*KIRK DOKUZ*

274 18 0
                                    

Seni sevdiğimi anladığımda, uçurumun kenarındaydık.
Sen ağaca salıncak bağlıyordun.
Bana burada sallanmanın özgür hissettirdiğini söylemiştin.

Okul dansında, yanağın yanağıma değdikten sonra kızaran yanaklarıma dokunmuştun.
İlk öpücüğümüz gerçekleşmişti o gün.

İlahi gibi gelen sesinle bana şarkı söylemiştin, doğum günümde.

Ailemin mezarına gittiğimiz gün bana sarılışın.
Sana aşık olduğum düşüncesini tazelemişti.

Kokun.
Ezberimde.

Haberin yok seni ne kadar sevdiğime dair.
Hala sevdiğime dair.
Yaptığın şeye rağmen.
Çünkü, sevgi budur.
Değil mi?

Ben mutlu sona ulaşıcağımıza inanıyordum.
Ama mutlu son diye bir şey yoktur.
Mutluluğun kendisi bir yoldur.
Ve ben en başından beri yanlış yoldayım.

Kimse duymuyor, kimse görmüyor, kimse bilmiyor.
Seni özledim, sana ihtiyacım var.
Sana.
Dışına vurduğun kişiye değil, sana.
Kabuslardan, sahte gülüşlerden ve yapmacıklıktan sıkıldığımda yalnız kalacağımı söylemiştim.
Kalacağım.
Peki ya melekler?
Bu konu, meleklerle ilgili değil.
Beni güçlü kıldın, kendimi yukarılarda hissettim.
Gittiğindeyse düştüm.
Daha derine.

Gitmem gerek ve bu sefer gitmek istiyorum.
" Ve kuru yaprak
  dala dedi ki
  'Beni unutma,
  hatırla yeşil günlerimizi' "

Unutma.
İçerlerde bir yerlerdeki seni,
içerlerde bir yerde çok seviyorum.

NefretHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin