1 ♡ "Sen tam bir odunsun."

824 23 9
                                    

''Önüne baksana biraz olsun!'' dedikten sonra o mavi pahalı gömleğin sahibinin suratına sertçe baktım. ''Hey tamam özür dilerim. Bir anlık dikkatsizliğime gelmiş.'' dedi biraz ukalaca. Onun bu dikkatsizliği benim neredeyse bir aylık harçlığımla aldığım kıyafete olmuştu. Üstüm tüm kahve olmuştu ve canım yanmıştı. ''Özür mü diliyorsun? Bakar mısın kıyafetimi ne hale getirdin ve canım yanıyor!'' dedim sesimi biraz daha sinirlendiğimi belirtmek için yükselttim. ''Tamam özür dilerim. Benim hatam ne yapıyım başka elbiseni burada yıkayım istersen?'' sesini iyice alçaltmış bana bakıyordu. ''Biraz olsun insan olabilirdin değil mi? Hem önüne bakmıyor hemde dalga geçiyor. Çekil önümden zaten geç kaldım.'' dedim elimle onu hafifçe iterek okula geç kalmak istemiyordum. ''Peki hanımefendi bir dahakine daha dikkatli olurum.'' dedi ve oda yoluna devam etti.

******************************

Aslında fazla etkileyiciydi. Beni gerçekten etkilemişti. Ama benim bu gibi işlerle kaybedecek zamanım yoktu. Sadece bu okulu bitirmek ve hayatıma yön vermek istiyorum. Acaba ismi neydi bunu gerçekten merak etmiştim. Ama bundan banane. Kendini beğenmiş ukalenın teki. Üstüme baktığımda berbattı güzel kırmızı elbisem mahvolmuştu. En azından eve daha yakındım hemen karşıya geçip apartmandan içeri girdim. Buraya daha yeni taşınmıştım. Liseden sonra üniversiteyi ailemden ayrılıp burada okumak istedim. En azından durmadan bana ders çalışmamı ve bu pislikten kurtulmam gerektiğini söyleyen bir ailem yoktu. Burada rahattım. İstediğim her şeyi yapıyordum. Cumartesi akşamları ve pazar günleri bir kafede çalışıyordum. Çünkü ailemin gönderdiği harçlık hiçbir işe yaramıyordu. Burada ki hayat fazlasıyla lüksdü. Okuldakiler kızlar hep bir rekabet içindelerdi. Giydiklerini bir daha giymiyorlardı ve bende onlar gibi olmak istemesemde bunu yapmak zorundaydım okul açılalı daha 2 gün oldu ve şimdiden herkes birbirini süzüp sen çok sürtüksün sen çok havalısın diye ayrım yapıyorlardı. Ben evime girer girmez bu elbiseyi çıkartıp  yerine daha spor olan göbeği açık bir tişört geçirdim siyah yüksek bel pantolanımı da giydim. Suratımdaki kırmızı ruju ve ağır farı silerek yerine sadece bir parlatıcı ve rimelle yetindim. Sarı saçlarımı iki yandan ayırıp gri beremi taktım. Az önceki halimden eser yoktu. Hemen platformlu topukluları fırlatıp yerine uzun çizmelerimi geçirdim. Siyah deri ceketimi üstüme geçirdim ve pembe çantamı koluma taktım. Vay be gerçekten çok hoş olmuştum demeye vakit kalmamıştı. Hemen kapımı kilitleyip evden çıktım. Şimdi babamın bana aldığı eski ama kullanışlı olan arabama doğru ilerliyordum. Araba fazlasıyla eskiydi ama iyi kardeşim Paul benim için onu tam bir kadın arabası haline getirmişti. Hemen yolun karşısına geçip arabama atladım. Yapabildiğim kadar hızlı bir şekilde okula geldim hemde zamanında 5 dakika kalmıştı. Arabamdan derin bir nefes alıp indim.

**********************************

Sınıfıma giderken yine birçok kızın gözleri üstümdeydi ve hiç aldırış etmeden yoluma devam ettim. Tabi birka. erkeğin dikkatini de çektiğimi anladım. Bunu anlamayacak kadar da salak olamazdım herhalde. Ve o sesle irkildim ''Galiba arabanın anahtarını düşürdün. Hey sen bereli buraya baksana!''. Arkama bakıp teşekkür edecekken yine o mavi gömlek yine o etkileyici bakışlar yine o ukela tavırlar. Sabah karşılaştığım çocuk. Hani beni etkileyen o yakışıklı. ''Ah teşekkürler. Sen beni mi takip ediyorsun?'' dedim aynı ukelalığı takınarak ''Yok ne alaka demek sende buradasın. Ah ne güzel senin gibi inatçı ve hanımefendilerle aynı okuldayım. Gerçekten çok mutlu oldum'' derken bile gözlerini deviriyordu. ''Tamam. Bende bu durumdan memnum değilim ama lütfen benimle uğraşmayı bırak.'' dedim aynı tavırları sergileyerek. ''Tamam. O zaman barış ilan etmenin vakti geldi ben Ethan. Ya senin ki?'' dedi bana bakarak. ''Bende Klye tanıştığıma memnun oldum ama derse yetişmeliyim. Şimdilik hoşçakal.'' dedim arkama dönerek ilerlerken ve onu güçlü koluyla beni tutup ''Bende seninle aynı sınıftayım. Beraber gidebiliriz.'' dedi. Ve yanıma geldi ''Benimle aynı sınıfta olduğunu nereden biliyorsun?'' dedim bakışlarımı devirerek. ''İsmini listede gördüm. Ailesi bu ismi koyduğuna göre gerçekten  hoş birisi zannetmiştim. Ama yanılmışım'' dedi alaycı tavırla. ''Sen tam bir gıcıksın. Barış ilan ettiğimizi zannetmiştim ama yanılmışım sen tam bir odunsun!'' dedim kaşlarımı çatarak ve hızla sınıftan içeri girdim.

AŞKA ZAMANIN VAR MI?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin