Umut'un Ağzından;
Masal içeriye kaçtıktan sonra bir arkadaşını kulağına bişeyler söyledi arkadaşının önlüğünü aldı ve içeri geçti. Demek Tatlı Cadımız sırf bir daha bunu yaşamayalım diye personel arkadaşlarıyla iş değiştiriyor haa! İyi bakalım öyle olsun Masal hanım eym-i yaman beym-i yaman.( yazılışını tam hatırlamıyorum) Yavaş adımlarla mutfağın içini gösteren kasaya doğru gittim. Ve orda çalışan kızın yanına gittiğimde ise kız ağzımın içine düşücekti resmen. Eee yakışıklılığım sağolsun!
X: B-bişey mi istediniz?
Ahh ahh böyle meteoru kim kesmez anlıyorum bu kızı yanii.
U: Iııııı... Evet ya şeyy... Haa şey ben lavaboyu sorucaktımda; derken kafamı kaşıyordum bir anda Masal'ın bağırışlarıyla mutfak kısmına baktım masal bir kadını saçını çekerek bağırıyordu! O kadar agresif bir insana da benzemiyor aslında...
Yok bu böyle olmayacak mutfak kapından içeriye doğru girmeye çalışıyordum. Ve girdim de... O kadar sinirliydi ki etrafta ki kavgayı ayırmaya çalışan insanları bile görmüyordu. Daha fazla dayanamadım ve Masal'ı kucaklayıp dışarı çıkarmaya çalışıyordum.
M: Bıraksana beni bee öküz! Yaa bırak!...
U: Sakinleşene kadar bırakmıyacağım!
Cafenin arka bahçesine götürüp yere bıraktım.
M: Ne yapmaya çalışıyorsun yaa sen hayvan herif!!!
Diyerek bağırdı. Tam ona bişey diyecekken yanağımda ki sızıyla başım sağa döndü Masal'a baktığımda gözleri dolmuştu. Ona baktığı görünce geri çekildi ve önlüğünü çıkardı ve üzerine basmaya başladı.
M: Allah senin belanı versin Allah'ın cezası!
Ne yani bana mı söylüyordu bunları? İyi de ben bişey yapmadım ki! O da bunun farkına varmış olacak ki acılı gözlerle bana baktı ve hızlı adımlarla arka bahçeden uzaklaştı. Her ne kadar bana kızgın olsa da onu bu halde yanlız bırakamazdım. Koşar adımlarla peşinden gittim.
U: Masal dur bekle!?
Masal bana kısa bir bakış attıktan sonra kızaran gözlerini taksiye çevirdi. Ve içeri girdi. Bende birkaç saniye arkasından baktım sonra ise kendi arabama atlayıp taksiyi takip etmeye başladım.
Masal'ın Ağzından;
Umut o tokatı hakketmemişti!.. Ama benim bu salak kafam yine herşeyi mahvetti! Birde üstüne üstlük beni takip ediyor! Off yaa off! Birde bu da yetmezmiş gibi taksicilerin en yavaş ve gevezesi beni buldu! Off off!
Uzun süren yolculuktan sonra Umut'u atlatmıştık. Yani galiba atlatmıştık ve gelmek istediğim yere geldim.
Burası neresimi? Burasıı benim kardeşlerim dışında annemden kalma tek varisim. Tam olarak yatak odamın penceresinden deniz ve yıldızlar görünen aydınlık ferah ve pozitif enerji saçan bir ev burası. Eve girmeden abime birkaç gün kafa dinleyeceğime dair mesaj attım o nedenini sorsa da geçiştirdim ve eve girer girmez mis gibi bir duş aldım. Duştan çıktım, üstümü giyindim. Saçımı kurutmaya yeltenmeden havluyla saçımın nemini alarak saçımı acık bıraktım. Bir anda aklıma gelen kelimeler ile yerimden uçtum. "Okul+Cansu+Zeynep+haber vermeyi unutmak= ÖLÜM" dedim sesli düşünerek. Hemen telefonu elime alıp ikisine de önümüzdeki bir iki gün okula gitmeyip kafa dinleyeceğimi söyledim. Onlar da onayladılar. Kapı zilinin çalma sesiyle irkildim. Birini mi bekliyordum ki? Kapıya kapı deliğinden kimin geldiğine baktım. Hayy ben böyle işin yaa! Yine mi bu oduncuk. Bağırma sesiyle kendime geldim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR UMUDUN MASALI
РазноеAklıma gelen fikirlerle burada BurBerk'e ait yeni senaryolar ve dizi şeklinde yazmaya karar verdim umarım kitabımı beğenirsiniz. İyi okumalar!☺