KANLI KRALİÇE

13 3 1
                                    

Soğuk tenime imzasını atmak istercesine derimi delip geçiyordu. Halbuki odam sıcaktı. Sert zeminli bir dağda oturuyordum. Etraf çok karanlıktı. Nerdeydim böyle? En son sıcak yatağımdaydım. Etrafta bir tek ağaç, ev, nesne yoktu. Sadece karanlık, ay ışığı vardı. Her geçen saniye biraz daha korkuyordum. Karanlık alanlarda duramama gibi bir özelliğim vardı. Terlemeye başlamıştım. Yavaş yavaş görüşüm bulanıklaşıyordu. Gözlerimi kapattım ve saymaya başladım.

" 1"

" 2 "

" 3"

" 4"

Diye sayıklarken gözlerimden hissettiğim ıslaklıkla irkildim. Ağlıyormuydum? Hayır. Peki bu da neydi? Gözlerimi açmaya çalıştığımda açılmayınca paniklemiştim. Sanki göz kapaklarım tutkalla yapıştırılmıştı. Pes etmeyip biraz daha zorladığımda başarmıştım. Elimi yüzüme dokundurduğumda elime gelen kırmızı sıvıyla dehşete kapıldım. Kandı bu ve durmak bilmiyordu. Sürekli akıyordu. Önüme baktığımda gördüğüm şeyle çığlık attım. Bir kan gölümü? Nasıl olmuştu? Diye düşünürken kendimi sıkıyordum. Dakikalar geçmek bilmiyordu. Korkuyla titriyordum. Büyük bir gök gürültüsüyle kalbim yerinden çıkacaktı. Kafamı kaldırdığımda gördüğüm bir çift kırmızı gözle tutuldum. Korkmam lazımdı ama güçlü bir çekim kuvveti beni ona çekiyordu.

" KANLI KRALİÇE!" dedi fısıltıyla. Vücudum ürpermişti. Hiçbirşey anlamıyordum.

" KANLI KRALİÇE!" Bu sefer biraz daha bağırdı. Geriye doğru gittim. Gittikçe yaklaşıyordu. Gözleri iki ateş küresiydi. Siyah güzelliğine gölge düşürüyordu.

" KANLI KRALİÇE!!!" Diyerek haykırdı. Artık aramızda santimler vardı ve o hiç tereddüt etmeden dudaklarını dudaklarımla birleştirdi.

KANLI KRALİÇEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin