Bu bölümü biraz geciktirdik kusura bakmayın.Sınav maratonu başlamıştı ve bir aydır sınavlar, ödevler derken hiç vakit ayıramadık umarım bölümü beğenirsiniz kısa gibi oldu ama olsun sizi çok seviyoruz...
Güneş, ufuktan yavaşça gökyüzüne süzülürken, gökyüzü karanlığın en güzel aydınlığı olan ay ve yıldızlara veda edip güneşi selamlarken,kuşların tatlı uykularından uyanıp cıvıldamaları, rüzgarın meltemsi esintisi saçımın her bir telini okşayarak aralarından kaybolup giderken aynı zaman da ağacın yapraklarına dokunuşları, yaprakların bu dokunuşlara karşı koyamaması, rüzgarın yaprakla buluştuğunda çıkan o hışırtı sesi, bu sesle birlikte yaprağın aheste bir şekilde süzülerek kendini bırakması ağaçtan vazgeçişi... Ve işte o karanlığı en güzel şekilde aydınlatan o renk, o ne sarı ne turuncu, o ikisi arasında kalmış bir aydınlık, bir kararsızlık...
Günün ilk ışıkları gözüme çarpıyordu. Bu biraz... fazla rahatsız ediciydi. Git gide göz kapaklarım ağırlaşıyordu.Yavaşça göz kapaklarımı kapatım. Sigaramdan, o zararlı ama bir o kadar rahatlatıcı olan dumandan bir nefes daha çektim içime. Çektim, çektim, çektim... Bütün göğüs kafesimi hayranı olduğum gri dumanla doldurdum. İnsanlar ne kadar tuhaf varlıklar... Sigaranın zararlı olduğunu bildikleri halde içmeye devam ediyorlar.Aslında zararlı olan onun zehirli dumanı. Bir duman nasıl olurda böylesine bir rahatlık hissiyatı verir. Gri dumanın oksijenle karışması sonra havayla birlikte ahenk içinde dans etmesi işte o görüntü... Dudaklarımı az bir boşluk bırakaracak şekilde araladım. Daha sonra en sevdiğim dumanı havaya doğru ince bir çizgi şekilde bıraktım. Ve dudaklarımda çıkar çıkmaz havaya dağınık bir şekilde karıştı ve onların dansını izlemeye başladım. Bu güzel görüntüyü oluşturan duman nasıl zararlı olabilir ki. Sadece insanın ciğerlerini karartıp çürütür. Oysa benim sadece ciğerim değil ruhum da kararmış, çürümüş durumda. Tek fark ciğelerim zehirli bir dumanla çürürken, ruhum zifiri karanlıkta ki sisli dumanın içinde kayboluyor ve çürüyor. Ama benim içimde ki o küçük kız karanlıktan korkar ki yapamaz orada...
Biten sigaramı yanımda ki su dolu bardağa ucunu batırıp iyice söndürdükten sonra pencereden aşağı attım.Sabaha kadar uyumamıştım Kafamda ki düşünceler beni bütün gece öldürüp yeniden diriltti. Dün gece ki o gördüğüm kabus... Olanlar aklıma geldikçe tekrar tekrar ölüyordum ama olacaklar aklıma geldikçe küllerimden yeniden doğuyordum adeta... Komidini üzerinde duran telefonumu elime alıp saate baktım 05:38 geçiyordu 3-4 saat sonra beni almaya geleceklerdi.Yine o odaya kapatılıp haplar serumlar vereceklerdi... Ama bu beni ilk defa mutlu ediyordu çünkü planımız kusursuz bir şekilde ilerliyordu.
Onlar beni sadece hastaneye kapatacaklardı tek düşündükleri buydu ancak birşeyi unutuyorlar ben çok zeki bir kızdım ve onlarda bunu biliyorlardı. Zaten hastaneye kapatma nedenleri de buydu. Benden korkuyorlardı. Çünkü zekamı kullanarak ileride şirketlerin başına geçecektim ve ellerinden varlıklarını alacaklarımı biliyorlardı ve bu yüzden bana deli hatta şizofren muamelesi yapıyorlardı. Belki bana böyle davranmasalardı onlara acıyabilirdim... çok az. Ama onlar öyle şeyler yapmışlardı ki onlara acıyacağımı sanmıyorum. Fazla komikler. Ben deliyim,şizofrenim evet kabul ediyorum ama beni bu hale onlar getirdi.Hastaneye kapatıp odaya kilitlediler beni, bende fırsat buldukça kaçardım. Bütün hastane tanır beni hele o bakışları... ciddi ciddi şizofren olduğumu düşünüyorlardı ya. Hiç kimse yanıma gelip 'sana ne oldu' diye sormazdı. Orada adım çıkmıştı bir kere... Hani dedim ya 'ben deliyim,şizofrenim' diye kendime deli derken aslında bahsettiğim çok çılgın, deli dolu bir kız olmamdan bahsediyordum.Şizofren derken de... aslında o konuda haklı olabilirler, şizofrenliğin bir diğer adı olan ruh hastası tam beni anlatıyor gibiydi.Benim ruhum hastaydı, yaralıydı, kanıyordu hemde hiç kabuk bağlamadan...beni onlar hasta ediyordu ama bunun farkında bile değiller. Aslında bir bakımdan şizofrenlik lakabını sevmiştim bile benden biri olmuştu. Anlamıda tam beni anlatıyordu.Ruh hastası Victoria :D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUH KİMLİĞİ
Novela JuvenilMerhaba arkadaşlar öncelikle bu kitabı tek kişi değil 2 yakın arkadaş yazıyoruz. İkimizinde farklı fikirleri vardı bizde bu iki fikri bir araya getirelim dedik umarım beklentilerinizi karşılayabiliriz. ***** Bu hikaye siyah ruhlu, mavi düşlü kadının...