Dipsiz Kuyu

1.BÖLÜM

Multimedia :Derin

Kalbim ağzımda atarken var olan gücümle ayaklarıma yüklendim...
Ayaklarıma tam anlamıyla karasular inmişti..
Nerdeyse yarım saattir hiç durmaksızın hem ağlarken aynı zamanda da aklımdakileri silebilmek için tabana kuvvet veriyordum... Nefesimin beni yarı yolda bırakmadığına şaşırıyordum açıkçası

Nefes nefese kaldığımı anladığımda ağaçlık alana kendimi olan gücümle attım çantamı alamamıştım ilacım da orda kalmıştı.. En iyisi temiz havaydı..
Biraz sürünerek te olsa bi ağaca yaslandım...
Ne kadar yorulmuş olsam da olmuyordu işte unutamıyordum..
Göğüsüm bana inat hızla çarparken hıçkırıklara boğuldum..
"üvey kardeşim bana inat tamı tamına 2 sene 5 ay 5 gün ve bi 6saattir sevdiğim çocuğu öperken bulmuştum, hepsini bana inat olsun diye yapıyordu biliyorum... Sırf kendi öz ailesinin beni daha çok sevdiklerini düşündüğü için hep benimle uğraşıyordu..
Bunu üvey annem ve babam da farkındaydı...
3 yaşımdayken yetimhaneden alınıp büyüttüler, o aile sıcaklığı denilen şeyi ben Canan annem ve Murat babamdan öğrendim..
Beni Mine'den bir an olsun ayırmadılar.. Ama mine ne olursa olsun beni kabul etmedi aksine daha çok kin ve nefret besledi...
Ve şimdi de sevdiğim çocuğu ellerimden alıyordu..
Tamam benden daha güzeldi.. Boyu posu her şeyiyle güzeldi..
Ama Mert'in ona aşık olduğunu duyduğundaki sırıtışı onu sevdiği için değil benim mert'i sevdiğim içindi..
ve yine her zamanki gibi günümü mahfetmişti.. Neden benden bu kadar nefret ediyordu ki..

Telefonun çalmasıyla irkildim
Arayan annemdi
"efendim? "

" kızım iyi misin sesin kötü geliyor "

" iyiyim anne astımım tuttu, ama endişelenme iyiyim"

"eve gel dinlenirsin, istersen doktora da gidebiliriz"

"anne.. Biraz dolaşıcam hava falan alıcam.. Sonra görüşürüz "

" tamam kuzum"

Telefonu kapattım..
Etrafı inceledim bu kadar koşmuşmuydum cidden..
Ağlamaktan morarmış göz altlarıma baktım..
Eğer eve ya da okuldaki partiye gidersem o Mine yi yine görücektim ve boğma isteğini tepemeyip boynuna sarılcaktım
.
Nefesim olanları düşündükçe düzene girmiyordu..
Bi süre daha oturmaya karar kıldım daha doğrusu doğrulamadım bile
Telefonumu aldım ve internetimi açtım YouTube den vine izliycektim şu yakışıklı olan çocuğun vinelerini Koray Izitaş
Tıpkı soy ismi gibi taştı..
Adamı izleyince gülesim geliyordu bu yüzden de her canım sıkıldığında açıp açıp izlerim...
..

..

Bi yarım saat vine izledikten sonra kendimde kalkıcak gücü buldum..

Ayaklarım paytak paytak giderken taksi gördüm ve bindim..
Adam 'iyi misin kızım' falan dedi
Onayladım ve Hilallerin evinin adresini verdim..
Hilal benim liseye başladığımdan beri en yakın arkadaşlarımdandı..
Tabi ondan önce Şeyma ve Betül geliyordu..
Ama eğer bu ikisinden birine gitsem Minenin o güzel saçalarını yolup eline vericeklerine adım kadar emindim..
O yüzden Hilal..
Taksi durduğunda parayı ödeyemiyceğim için biraz beklemesini söyledim
Hilale bi mesaj çaktım
Geldi ve ilk beni gördüğünde kısa çaplı şok olsa da parayı ödeyip evlerine çıktık...

***

"yuh Derin yaa ben orda olcaktım valla... Niye bi şey yapmadın"

"Hilal yeter artık tam iki saattir bunu konuşuyoruz ben kafa dinlemeye geldim "

Evet dediğim gibi iki saattir sorgudaydım..
O konuşurken anneme kısa bir mesaj çekip hilallerde kalıcağımı söyledim ve tekrar sanki hilali dinliyormuş gibi umyaptım

-yine bi şey demişti ama dinlemediğim için" hıhı"dememle enseme şaplak yedim

"napıyon ya "dedim ensemi avuştururken

" sen beni dinlemiyormusun"dedi kaşları çatık bir şekilde

"hayır canım dinlemiyorum çünkü iki saattir aynı şeyi tekrar ediyorsun yeterr"dedim bi de yanaklarımı şişirip sıkıntıyla üfledim

"püff tmm be yat "

" ohhh"çektikten sonra telefonumu eline aldım bildirim var mı diye bakıcakken

Kızların(şeymayla betülün) kurduğu grup "tek boynuzlu mahmuttan" mesajlar geldi

Mesajlar;

Şeyma:
"Knk noldu naptı mert açılabildin mi? "

Betül:
" aynn knk noldu?!? "

Telefonu konidine koydum daha fazla sinirlenmemin gereği yoktu sonuçta (!)
En sonunda kendimi uykunun derinliğine bıraktım..