YANLIŞ KİŞİ

SELİS Mİ ?ÇİSİL mi?

Multide: Çisil

30 kişi falan olmuş ama bu bile beni motive etmek için çok iyi aralık olmadan yazmaya çalışıyorum bu aylar performans,proje ödevi teslim etme ayları yani bilirsiniz zor oluyo onun için bu kadar ara oldu her neyse canlarım ben sizi kitap ile baş başa bırakayım 😚😚😚😚

Selis bu kadar inatçı olmayı nerden öğrendi acaba, ailesi eminim evde onu 'biri senin kolunu tutarsa onun annesinin ölmüş içgüveyisi eniştesine kadar söv' die uyarmıyorlardı böyke yapmaları abest olur
Zira kendisi biraz önce böyle yaptı.

"Ooof bi dur kızım ya"
Kaşlarını kaldırıp koluna dikti o koca gözlerini
"Bırak kolumu"
Emir verir gibiydi ses tonu korkmuştu da sanki biraz *napsındı*
Tam iç sesime sen benden habersiz kitap mı okudun die soracakken
Aaah siz kadınlar tribime girip Selis'e döndüm onun gözleri hala avuç içimi zor dolduran bileğindeydi
Tehtitkar bakışları üzerimde hisseder hissetmez elimi o incecik bileklerden çektim

"Yukarı çıkmalıyız"
Gözlerini devirerek
"Adam gibi söyleyemiyomusun bunu"
"Hadi"
Diyerek peşimden geleceğine emin bir şekilde merdivenlerden çıkmaya başladım
Sınıfa girdiğimizde bir kaç ezik çocuk ve iki tane de kezban kız vardı Poyraz en arkada müzik dinliyordu Çizil de en önde sırtını duvara yaslamış bacaklarını da sıranın tamamına uzatmıştı etrefa bakarken Selis'in peşimden gelmediğini fark ettim tekrar koridora kafamı çevirdiğimde
uyuşuk uyuşuk merdivenleri çıktığını gördüm o gelene kadar bu sınıfta kimse kalmayacak!
"Çıkın lan dışarı!"
"Bilader işimiz var bi çıkın"
"Üst sınıftaki Berkecan seni çağrıyo"
Falanla filanla gönderdim hepsini tabikide ben bunları yapmadan gelmişti Selis son anda depar falan attı her halde

Selis'in ağzından

Sınıfa girdiğimde Alaz sınıfdakileri çıkartmaya çalışıyodu gerçekden ne yapmaya çalıştığı ile ilgili en ufak bir fikrim yok ama burdan çok komik duruyo
O herkesi dışarışarıya çıkarttığında benim yanıma gelip elimden tuttu ve beni Çisil ve Poyraz'ın bulunduğu sıra kümesinin içinden birine otutturdu

"Veba oldum da benim mi haberim yok"
Çisi ve Poyraz,Alaz beni sıraya ottutturduğunda kulaklıklarını çıkartıp çoktan bana dönmüşlerdi .
Alaz, ben yerime yerleşince geriye doğru bir adım attı.
Poyraz'a dönerek
"Fatih onu gördü"
Ben bu cümleyi anlamaya çalışırken aynı zamanda Fatih die birisinin tanıdıklarımın arasında olup olmadığını konturol ettim.
Daha sonra bu cümle benimle ne alaka die düşündüm

Poyraz olduğu yerden doğrularak
"Sevgilin sandı"
"Açıklama bile yapamadım,özelden atmış"
"Alaz,kıza bir şey yaparlar mı"
"Oğlum sen beyin fakirimisin? Adam benim canımı yakmak için yataktan çıktığım gibi takip ediyo"

Ben beyi fonksiyonlarımı benimle kalmaları için zorlarken Alaz olduğu yerden daha da dik bir konuma geldi.
Şimdi geliyo.
Alaz tam olayı bana anlatmak için ciddi bir yüz ifadesine bürünmüşken
içeriye Tuğçe girdi.
Bize döner dönmez benimle göz göze geldi.
Tabiki de saz ekibi de arkada!!!

"Okula yeni arkadaşlar gelmiş"
Tabiki de bunu yayvan bir şekilde söyledi.
"Selis müsade et de tanışalım"
Ayağa kalktığım gibi Tuğçe'nin burnunun dibine kadar girdim
"Seninle tanışan bi erkeğin sonu yatakta bitiyo,benim işim kısa sürer beş dakika"

Ben bunu söyledikten sonra Ulaş'ın da burada olduğunu gördüm 10-15 saniye gözlerimin içine baktı daha sonra gitt çok garip yani önceden can ciğer olduğun birisi ile şimdi sadece uzaktan bakışmak ya da sadece bakıp apışıp kalmak çünkü eğer gidip konuşursan gurursuz taraf sen olacaksın senin gururunu serdiğin yetmiyomuş gibi iki gün konuşacak üçüncü gün yüzüne bakmayacak apışıp kalıcaksı bu nedenle benim tek dostum Çisil
Çünkü ben onun yokluğunu da gördüm onunla ilgili deneyimim var yani
Ama Ulaş ben Ulaş ile Çisil'den daha yakındım ama o aşık bile olmadığı bir kızla hem egosunu tatmin etmek için hem de Tuğçe'nin benden intikam almasına yardım etmek için kendisini kullandıttırdı.

"Tuğçe bi defol git"
Tuğçe Alaz'ın
Saz ekibinden iki kız da Poyraz'ın kolundan tutarak dışarıya çıkarttılar
Tabiki de bi şey diyemedim sonuçta ben onun neyiyim ki ikisinin de yani acaba bana ne söylüycek fazla düşünmemeye çalışarak Çisil'in yanına geçtim
Diğer derslerde ise Alaz'la da Poyraz'la da hiç konuşmadık soğuk davranık
Sonuçta bizi o salak kaşarın önünde mal gibi bıraktılar ben fark ettirmedim ama bozulmuştum.
Son iki dakikada da standart bi şekilde herkes çantalarla falan kapının önüne çullandı
Zil çalınca hurra die bir itişip kakışmadan sonra nihayet çıkış kapısının önüne gelmiştik
Alaz ve Poyraz'a takıldı gözüm yine siyah bir araba gelmiş almaya yine bant ile kapalı plakası
***********
Kafamın içinde beynimi yiyen sorunlar dolaşırken
Ulaş,Tuğçe,Okul,Alaz ve Poyraz,dersler bunlar ile aklımda kırk tane tilki dolaşıyordu ve yine mükemmel olduğumu bana kanıtlayan özellik kırkının da kuyrğu birbirine değmiyo oluşuydu beynimin iyice yorulmasıyla uykunun beni şevkatli kollarına almasına izin verdim