Bölüm 12

63 9 0
                                    


  Ben aşkı dalda kalan son yapraktan öğrendim.

  Tutunabildiğim kadar tutundum sana.

  Rüzgarın şiddetine bakmadım

  Ben seni bırakmadım, ben sana bıraktım...

  Bir gün başıma gelebilecek en kötü şey gelmişti. Ayrılık çanları çalıyordu kulaklarımda. İlk defa onun sesini duymak istememiştim. Vazgeçiyordu benden ve ben en kötü halimdeyken. Ne peşine gidebilecek gücüm ne takatim vardı. Canım yanıyordu ama o ayrılık üflerken kulağıma çektiğim tüm acıların bunun yanında hafif kaldığını hissettim gözümden akan yaşlarla sadece ''Elveda...'' diyebildim.

  O gün bugün mü olacaktı? Bugün mü olmak zorundaydı? Hangi kalp hangi vicdan buna elverebilirdi? Ardına koşamayacağım kadar yaralıydım... Ve ben o yaralarıma değil de beni o durumda bırakıp vazgeçerek yaralamana ağladım.

  Nasıl bir acıydı o yüreğime el koyan sana yazdığım güzel şiirlere sözlere kır düşüren? O kadar yıl beraberken nasıl vazgeçebildin benden ben o kadar yara almışken?

  Bırakıp gidersin ya sevgili,

  Hani hep sen yaparsın.

  Sen ister, sen alır ve sen vazgeçersin.

  Oysa ben severim...

  Sen seveni istersin,

  Sen sevenden herşey istersin ve alırsın

  Ve sen sevgili

  Sen sevenden vazgeçersin.

  Çok hainsin sevgili...

  Vazgeçmen değil mi sevmediğinin göstergesi?

      

  Yine aklıma geldi tutmadığın sözlerin...

   Ne olursa olsun yanımda olacaktın,

   Ne oldu da şimdi yanımda yoksun?

  Ne kadar söz vermiştin bana hiçbirini tutamamıştın oysa... Yeni fark ediyorum meğer ne kadar çok sevmemişsin.

  Bu kadar basit miydi herşey? Yıllara sığdıramadığım aşkı iki dakikalık ayrılık konuşması ile mi bitirecektin? Yüzyüze bile değilken bitti herşey.

  Nedenleri, nasılları, niyeleri senin için karşıma almıştım bir zamanlar oysa senin gidişinde en büyük dostum olmuş yanımdalar...

  Neden diyor gönlüm ve başlıyor söze. Sevgiler, emekler, fedakarlıklar hadi hepsini unuttun ve geçtin peki ya insanlıklar? Hangi insanlık kanununda var? Yaralı birine hatıra niyetine hepsinden daha derin bir yara açmak ve öylece bırakıp kaçmak? Ben hangi yarama üzüleyim demiyorum bile. Çünkü ben senli yaralarıma döktüm gözyaşlarımı. Ve döktükçe daha çok canım yandı.

  Nasıl diyor aklım ve cevabını almıyor. Sevgi diyor, hani seviyordun seviyorsan nasıl vazgeçebiliyorsun? Hadi vazgeçtin neden bugünü seçtin? Daha çok canımı yakmak için mi? Canım daha önce bu kadar yanmamıştı, hiç bu kadar göz yaşı akıtmamıştım ve hiç bu kadar titrememiştim... Sessiz kalmamıştım hiç bu kadar uzun ve en son ne yediğimi bile hatırlamayacak zaman kadar önce yemiştim doğru düzgün... Nedensiz bakışlarımda kaybolduğum olmamıştı hiç. Daha önce sözlerim hiç bu kadar sessiz, yazılarım nefessiz kalmamıştı.

Yok oluyordum gün geçtikçe kendimde...


BİR AVUÇ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin