SERİ KATİL VE MAFYA (DÜZENLENİYOR)

SU'YUN DÖNÜŞÜ

MULTİDE SU'YUN KOMBİNİ 

#SU#

İki gün içinde üç kere yarışa girdim ve Burak ile anlaşmaya başladık ve ben galiba ondan hoşlanıyorum. Bugün buluşup gezecez ve bana bir süpriz yapacakmış. Acaba ne yapacak?? 

bu düşüncelerden ayrılıp yatağımdan kalktım.Hemen banyoya girip rutin işlerimi halletim ve çıktım. Üstümdeki şort ve askılı gecelik takımımı çıkarıp düzgün birşeyler giydim.Aslında öyle inerdim ama abimin arkadaşları gelecekmiş. Aşağı indiğimde Kaan abi filan gelmiş salonda oturuyolardı. Onlara selam verip mutfağa geçtim çünkü bizim aile çoktan kahvaltıyı etmiştir. Saatte baktığımda 10:30 olduğunu gördüm. Hemen masaya oturup kahvaltımı ettim ve odama doğru çıkmaya başladım. Odama çıkıp dolabımın karşısına geçtim. siyah bir şort, gece mavisi tişört ve siyah hırka giydim. Ayakkabı olarakda gece mavisi converslerimi giydim. Saatte baktığımda 11 buçuk olduğunu gördüm.Hemen gidip saçımı düzleştirmeye başladım. İşim bittiğinde korne sesi geldi. Telefonumu biraz parayı çantama atıp evden çıktım hemen. Gidip arabanın sürücü koltuğuna oturdum. 

"merhaba prenses " dedi gülümseyerek. Ona başımı sallayarak selam verdim-tam bir öküzüm sjjsjsjs-. Bu hareketime gülerek önüne döndü ve arabayı sürmeye başladı. biraz gittikten sonra çok şirin bir kafede durduk. İndiğimizde beraber yürüyerek kafeye girdik. birşeyler yiyip içtikten sonra kalktık. 
Bu sefer arabada sohbet i açan oydu

" ee prenses abin o şort ile çıkmana nasıl müsade etti." dedi.
"abim görmedi diyere kısa bir cevap verdim. kafa sallayarak tekrar yola baktı. Ondan sonrada hiç konuşmadık. bir uçuruma geldiğimde ona baktım. Bana bakarak gülümsedi ve arabadan indi. Ben hala ona bakarken hadi der gibi elini salladı. Arabadan inip yanına gittim. Uçuruma birz daha yaklaştık. Biraz etrafa bakarken bir uçak sesi ile kafamı kaldırdım.Uçak kırmızı ve benim ile Burak'ın resmi var. Arkasındaki kağıtta ise büyük harflerle "KARANLIK GECEME YILDIZ OLUR MUSUN?" yazıyodu. Burak'a baktığımda bana bakıyordu. Ağzımı açtım ama birşey diyemedim.Dilim tutuldu sanki Bir daha ağzımı açıp kapattım.Birşey diyemediğimi anladığımda kafa sallayarak evet dedim.Beni kucağına alarak döndürmeye başladı.İndirdiğinde bileğindeki galatasaraylı bilekliğin aynısını bana taktı. hemen kucaklayıp yanağından öptüm. O uçurumun kenarında bir iki saat daha oturduk. Saatte baktığımda akşam 6ydı. Kalkıp benide kaldırdı ona baktığımda
"akşam bara gidecez abin çıktığımızı biliyor.  " dedi. Kafa sallayarak arabaya doğru yürümeye başladım. Sevgili olmamıza rağmen hala içimdeki öküz baş gösteriyo. Bu hallerime alışmış olacak ki gülümseyerek yanıma geldi ve birden beni kucağına attı. Ben ona "ne yapıyon" der gibi bakıyodum (siz şimdi burda çığlık atacağımı sandınız demi ama ben atmadım aptal bi kız deilim). Beni arabaya kadar taşıyıp yolcu tarafına bindirdi. Sonra arabanın önünden dolanıp kendi tarafına bindi ve arabayı çalıştırarak toprak yolda sürmeye başladı. Kafamı yaslayıp gözlerimi kapattım. Bu sırada da Burak konuşmaya başlamıştı. 

"fazla açık ve kısa giyinmek yok prenses. Oraya eğlenmek için gidiyoruz ve ben  bütün erkekleri dövmek istemiyorum. Pijama ile bile gelebilirsin" dediğinde kafamı kaldırp ciddi mi diye bir baktım ve baya ciddi duruyodu. 

"ben seni seviyorum o yüzden bakmaları fazla önemli deil zten yarın ben ve abim İzmir'e geri döeneceğiz" dedim. Bana bakarak 
"yarın bende İzmir'e geleceğim seninle kuzenlerimin İzmir de olduğuna dair bi haber aldım." dedi.

 Burak amcasının çocuklarını arıyordu. Onların annesi ve babası öldüğünden bir gece ortadan kaybolmuşlardı ve Burak'ın babası onları bulamamıştı. Bunu Burak 18 yaşında öğrenmiş ve o günden beri kuzenlerini arıyordu. Kuzenlerinden sadece erkek olanın ismini biliyordu. Onlar soy isimlerini filan değiştirmişler galiba ve çocuğun adı Akınmış. Bi ara aklıma bizim Akın geldi ama bu ihtimali hiç düşünmedim. Kafasallayarak tekrar gözlerimi kapattım. Uykum geldiğinde kimse bana dokunamazdı bnm uyumam lazımdı. Akşsam on gibi gideceğimi bildiğim için bi iki saat uyuyabilirdim.Öyle ne giyeceğim diye dert edecek bi kız deildim. 
Tabi bide kızların yarın sevgilim olduğunu öğrenecek olması var ve beni bi haşlayacaklar. Yarın direk okula gidecem okuldan sonrada kızlar ile tekrar bara gideceğiz. Bugün benim doğum günüm ve kızlarla kutlamayı ne kadar çok isterdim ah. ah. Zaten ne abim ne kardeşim ne Burak ne annem ve babam hatırlamıştı doğum günümü. Bizim evin önüne geldiğimde durmuştu. Kafamı kaldırıp toparlandıktan sonra Burak'ı yanağından öptüm ve arabadan çıkıp eve hızlıca girdim. Evde annem babam oturup sohbet ediyolardı. Abim ve Toprak da sıkılmış gibilerdi. Ben gelince annem ve babam konuşmayı kesip bana gözleri ile otur dedi. Oturduğumda babam konuşmaya başladı bile 
"çocuklar biz bir karar aldık ve Toprak'ı da sizin okula göndermeye karar verdik. "dedi.Ben onların yüzüne mal mal bakarken Akın ve Toprak çoktan kalkmış sevinç nidalalrı atıyolardı. Kafa sallayarak yerimden kalktım ve odama doğru çıkmaya başladım Aslında Toprak'ın bizimle gelmesi çok iyi oldu onunla bir sürü mallıklar yapıyoruz çünkü biz.Toprak benden bir yaş küçük ve okula benimle yazıldığı için benimle aynı sınıfa gidiyoruz. Bizim sınıfa aldırır abimgil büyük ihtimalle. Burak benden bir yaş büyüktü. O da bizim okula gelirse abimgilin sınıfına gelir büyük ihtimalle. Odama geldiğimde yatağımın üstünde büyük ve küçük birer kutu vardı. Hemen gidip açtım. Büyük kutunun içinden bir elbise , ayakkabı , çanta, takı çıktı(multide). Birde not vardı. 

"benim canım kızın bu kombini mutlu anında giymen için ayarladım sana ve elbisen sana özel dikim. Hep mutlu ol ve iyiki benim kızımsın