Çalan alarmla uyandım.Odamın penceresinden süzülen güneş ışığı yüzüme vuruyordu.Yine normal bir gün.Aslında bana göre normal bazı insanlara göre liseye başlamak çok heyecanlı.
Okulun baslamasına daha 1 buçuk saat vardı.Okulum çok
uzak değildi bu yüzden acele etmiyordum.Önce lavabodaki işlerimi hallettim sonra da kıyafet seçtim.Siyah kot bir şort,beyaz bol kısa bir t-shirt ve beyaz konverslerimi giydim.Makyaj yapan bir kız değildim sadece eyeliner ve parlatıcı sürsem yetiyordu.Saate baktığımda 40 dk vardı.Tam da bu sırada annem seslendi;
-Aslı hadi aşağıya in kahvaltı yapacağız.
-Tm anne!
Deyip siyah sırt çantamıda alıp aşağıya indim.Annem yine döktürmüştü.Kahvaltıdan sonra annem beni okula bırakmak istediğini söyledi bende kabul ettim.
Okulun önüne geldiğimizde annem yanağıma bir öpücük kondurup gitti.Okula bakınca birden heyecanlanmaya başladım galiba pek de normal bir şey değilmiş liseye başlamak.
Okula girdiğimde korkuyordum;dışlanmaktan,ezilmekten.Ben bunları düşünürken tatlı ve rahatlatıcı bir ses bu ses çok tanıdıktı;
-Pardon geçebilir miyim?
Diye sordu arkamı dönmemle şaşırmam bir oldu bu oydu Serkan benim sevdiğim,onun için yalanlar attığım kişi ama onun beni tüm okulun önünde rezil etmesi bende kötü bir hatıra bırakmıştı.Hiçbir şey söylemeden sadece önünden çekildim.Beni hatırlamış olucak ki birşey söylemeden yoluna devam etmişti.Bende müdürün odasına doğru gidiyordum.Görevlilerden birine sorup müdürün odasına doğru yürüdüm,kapıyı çalıp içeriye girdim. Odada bir çocuk daha vardı müdürle konuşuyorlardı.Müdür çocuk ile konuşmasını kesip bana döndü;
-Ne oldu kızım.
+Ben sınıfımı öğrenmek için gelmiştim de.
-Adını söyle kızım.
+Aslı Cevher.
-Kızım sen 9/D desin şu yanındaki arkadaşla aynı sınıftasın siz şimdi bekleyin ben size ders programınızı vereceğim.
Müdür ders programını verdikten sonra çıktık.Çocuğa baktığımda; beyaz tenli ,uzun, kahverengi gözlü ve kahverengi saçlı, tatlı,yakışıklı biriydi.Hiç konuşmadan sınıfa doğru ilerledik.Sınıfa girdiğimizde ikimizde ayrı yerlere oturduk.Dersimiz edebiyattı bu hoca ne acımasızdı böyle derse ilk günden başladı.Artık çok sıkılmıştım her an patlayabilirdim neyse ki tam zamanında zil çaldı ve ben okulu keşfetmeye çıktım.Bahçedeki çiçeklere bakarken bir anda kafama birşey çarptı.Bu şey toptu hadi bunu geçtim bu topu atan kişi Serkan'dı.Ya insan bir özür diler pislik birde pis pis sırıttı.Tam ona doğru yürürken zil çaldı.Sınıfa doğru koşuyordum ki tam köşeyi dönerken bir anda takılıp düşücekken kendimi birinin göğsüne yaslanırken buldum.Kalp atışına kadar duyabiliyordum.Kafamı kaldırmamla çocukla göz göze gelmemiz bir oldu bu kişi...Medyada Aslı var.