Part-4 Dayanamıyorum

140 19 11
                                    

 Günler geçtii ve hala burdayım.  Daha fazla dayanamayacağım. Günlerdir ağzımdan tek geçen bir parça ekmek... Çok susadım. Bunun için hayatımdan vazgeçmeli miyim bilmiyorum. Güneşin doğuşunu, aydınlığı özledim. Sıcacık yatağımı özledim. Ölmek için daha çok gencim. Ama dayancak gücüm kalmadı. Babamı çok sevdiğimi bile söylemedim. Annemin yanında daha mutlu olucam... Öleceksem bir çırpıda bitsin istiyorum. Kendi ölüşümü izlemek istemiyorum. Oturduğum oturaktan kalktım. Kapının önğne geçtim ve bağırmaya başladım.

-"Lucas...! Lucas...!" kapıya vurmaya başladım. İçerden patırdı kütürdü gelmeye başladım. Geri çekildim. Çok parlak gözüktü, ışık. Uzun süre karanlıkta kalınca...

  Kapıyı Lucas'ın arkadaşı açtı. Dışarı çıktım. Ana kata doğru ilerlerken 

-"O nerde?" dedim.

-"5 dakikaya burada olur."dedi.  Lucas'ın arkadaşına doğru baktım ve hızlıca koşmaya başladım.

  Tam kapı kolunu tuttum. Arkadaşı kapıyı tuttu.

-"Lütfen gitmeme izin ver! Günlerdir o odadaydım....Hiçbir şey yemedim lütfen!" 

-"Lucas'a sormalıyım"  Lanet olsun! 

  Çocuktelefona "anladım" dedi ve bana kötü bir bakış attı. 

-"Ben hallederim. Marcho başında durur geliyorum." telefonu kapattı ve kolumdan tuttu.

-"Benimle gel pis sürtük!" dedi. Ne hala düştüğümü anlayamıyorum.

-"Lütfen beni o odaya götürme lütfen!"

-"Marcho, Lucas sürtüğe bakmanı söyledi. Bu evde kalmasını sağla!"

  Beni hızlıca mutfağın soğuk zemine fırlattı. Sürekli fırlatılmaktan bıktım! Ama neyseki mutfaktayım. Oğlan kapıyı çekip çıktı. Marcho ile ben mutfakta kaldık -_- Mutfak olması çoook iyi hem yiyecek hem içecek hemde bir drü kesici alet var. Kaçmama yardım edecek kesici aletler...

  Bunu yapmalıydım. Zamanım çok az kalmıştı, ölmek istemiyordum. Marcho beni izliyordu. Bir yanda da ^kan^ içiyordu. Kan olduğunu en sonunda fark ettim. Su içmek için Marcho'nun yanına gittim. Musluktan dyasıya su içtim. Bunu yapmak zorundaydım -_- Ardından ekmek sepetine yanaştım ve yanındaki bıçak çekmecesine. Dikkatlice çekmeceyi açtım. Buraya bakıyo, buraya bakıyo!

  Ekmek sepetine tekrar  uzandım. Diğer elimle dikkatlice bıçağı aldım.Ekmeği ağzıma geçirdim. Ağzım boşaldığında tekrar su içmeye gittim. Ani bir hareketle bıçağı Marcho'nun karnına sapladım. Kafamı kaldırdım. Bana doğru çok pis ama çok pis sırıtıyordu. Kapıya doru yöneldiğimde bir anda önüme çıktı. Hala sırıtıyordu. Lanet! Karnındaki bıçağı çıkardı ve bana doğru uzattı. Geri geri adımlarımla duvara yapıştım. Bıçağı tek hamlede masaya attı ve üzerime doğru gelmeye başlasın. Lanet olsun ya! Neden hep ben neden! Herhangi birşey yapamadım kaçacak alanım yoktu. Hızlıca dudağıma yapıştı. Dudağım acıyordu ve kanıyordu. Dudağımı emmeye başlamıştı. Kollarımla kafasını ittirmeye başlamıştım. Onu uzaklaştırmak çok zordu, ama çok canımı yakıyordu. Dudaklarım çürümeye başlıyor gbiydi. Ellerimi onun bana çok yakın olan yüzüne dayadım ve var gücümle ittim. Sonunda kafasını itmiştim ve gözleri gözleri... Aman Tanrım! Yüzündeki kollarımı çeken kadar elleriyle bileğimin üzerine yapıştı. 

    Vücudumu içine çekiyor gibiydi. Yavaş yavaş tükenmeye başladım ve kurtulamıyordum. Duvardan aşağı doğru kayan vücudumla birlikte yaşamla olan bağlantımda gidiyordu. Kolum yanıyordu. Yavaş yavaş hayatımın elimden gittiğini fark ediyordum. Heryerim yanıyordu. Büyük b,r ışık hüzemsinin bana doğru yaklaştığını gördüm. Artık hiçbir yerimi oynatamıyordum....

                               ^VOTE VE YORUMLARINIZI EKSİK ETMEYİNİZ LÜTFEN =}^

Vampirlerin ArasındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin