Bölüm 5

353 22 4
                                    

"Kutu kutu pense elmamı yerse arkadaşım..."
Suga duyduğu çocuk sesleriyle irkilerek gözlerini açtı. Yatağında değildi? Neredeydi?

Sendeleyerek ayağa kalktı. Ayakta durmakta güçlük çekiyordu. Karşısında duran kocaman binaya baktı. Neresiydi burası? Binanın önünde asılı duran tabelayı gözlerini kısarak okumaya çalıştı. Yazıların çoğu silinmişti ama oradaki kelimelerin birinde "yetimhane" yazıyordu.

Ürkek adımlarla binaya girdi. Upuzun bir koridor, onlarca da oda vardı ve tabi çocuklar. Her yerde oyun oynayan çocuklar vardı.
Sonra bir sessizlik oldu ve bir ağlama sesi duyuldu. Suga yanındaki odaya girdi. Karşısındaki boş yatağa baktı. Sesin buradan geldiğine emindi. Yatağa yaklaştı, yatağın arkasında ağlayan sarışın bir çocuk vardı. Elindeki peluş ayısına sımsıkı sarılmış ağlıyordu. Suga eğildi ve çocuğun saçlarını okşadı.

"Neyin var ufaklık ?"

Çocuk kafasını kaldırıp Suga'nın gözlerine baktı.

"Ben kayboldum."

"Kayıp mı oldun ? Hayır olmadın. Yetimhanenin yatakhanesindesin şuan."

"Hayır ben kayboldum."

"Ama nasıl kaybolabilirsin? Buradasın işte. Benimle dalga mı geçiyorsun? Adın ne senin ?"

"Adım Yoongi bayım. Lütfen bana yardım edin. Ben kayboldum."

-

tık... tık...

Suga duyduğu sesle gözlerini araladı. Ne yani az önce gördükleri bir rüya mıydı ? Çok tuhaf ve çok gerçekçiydi.

tık... tık...

Biri kapıyı tıklıyordu.
Suga yattığı yerden kalktı ve kapıyı açtı.

"Hadi ama sonunda! Kapıyı açmayacağını düşünmeye başlamıştım."

Bilin bakalım gelen kimdi ?

"Sabah sabah neden bu kadar gürültü yapıyorsun Jimin ?"

"Sabah sabah mı? Saat şuan iki."

"Her neyse. Ne istiyorsun ?"

"Hadi ama çok kabasın. Dün beni evine davet etmiştin. Bende seni öğle yemeği için davet etmeye gelmiştim."

Jimin kollarını birbirine doladı ve dudaklarını büzdü.

"Gelmek istemiyorsan sen bilirsin. Çok lezzetli şeyler yapmıştım."

"Ah pekala. Bir dakika bekle."

Suga lavaboya gidip ellerini ve yüzünü yıkadı. Saçları çok dağılmıştı onları düzeltti.

"Pekala gidelim hadi çok açım."

Jimin koşarak evinin kapısını açtı. Suga'nın geçmesi için bekledi sonra da kendisi içeri girdi ve kapıyı kapattı.

Suga mutfağa girdi. Gerçektende yemekler leziz görünüyordu. Karşılıklı koyulmuş sandalyelerden birine oturdu.

"Beni zehirlemeyeceksin değil mi ?"

"Çok komiksin! Önündeki yemeğe zehir koymuştum sanırsam-ay ağzımdan kaçtı."

Jimin kahkaha atarak kendi sandalyesine oturdu.

"İş arıyorum demiştin yanlış hatırlamıyorsam. Bulabildin mi ?"

"Hayır. Ya sen ?"

"Henüz değil. Hadi ye! Bak çok lezzetliler."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 14, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Lost MomentsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin