemiyceğim bir soru sordun hemen hazırlanıp seni almaya geliyorum" dedim. " seni bekliyorum " yazmıştı. Sade siyah kısa kalem elbisemi giydim ve ince bir hırka aldım ayakkabılarımı da giydim ve aşağıya indim aşağıda annem ve arkadaşı arzu teyze oturuyorlardı anneme haber verip yola çıktım. Öykülerin evine geldiğimde beni dışarıda çardakta beklediğini fark etim ve hemen yanına gidip onu çağırdım Öykü de eşyalarını alıp geldiğinde arabaya binip yola çıktık club'e geldiğimizde arabdan inip arabanın anahtarını valeye uzatın ve içeriye girdik. İçeriye girerken birinin bana hızlıca çarpıp geçtiğini fark etim öykü önden gitiği için beni görmedi. Ben bana çarpana 'hayvanmısın düzgün yürüsene be hayvan bile böyle sert çarpmaz " dedim. Bana doğru geldiğini fark ettim biraz korksam da belli etmemeye karara verdim yanıma geldiğinde " sene de yolun ortasından yürüme be yavrum " dedi. Kafamı kaldırdığımda Deniz olduğunu fark etim ve yine kızarmaya başladım. Birşey demeden yürümeye başladım birden kolumu birinin tutuğunu fark etim arkamı döndüğümde Deniz olduğunu fark etim bana bakarak " birşey demiycekmisin " dedi. " gerek varmı " demekle yetindim. İnanmıyorum denizle aynı clubteyiz. Ben hızlı adımlarla öykünün yanına gittim. Deniz ve arkadaşı berkin burda olduğunu söyledim. Onların yanına gitmek istedi. Ne kadar istemesem de gitmek zorunda kaldım. Denizlerin yanına gittiğimizde Berk çok sevindi Deniz de sırıtıyordu. Öykü hemen berkin yanına oturdu bende denizin yanına oturmak zorunda kaldım. Bana yaklaşmaya başladı ve oturduğumuz yerde on onbeş santimlik yer kaldı. Öyküyle Berk dans etmeye başladı bende telefonumla oynuyordum yanımıza bi kız geldi ve denizle dans etmek istediğini söyledi ben sinirlenmeye başladım ama deniz beni umursamadan dans etmeye başladı ben de orda tek başıma oturuyordum sıkıntıdan patlamak üzereyken yanıma birisi geldi ve beni dansa kaldırdı bende Deniz'in inadına kabul etim ve dans etmeye başladık bizi gören deniz sinirden kızı itip yerine geçti elindeki bardağı sıkarak kırdı ve elinin kanadığını fark etim neden böyle bişey yaptı biliyorum ama bende hemen dans etmeyi bıraktım ve hemen deniz'in yanına gidip eline bakmaya başladım beni iterek Hayır dedi bende ona " elinde cidi bişey olabilir " dedim " çokmu üzüldün seni ilgilendirmiyor " dedi bende ona " Evet üzüldüm sen benim arkadaşımsın" dedim ve bana sarıldı şu anda kalbim yerinden çıkacak gibi atmaya başladı. Hemen ayrılıp elini sildim ve bişey olmadığını gördüm yara bandı yapıştırdım ve elini bıraktım. Yanımıza Berk ve öykü geldi. Deniz'in eline ne olduğunu sordular deniz de onlara "birşey olmadı sadece içki bardağı elimi kesti "dedi. Onlarda anlayışla karşıladı ve oturmaya devam etik. Bir süre sonra öykü ve Berk içki istediler Hepimiz içmeye başladık.