Hopeless Lover

Seksi Gomez (Bölüm-3)

.........

dedi ve biraz durakladıktan sonra yürümeye başladım. Ancak adımın nasıl Dan olduğunu anlamadım ama neyse şimdi onu tartışacak durumda değildim.Karşımda mini kot şortu, dökümlü bol bluzu ve açık saçlarıyla Seksi Gomez duruyordu-adını hatırlayamadım ama nedense soyadı aklımdaydı-.

O an üzerimdekilere ve tipime lanet ettim ve çaresizce yanlarına geldim.

Gomez ayağa kalktı ve elini uzattı "Merhaba ben Selena-nihayet adını öğrendim- Justin başına geleni anlattı, üzgünüm" dedi. Elini sıktım ve "Bende Dan memnun oldum. Ayrıca, önemli değil Justin bu konuda yardımcı olacak" dedim ve onların oturduğu büyük koltuğun sağ tarafındaki tekli koltuğa oturdum.

Bir dakika. Dan mi?? O da neydi şimdi? neden öyle söylemiştim ki? Salak kafam. Sanırım heyecandan. Ama ilk Justin başlattı onun  yüzünden oldu.

Justin elinde Iphone 5'iyle oynuyordu ve Selena bana dönüp sohbet etmeye başladı.

-İnternette tanıştığın bir arkadaşının yanına gelmişsin sanırım.Biraz bahsetsene.

-"Şey.. evet.." Sağolsun Justin herşeyi ötmüş. "Aslında 9-10 aydır konuşuyorduk ve Georgia birkaç ay önce beni buraya davet etmişti.Bende okullar kapanınca, güzel bir macera olur diye kalktım geldim ki öyle de oldu." dedim son söylediğimi Justin' e bakarak söyledim ve güldüm.

Selena: Imm..Şeyy.. Aksanın? dedi sorar bir şekilde. "Nerelisin?"

Deniz: "Ben Türkiye'den geldim, Türküm." dedim. Biraz hayret etti sanırım ve ekledim "adım da Dan değil Deniz" dedim. "Sanırım Justin'in aklında öyle kalmış."

Justin: Kusura bakma dostum birden öyle hatırladım.

Deniz: "Önemli değil." güldüm.

-"Ee" dedi Selena. "Demek Türk ha.Biraz bahsetsene" dedi biraz fazla ilgili bir şekilde.

Anlamadım.Nasıl yani biraz bahsetsene? Neyinden bahsedeyim? Bu nasıl bir soruydu böyle!

Justin: Selena farklı kültürlere meraklıdır, o yüzden heyecanlandı sanırım :D 

Şimdi daha mantıklı gelmişti söylediği ama yinede neyden bahsedeceğimi bilmiyordum. Sonuçta koca bi ülke.Üstelik her karesi farklı kültürlerle dolu zengin bir yer. Herneyse dedim yaşadığım  yerden bahsedeyim.

-"Ben İstanbul'da yaşıyorum" dedim. "Gerçekten büyülü bir şehir."

Justin: Sanırım bu seferki turnemizde oraya da gideceğiz.

Deniz: "Bu harika olur dostum.Orda senin gerçekten çok fazla hayranın var ve bir tanesi de kız kardeşim." dedim gülerek. O da gülerek karşılık verdi;

-O zaman konsere kızkardeşine benden 2 bilet.

-"Bu harika.Teşekkür ederim.Eminim çok sevinecektir.Hatta belki de bana inanmaz ama olsun"

Selena:  Ee İstanbul'dan bahsediyordun?

Gerçekten de anlatmamı istiyordu.İlginç diye düşündüm ve hazır elime, elin Amerikalı'sına ülkemi anlatma fırsatı geçmişti yardırdım bende. Ohoo denizinden tutun camilerine, havasına, herşeyine kadar. Hatta şu iki kıtayı birbirine bağlama meselesini falan, hepsini. Onu söyleyince çok ilgisini çekti belli ki daha önce duymamıştı.

O an kendi kemdime düşündüm vay arkadaş biz adamların herşeyini biliyoruz onların bizden hiç haberi yok. Ama bu onların sorunuydu çünkü İstanbul dünyaca tanınan büyük ve güzel bir şehirdi.Herneyse.

"O kadar güzel anlattın ki içimden gidip gezmek geldi" dedi Selena.

Bende fırsat bu fırsat attım havamı. "Benim anlatmamla alakası yok şehir güzel" dedim. Ayrıca küçük hayranları içinde şansımı denedim. "Mutlaka gelip gezmelisin. Seve seve yardımcı olurum. Hatta bir konser bile verebilirsin" dedim. İyi demiş miyim? ;D

Selena: Neden olmasın. Ee neler yapıyorsun İstanbul'da?

Deniz: Üniversite okuyorum.Konservatuar. Zaten Georgia 'da müzisyen ve sanırım bu ortak noktamız sayesinde iyi anlaştık onunla dedim.

Justin: Vaay.Konservatuar ha! iyiymiş.

Selena: Bu harika. Daha çok söylüyor musun yoksa enstrümantel mi?

Justin atladı; "Evet dostum sesinde güzel mi? 

Sohbet hiç hoşlanmadığım biryere doğru gidiyordu. Umarım düşündüğüm şey başıma gelmez. "Her ikisi de var" dedim. "Piyano, gitar ve perküsyon çalıyorum.Aynı zamanda söylüyorum da."

Selena; "Bize bir şarkı söylesene" dedi ve Justin de onayladı.

Al işte bende bundan korkuyordum.Kibarca geri çevirdim ama vazgeçmeye niyetleri yoktu. Gerçekten ısrarcı bir çiftler. Hiç istemeyerek de olsa piyano veya gitar sordum. Justin kocaman salonun bir köşesinde duran beyaz piyanoyu gösterdi "istersen gitar da getirebilirim dedi. "Sanırım biryerler de sağlak bir gitar olacaktı" diye de ekledi.

-"Piyano olur " dedim ve kalkıp o tarafa yöneldim. Güzel ve pahalı olduğu heryerinden belli olan kuyruklu piyanoya oturdum. "Ne söyleyeyim?" diye sorduğumda "Ne istersen cevabını aldım. "İsterseniz İngilizce birşeyler söyleyeyim" dedim. "Anlayabilmeniz açısından." Onaylarcasına kafa salladılar.

Ellerimi tuşların üzerinde gezdirmeye başladım.Ne çalacağım konusunda hiçbir fikrim yoktu. Birden çalmaya başladım ve aklıma gelen şarkı Bruno Mars'dan When I Was Your Man'di. Şarkı söylerken kendimden geçerim ve etrafımda olup biteni farketmem. Şarkı bittiğinde sağıma döndüm ve iki şaşkın yüz gördüm.O kadar mı kötüydü?

-"Eee" dedim. "Nasıl buldunuz?"

Justin "harikaydı dostum.Bu.. muhteşemdi. 

Selena'ya sorar gözle baktım ve "Aman Tanrım çok güzel bir sesin var. Çok yeteneklisin Dan kesinlikle öylesin." Anlaşıldı, sanırım bunlar beni vaftiz edip adımı değiştireceklerdi. Ama yine birşey demedim.Varsın Dan olsun.

Nasıl olsa yarından sonra bir daha karşılaşmayacaktık.

-"Çok teşekkür ederim" dedim ve piyanodan kalktım. Selena tekrar oturttu ve bir tane daha şarkı istedi. O na da yok diyemedim.

Bu kez kendi yazdığım bir şarkıyı söyledim.Yine çok beğendiler.Kalktım ve eski yerlerimize geçtik-sonunda-. 

Telefon çaldı ve Selena kalkıp birkaç adım uzaklaşıp telefonu açtı.

O sırada Justin bana dönüp "Kesinlikle birara birşeyler yapmalıyız. Çok yeteneklisin dostum, belki birilerinin dikkatini çeker" dedi. "Ne gibi" dedim.

J: "Beraber şarkı söyleriz hem eğleniriz hemde belki videosunu çeker internete koyarız."  

"Neden olmasın" dedim. "Daha uzun bir süre buradayım. Zaten Georgia'yla 1-2 hafta kalıcam ve sonrasında hazır gelmişken hemen dönmeyip biraz Amerika'yı gezmek istiyorum.NewYork, Las Vegas falan.O anki şartlara göre." 

O sırada Selena gelip yanımıza oturmuştu. "Harika" dedi Justin. "Mutlaka yapmalıyız."

ben cevap veremeden Selena söze girdi ve "Arkadaşım xxx parti veriyor ve bizi de davet etti. Bence gitmeliyiz."