Merhaba yeni bölüm geldi.Arkadaşlarım çok merak etti ama biraz geç geldi.İnşallah beğenirsiniz.İyi okumalar..(Multi-Yankı)
Gözyaşlarımı durduramıyordum.Neyse ki odada kimse yoktu.Sevineyim mi üzüleyim mi bilemedim.Ellerini omzumun üzerine koyup konuşmaya başladı. "Bak kızım o Yağız'dan uzak dur,yoksa ikiniz için de iyi olmaz!".Bu Atakan sabah ekmek arası yürek yemiş galiba diye düşündüm."Birincisi biz Yağız'la yakın değiliz,ikincisi bu seni ilgilendirmez piç!" dedim.O en son kelime ağzımdan istemsiz çıkmıştı.Bana gittikçe yaklaşıyordu.Yüzümde hissettiğim tokatla irkildim.Onu itmeye çalışsam da yapamadım.
Gücümü iyice yitirmeye başlamıştım.Kalbim sıkışıyordu.O kadar yaklaşmıştı ki kitlenip kalmıştım.O sırada içeriye Yağız girdi.Bir kolunun altında basketbol topu ve diğer kolunda ise spor çantası vardı.Atakan'a ve bana baktı.Beni ağlarken ve nefes almakta zorlanırken görünce Atakan'ı omzundan çekip sağ direği burnunun üstüne oturttu.Ben koşarak dışarı çıktım.Nefes almakta zorlanıyordum.Elim ayağım birbirine dolanmıştı.Kahretsin ilacım yanımda değildi.Olduğum yerde oturup kalmıştım.
Arkamdan koşarak biri geliyordu ama gözlerim bulandığından göremedim.Seçemedim yani.Sanırım Yağız'dı.Beni kollarımdan tutup kaldırdı."İlaç..ilaçlarım."diyebildim sadece.Sonra...Sonrasını hatırlamıyorum.Gözlerim yavaş yavaş kapandı.
************
Yavaş yavaş açtım gözlerimi.Vücudumu hissetmiyordum.Sanki uyuşmuş gibiydim.Başımda okul müdürümüz Samet Bey ve Yağız vardı.İnanamıyorum yine kriz geçirmiş olmalıyım.Yağız uyandığımı görünce odadan çıktı.Müdür konuşmaya başladı.Benimle çok samimi konuşuyordu.Çok şaşırdım yine.Benden olanları anlatmamı istedi.Herşeyi anlattım.En yakın zamanda Atakan'ı okuldan atacaklarını söyledi.Ama o okulun en zengin öğrencilerindendi.Sırf benim başıma bu olay geldi diye onu okuldan atmaları garip geldi.Yağız okula geldiğinden beri herkesin bana olan bakışları ve hareketleri değişmişti zaten.Yağız'ın kim olduğunu bir an önce öğrenmem gerekiyordu.İlk günden bu kadar olay sıradan bir öğrenci için fazlaydı.Ve bu da Yağız'ın sıradan bir öğrenci olmadığını düşündürüyordu bana.Bir an önce okuldan çıkıp eve gitmek istiyordum.
Samet Bey konuşmasını bitirince bana gülümseyip dışarı çıkmak için ayağa kalktı.Kapının önüne geldiğinde tekrar bana döndü."Geçmiş olsun."dedi ve dışarı çıktı.Müdür dışarı çıktığında içeriye Yağız girdi.Onu görünce bir an istemsiz gülümsedim.Yanımdaki sandalyeye oturdu hafifçe elimi tuttu.Onun o incecik parmaklarına bakmadan edemedim.Elleri gerçekten çok güzeldi.İncecik ve uzun parmakları ona çok yakışıyordu."İyi misin?"diye sorduğunda hafifçe kafamı salladım."Eve gitmek istiyorum."diye fısıldadım.Kafasını salladı.Beni belimden tutup hafifçe kaldırdı.Sağ kolumu kendi omzuna attı.Sağ eliyle sağ elimi tutarken sol kolunu da sımsıkı belime sarıp yürümeye başladı.
Odadan çıktığımızda adımlarını yavaşlattı.Okul kapısına doğru ilerledik.Kapının önünde duran siyah Audi'yi görünce gözlerimi kocaman açtım.Resmen hayalimdeki araba okulumuzun önünde duruyordu.Arabadan bir adam indi ve elindeki anahtarları Yağız'ın belimde duran eline sıkıştırıp yanımızdan uzaklaştı.Yağız'la arabaya doğru yaklaştık.Beni şoför koltuğunun yan koltuğunun kapısına doğru ilerletti.
Kapının önüne geldiğimizde omzunda duran elimi bırakıp arabanın kapısını açtı.Ben de hemen elimi omzundan indirdim.Belimde duran elini başımın üzerine koydu hafifçe ve sağ elini belime koyup hafifçe beni koltuğa oturttu.Kafasını arabanın içinden çıkarıp kapımı kapattı.Onun şoför koltuğuna oturmasını beklerken arabanın içini iyice süzdüm.Gördüğümde bile heyecanlandığım arabanın içinde oturuyordum şu an.Yine gülümsedim.
Yağız yerine yerleştiğinde anahtarı deliğine soktu ve hafifçe hareket ettirip arabayı çalıştırdı.Araba aynı Yağız gibi kokuyordu.Bu da çok etkileyiciydi.Arkama yaslanıp derin bir nefes aldım.Çok uykum vardı ve kendimi çok zor tutuyordum.Yine yavaş yavaş gözlerimi kapadım.
YAĞIZ TUNÇ
Arabayı okulun önünden uzaklaştırırken Yankı'ya dönmeden "Evin nerede?"diye sordum.Ses gelmeyince sorumu tekrarladım.Yine ses gelmeyince kafamı Yankı'ya çevirdim.Gözleri kapalıydı ve sanırım uyumuştu."Yankıı!"diye seslendim ama yine tık yok.Evini de bilmiyordum.Annemin evine götürmeliydim belki de.Anneme mesaj attım.
Gönderilen:Sultanım
"Sana geliyoruz."Bir kaç dakika sonra mesaj sesi geldi.Telefonu elime alıp açtım.
Gönderen:Sultanım
"Geliyoruz?Kimle geliyosun?"Gönderilen:Sultanım
"Arkadaş"Bu sefer bekletmeden cevap geldi.
Gönderen:Sultanım
"Kimmiş bu arkadaş?"Gönderilen:Sultanım
"Boşver anne sınıftan bir arkadaş işte."Gönderen:Sultanım
"Peki bakalım öyle olsun."Hafifçe gülümseyip telefonun ekran kilidini kapattım ve kucağıma fırlattım.Yankı'ya baktığımda masumca uyuyordu.'Arkadaş' diye fısıldadım ve arabayı annemin evine sürdüm.
Arkadaşlar merhaba.Yağız ve Yankı hakkında ne düşünüyorsunuz?Lütfen yorum ve votelerinizi eksik etmeyin.Ben daha acemiyim.Eleştirilere açığım.Eğer bana fikir verirseniz degerlendirmeye çalışırım.Sizleri çok seviyorum.Bir dahaki bölümde görüşmek üzere..
![](https://img.wattpad.com/cover/70737350-288-k769850.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE KUŞU
Подростковая литератураSadece geceleri şarkı söyleyebilen ve sabahları sesinin güzel olmadığına inanan ve bu yüzden geceler dışında şarkı söylemekten,hatta mırıldanmaktan bile korkan bir genç kızın hikayesi.. Bu genç kız sevdiği adam için sabahları da bir şeyler mırıldana...