AŞK VE BELA

1.Bölüm

Buraya ilk geldiğim zamanı hatırlıyorum da o gün kalçamın biraz altında kot bir şort üstümde askılı düz bir t-shirt saçımı ise hava sıcak diye topuz yapmıştım. okul binasına doğru yürümeye başladım. Okula kayıt ettirmeye geldiğimizde elime bir kağıt vermişlerdi. O kağıtta sınıfım yazıyordu sınıfım 11/C idi. Çok heyecanlıydım sınıfın kapısına geldiğimde derin bir nefes aldım ve kapıyı açtım. İçeriye girdiğimde bir hoca vardı.Biraz uzun boylu hafif kilolu sert görünümlü bir bayan hocaydı. Sınıfa girdiğimde "geç kaldığım için özür dilerim "dedim. Hoca sert bir şekilde bakarak "otur "dedi. Hocanın bana kendini tanıt dememesi için dua ederken gözüme boş bir sıra çarptı. O sıraya doğru yürümeye başladım. Birden kendimi yerde buldum. Bütün sınıf kahkahalar atıyordu. Kafamı kaldırdığımda yakışıklı bir erkeğin bana elini uzattığını gördüm ve bana "hala ordan kalkmayı düşünmüyor musun sakar şey"dedi. Alaycı bir sesle sert bakışlarla o anda o çocuğu boğmak istiyordum. Bana bu şekilde davranması gerekmiyordu. Ve kendi kendime kalkıp dikkat çekici olan kırmızı saçlı kızın yanına oturdum. O Adını bilmediğim çocuk ise ön sırada oturuyordu arkasına dönüp yanındaki kırmızı saçlı kıza göz kırptı. O arada hocanın bana seslenmesini duydum ayağa kalkıp "Efendim hocam"dedim. Hoca sert bir sesle "bize kendini tanıtır mısın" dedi. Bende "adım Selin soyadım Kaya İspanya Barcelona'dan geliyorum endaze lisesinden" dedim. Hoca "Peki bu okula oradan neden geldin Sonuçta orasının durumu buradan daha iyi"dedi. Ben de "özel hocam" dedim. Konuyu hemen kapatmış oldum. Tenefüs zili çaldı tam bahçeye çıkmak için ayaklanmıştım ki sertçe kolumdan çekilmemle afalladım. Arkamı dönüp baktığımda mavi gözleri hafif dalgalı sarı saçları üzerinde siyah gömlek siyah dizleri yırtık pantolonu olan sert görünümlü bir kız vardı. Kız "hey sen yeni! Bence oraya oturmamalısın" dedi. Bu kızın neden böyle dediğini anlamadım ve ona anlamayan gözlerle baktım. Neden diye sordum "neden". Adını bilmediğim kız şöyle dedi. "kavga çıkmasını istemiyorsan onun yanına oturmayacaksın" dedi. Sert bakışlarıyla bende "uyardığın için sağol ama öyle bir şey olacağını sanmıyorum" dedikten sonra sözümü kesti "sana oturmayacaksın dedim" diye bağırdıktan sonra gözden kayboldu. Saçımın yanlardan çıktığını hissettim tuvalete gitme gereği duydum. Tuvaletin kapısından içeri girdim aynaya baktım tam saçımı açıcaktım kolumdan biri sertçe çevirdi duvara ittirip yasladı. O an gözlerim kapalıydı gözlerimi acıyla açtığımda kırmızı saçlı sürtük karşımdaydı bana dehşet verici gözlerle bakarak şunları söyledi "bana bak yeni seni bir daha yanımda görmek istemiyorum git nereye oturuyorsan otur" dedi. Tuvaletten iki kız daha çıktı. Kinayici bir ses tonuyla "ayy bu haspam senin yanınamı oturdu" dediler. O an ne yapacağımı bilemiyordum ama hissettiğim tek bir şey vardı oda öfke,sinir,kin,nefret o şıllığı orada yolmak istiyordum ama onun yerine oradan onları ittirip kapıdan dışarı çıkıp bahçeye inmeyi tercih ettim. Kırmızı saçlı Sürtüğü ittirip bahçeye çıktıktan sonra zil çaldı.Son derse girdik son ders matematikti. Matematik hocası uzun boylu kahverengi gözlü kısa saçlı kırklı yaşlarında bir adamdı sanırım adı Engindi. Biraz agresif bir adamdı bir an kırmızı saçlı sürtük ile göz göze geldik. Bir kaç dakika Birbirimize baktık. Engin hocanın sesi ile irkildik. "kızlar!" Birden kendime geldim dersi dinlemediğimiz için Engin hocaya özür diler gibi bir bakış attım. Hoca da anlayışla gülümseyip Derse devam etti. Hoca çok iyi bir hocaydı fazla iyi bu biraz can sıkabiliyordu neredeyse tüm sınıf başını sıraya yaslamış bazıları ise kahkahalarla muhabbet ediyorlardı. Ders çok sıkıcı geçiyordu biraz daha burada kalırsam bayılabilirim ama zil çaldı. Bu yüzden mutluydum bahçeye çıktığımızda herkes arabalarına binip gitmişti. Birkaç arkadaşım da servisle gelip gidiyordu. Ben o gün kırmızı saçlı gıcıkla yaşadığım olaylar yüzünden otobüse binmek yerine yürümeyi tercih etmiştim. Ta ki arkamdan o sesi duyana kadar "canın mı sıkkın fıstık?" dedi. irkildim ve arkamı dönüp baktığımda ses yanımdaki arabadan geliyordu. Araba farklıydı tanıyamadım biraz daha ilerledim aynı ses tekrardan "fıstığım sana dedim" dedi. Bir bayan sesiydi bu sefer eğilip arabanın içine baktığımda bana seslenen Teyzemdi.