Arabaya binip park ailesinin evine gelmiştik.
Chanyeol arabayı park edince evin kapısının önune geldik. Chan kapıyı çaldı. Biraz bekledikten sonra kapı açıldı.
"Hoş geldiniz efendim babanız sizi bekliyor"
Chan elimi tutup beni içeriye sürükledi.
"Hoş geldin oğlum" kadın chan'ın yanağını sıktıktan sonra bana dönüp
"Aigoo benim güzel gelinim hoş geldin gel sana sarılılayım"
Kadın bana sarıldı sonra chan'in babası bana dönüp
"Güzel kızım hoş geldin"
"Hoş buldum efendim"
"Aaa kızım anne ve baba de resmiyete gerek yok"
"Peki anne" salano geçip koltuklara oturduk Chanyeol'ün babası
"Kızım annen baban ne iş yapıyor"
Şimdi ben ne diyecem yandan chan'ın yüzüne baktım ne kadar da rahat adam ya tam ağzımı açtıp konuşacakken chan atılıp
"Baba ji yeon'un ailesi 2 yıl önce trafik kazasında öldü: dedi
"Ahh öyle mi afedersin kızım bilmiyorduk"
"Sorun yok efendim"
Onlar soru soruyor ben yanıtlıyordum içeri bir kız girdi sanırım 20 li yaşlarda chan onu görünce hemen ayağa kalktı ve ona sarılıp etrafında döndürdü bu kız kimki şimdi ama çok güzel kız
Chan bana dönup
"Sevgilim bu benim ablam yu ri "
"Aaa öyle tanıştığıma memnun oldum efendim ben de ji yeon"
"Bende memnun oldum tatlım bana unni diye bilirsin"
"Peki unni" diyip tekrar oturduk hizmetçi gelip yemek hazır diyince yemek masasına oturduk.
Yemek boyunca sadece yu ri unni bana sorular sordu bende yanıtladım
"Vay canına demek resim çize biliyorsun banada bir portre çizer misin"
"Tabi ki ne yapmamı istersin"
"Ben sana nişanlımın resmini getireyim"
Başımı tamam anlamında salladım oda yukarı çıkıp 5 dk sonra geldi
"Bu benim nişanlim bunu çizer misin"
"Olur çizerim"
Fotoğrafa iyice baktım ve
"Unni nışanlın yakışıklıymış"
"Hmm evet öyledir"
"Adı ne?"
"Wu yi fan kısaca kris"
"Sanırım çinli"
"Evet"
Sonunda evden çıktık chan bana dönüp
"İyi iş çıkardın" ona dönüp ifadediz bir şekilde
"Hmm" dedim bir süre arabada sessizlik oluştu sessizliği bozan chan'in telefonu oldu
Telefonu açıp konuştu
"Alo... Hyuna...Nerdrsin... Bekle geliyorum"
Telefonu kapatıp bana baktı ve
"Ji yeon buradan sen kendin gider misin benim işim çıktı"
Ilk chan'in yüzüne baktım çoktan arabayi kenera park etmışti sonra yola baktım eve taksiyle gitsem yarım saat sürer yürüyerek gitsem bir saat sürer
