***********
Ölümü ve yaşamı düşünmüştük. İkisinin arasında bir fark yoktu neredeyse. Senin gittiğin vakitte ben ölmüştüm sevgili. Zaten sadece dört kollu denilen şeye konulmamıştım ama hayatım bana gülümsemez olmuştu, çünkü sensizdim; yani kimsesiz.
************
Gel, yangınıma son ver.
Gel, al bütün renklerimi.
Beraber solduralım yokluğuna ihanet edip açan çiçekleri.Geldim, yangınına son vermek için yanımda yağmuru getirdim. Bütün renklerini almayacağım, hayatımın rengarenk gökkuşağını vermeye geldim sana. Evet, beraber solduralım çiçekleri çünkü onlar senin güzelliğinin yanında solmuştur zaten sevgili.
************
Kimse için ölme can değerlidir, canını yakanlar için ölme sana canını verecek olanlara ver canını. Çünkü hayat bu kimseye güvenmemelisin, kimi sırtından vurur kimi kalbinden. Sırtından vurulduğunda kambur kalırsın fakat kalbinden vurulduğun zaman öteki dünyanın sinemasından yerini ayırtırsın.
************
Unutmak diye birşey yoktur aslında biliyor musun azizim? Unuttum der tekrar hatırlar insan. Biliyor musun, ama adam eğer hatırlamak istemiyorsa sevileni zaten o adam çok sevmiştir be azizim.
********
Deli gibi sevmek derlerdi. Adam kadının gözlerine bakar, kadın ise bir başkasının gözlerine bakardı. Adam kadını geceleri sabahlara değişecek kadar seviyordu, kadın ise yağmurla gökkuşağının aynı anda gözükmesi kadar seviyordu. Yani kadının sevgisi imkansızdı, adamın sevgisi ise yalnız.
********
Her bir şiirde dizilerim vardı içinde esrarengiz olan bir o kadar da kimsesiz olan kelimeler saklayan dizilerim. Sevmek sevilmeyi anlatmaya çalışan ama her seferinde gözyaşı döken dizilerim vardı. Aydınlığın ardından gelen karanlığı yazan, yağmurun ardından gelen gökkuşağını anlatan dizilerim vardı insanları hep seven ama sevilmeyen adamı yansıtan.
********
Gülüşlerin vardı hiçbir şeye değişilmeyecek olan. Gülüşlerin vardı senin iki dudağının arasından çıkan. Gülüşlerin vardı benim ise herşeyi unutarak kenetlenip izlememe sebep olan. Gülüşlerini izlerken o güzelliği kıskanıp kendini kapatmıştı sevgili uykum gelmişti iki dudağının arasındaki gülüşlerinde uyumama izin verir misin ki?
********
Ben sensiz sensizliğin nasıl birşey olduğunu öğrenmiştim sevgilim. Mesela senle birlikte yaşadığımız her vakitte kahvaltıyı sen hazırlardın, ben sensiz kahvaltı hazırlamayı öğrendim artık. Sen varken hep birlikte uyurduk, ben sensiz tek başıma uyumayı öğrendim. Ben sensiz kimsesizlik nedir onu öğrendim sevgilim. Ben sensiz iken; sensizliği, kimsesizliği, ayrılığı, acıyı, pişmanlığı öğrendim.
****
Mesafeler aşka engel miydi yoksa aşk gelmesin diye engel mi türetirdi insan? Mesafe aşkı bitirir miydi yoksa mesafeleri sorun yaratıp aşkı bitirmek mi isterdi insan?
****
İnsan düşe düşe yürümeyi öğreniyor ya sevgili, aşkta böyle birşey işte. Kaybede kaybede elbet bir gün kazanmayı göreceksin.
*****
Yıldızlar ben olayım, karanlık sen. Ama şunu unutma ey yar; ben bir yıldızım sonuçta elbet bir gün senden kayıp giderim. Ben senden gitmeden önce birşey söylemek isterim, "Ben yıldızdım sen ise karanlık. Ben kayıp gitmiştim ama sen hiç bitmemiştin çünkü sen karanlıktın.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SESSİZ BİR DÜNYANIN GÜRÜLTÜLÜ SOKAĞI
RandomAşk ne demekti senin için? Sevilmeden sevmek, onun için her gece gözyaşlarını döküp geceleri gündüzlere değişmek mi? Yoksa sevmeyip de sevilip aşkı ve insanların kalbini kırmak mı? Mutluluk ne idi senin için? Bir kelebek kadar ömrü kısa ol...