merhabaa tatlışlarımm :D Teog bitti artık her gün buralardayım. beni okuyan oy veren ve bölüm yazmam için ısrarda bulunan 10 okuyucum filan var ve onlara çok teşekkürler :D sizin için bölüm paylaşacağımmm <3
iyi okumalar canlarım.
yaşasın hafta sonu !!! bugün hafta sonuydu. sabahın köründe kalkmak yerine öğlene kadar uyumuş , ardından annemin hazırladığı muhteşem kahvaltıyı yemiştim. ve dahası bu hafta sonu hira evde yoktu çünkü kuzenlerimiz de kalıyordu. E daha ne olsun ki ! hira yok , öğlene kadar yattım , şu anda tokum ! içimde inanılmaz bir enerji var. hemen odama gittim ve telefonumu elime alıp rehberden 'balİNAm ' ın üzerine tıkladım.
çalıyor...
çalıyor...
çalıyo-
''efendiiim '' Balın 'ın da sesi benimki gibi enerjikti. boşuna demiyorum kardeş diye. resmen ikiz gibiydik Balın 'la.
''kanka hadi dışarı çıkalım '' Balın ' la dışarı çıkmaktan kastım alış veriş filan değildi. bizim mahallenin aşağısındaki çocuk parkında buluşup küçük çocuklarla kavga etmek ya da ne bileyim en basitinden sokaktaki teyzeleri trollemekti. zaten ben öyle yok alış veriş yapayım , yok topuklu ayakkabılarla dükkan dükkan gezeyim diyen bir kız değildim.
''tamam Derin'im . yarım saat içinde parkta ol '' deyip telefonu kapattı. bende hemen ayıcıklı pijamalarımı çıkarıp kot şortumu , üzerine beyaz üzerinde ingilizce yazıları olan salaş tişörtümü giyindim. saçlarım zaten dalgalı olduğu için açık bıraktım. cebime bir miktar para sıkıştırıp telefonumu elime aldım ve anneme seslendim.
''Anneğğ ''
''Ne vaaarr !'' annemle gerçekten mükemmel iletişim kurarız bu arada.
''Ben Balın ' la buluşmaya gidiyoruumm '' diye bağırdım çünkü annem şu anda mutfakta kahvaltıyı topluyordu.
''Gelirken yoğurt al bakkaldan '' offf ! annemler böyle ayak işleri için Hira 'yı doğurmamışlar mıydı ?
''yaa annee '' diye feryat ettim.
''peki. ben gideyim o zaman '' al işte ! hemen duygu sömürüsü. eğer şimdi gidersem annem eve döndüğümde 'ben senin istediğin her şeyi yapayım sen bana bir yoğurt bile alma ' konuşmasını yapıp beni vicdanımla baş başa bırakacaktı. o yüzden ;
''tamam anne ben gelirken yoğurt alırım '' dedim. evden çıkmadan önce son duyduğum annemin zafer kahkahasıydı.
yavaş adımlarla , hafta sonunun tadını çıkara çıkara parka gittim. bizim çocuklardan bazıları maç yapıyordu bazıları kaydıraktan kayıyordu. kızlar ise kumdan pasta yapıp üzerine yerden kopardıkları çimenlerle ve çiçeklerle süs yapıyorlardı. gerçekten çocukları izlemek eğlenceliydi. Bizde küçükken böyleydik.Balın aynı şuradaki süslü kızlar gibi pasta yapıp süslerdi bizde Can'la Balın 'ın yaptığı pastaya basıp bozardık , sonra Balın bizi yakalardı ve biz kaydıraktan kaymaya başlardık. düşüncelerimden beni ayıran telefonumun zil sesi oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CESARET OYUNU
Teen Fictionhayatı son derece sıradan olan Derin'in hayatına Poyraz acaba bir renk katabilecek miydi ?? Ya da birden fazla renk :) ----------- ''ya sen neden bana böyle gıcık davranıyorsun ha?? aptal!''çok sinirliydim ama bana bakan kahverengi gözler sinirlen...