Syris her şeyi öğreniyor

161 9 5
                                    

-Percy-

Syris'le ders boyunca sohbet ettik. Bana her gittiği okulda kimsenin göremediği şeyler yüzünden başının belaya girdiğini, bu yüzden okullardan atıldığını söyledi. Onu söylediği anda aradığım melezi bulduğumun farkına vardım. Acaba hangi tanrının kızıydı. Sarı saçları tıpkı Annabeth'inki gibi olduğu için athenanın kızı olabilirdi. Ama gözleri tıpkı benimkiler gibi deniz yeşiliydi. Belki babam Poseidon bana bir kardeş hediye etti kim bilir. Ayrıca bir Afrodit kızı olabilecek kadar da güzeldi. Herneyse asıl konu bu değil. Asıl konu ona melez olduğunu nasıl söyleyeceğimdi. Acele etmeliyim yoksa canavarlar onun kokusunu alabilirdi. Zil çalınca,
"Percy, acaba bana okulu gezdirir misin? Burası aynen daedalus'un efsanevi labirenti gibi!"
Haklıydı... Bir dakika az önce yunanlılardan bahsetti bunu nasıl biliyor olabilir ki? Ya melez olduğunu zaten biliyorsa? Yok canım onu daha önce kampta hiç görmemiştim.
"Bir dakika. Sen daedalus'u nereden biliyorsun?"
"Son günlerde yunan mintolojisi hakkında kitaplar okumaya bayılıyorum. Daedalus'u o kitapta okumuştum."
"Hayret! Disleksi hastalığı olan birinin kitap okumaya bayıldığını ilk defa görüyorum."
Aslında Annabeth de öyle ama ona bundan bahsetmedim. Melez olduğunu öğrenene kadar ona kampla ilgili şeyler anlatmamalıydım.
"Hey! Disleksik olmam okuma bilmediğim anlamına gelmez Percy!"
Dedi ve koluma dirsek attı. Galiba kolum yerinden çıkacaktı. Kız resmen Ares kadar sert vuruyor yahu!
"Tamam tamam. Hala okulu göstermemi istiyorsan beni takip et."
Sonra ona okullu gezdirmeye başladım. En son spor salonuna gittik. Kapıdan içeri girdiğimiz anda içimden bi sen kötü bir şey olucak diyordu. Syris'e baktığımda o da biraz ürkmüş görünüyordu. Sonra korkmuş bir sesle,
"Percy, benim gördüğümü sen de görüyor musun?"
Sonra onun baktığı yere baktım. Dev gibi bir kiklop yere oturmuş, spor eşyalarıyla oynuyordu. Kahretsin! Tam da tahmin ettiğim gibi canavarlar onun kokusunu almışlardı.
"Evet görüyorum."
"Ama nasıl bunları bir tek ben görüyorum zannediyordum."
"Sana anlatıcam ama şimdi değil. Çabuk bir yere saklan, ben bunun icabına bakarım."
Tamam anlamında başını salladı ve ilerideki kutuların arkasına saklandı. Saklanıca dalgakıranın kapağını açtım ve canavara doğru koşmaya başladım. Tam yanına gelmişken canavar beni fark etti. Ayağa kalkıp "Bedava yemeeek" diye bağırmaya başladı ve bana doğru koşmaya başladı. Yaklaşınca hemen sola kaydım ve dalgakıranı bacağına doğru savurdum. Dalgakıran tam da istediğim yere gelince canavar inledi. Ona vurunca bana saldıracağını düşündüm ama yanılmışım. Canavar doğruca Syris'in saklandığı yere doğru koşmaya başladı. Onu fark etmiş olmalıydı. Canavara doğru son gücümle koşarken bir şey oldu. Syris bir anda saklandığı yerden çıktı ve elindeki bezbol sopasıyla kiklopun kafasına vurdu. Canavar neye uğradığını şaşırdı. Bende fırsat bu fırsat deyip canavarın üstüne atladım ve kılıcımı göğsüne sapladım. Canavar acı içinde bir çığlık attı ve toza dönüştü. Kiklop tamen toza dönüşünce Syris,
"Bu-bu kesinlikle inanılmazdı! Kılıç kullanmayı nereden öğrendin? Bende istiyorum da!"
"Hey sakin olsana! Sana her şeyi anlatıcam merak etme."
Sonra spor salonundan çıktık. Çıkınca Syris,
"Percy sen beni meraktan delirtmeye mi çalışıyorsun! Oradaki canavarı sen de gördün. Böyle şeyler yüzünden okullardan atılıyorum yahu. Ve biliyor musun? Bana deli deyip hayal görüyor diye geçiştiriyorlar! Ama nihayet benim gibi birini, yani seni buldum Percy. Lütfen bana neler olduğunu anlat."
Sonra elini omzuma koydu. Gözlerinden ne kadar umutlu bir o kadar da heyecanlı olduğu çok belli oluyordu.
"Tamam Syris anlatıcam ama burada olmaz. Okulu ekip ilerideki kafeye gidelim. Sana orada her şeyi anlatıcam. Ne diyorsun?"
"Bir de soruyor musun? Boşver okulu hadi gidelim! Annem haklıymış. Bu okul gerçekten daha farklı..."
Sonra bana gülümsedi ve okuldan kaçıp kafeye doğru yol aldık.
Nasıl olmuş melezler? Macera daha yeni başlıyor. Herneyse soruya geçelim:

Hangi tanrının\tanrıçanın çocuğu olmak istersiniz?

Bir sonraki bölüme kadar hoşçakalın.

Son KehanetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin