Sakin Hayat//Travma

Tanıtım

"Hey, Min Ji! Benimle gel, EXO-L buluşmasına gidiyoruz." dedi Baekhyun, Min Ji'nin kolunu kavradığı sırada.
"Byun Baekhyun, kaç kere daha sana bir EXO-L olmadığımı söylemem gerekiyor? O buluşmaya gelmeyeceğim." dedi Min Ji, Baekhyun'un ne kadar narin gözüksede sert ellerinden kolunu kurtarmaya çalışırken.
"Ah, ben olsam öyle demezdim." dedi Baekhyun sinsice gülümseyerek ve Min Ji'nin diğer kolunu da kavradığı gibi onu da peşinde sürükleyerek arabaya bindirdi.
Min Ji, ne kadar gitmek istemediğini söylese de Baekhyun onu dinlemiyordu ve buna mecbur olduğunu söylüyordu.
"Beni zorla kendine hayran yapamazsın, Byun Baekhyun. Bugün bir, yarın iki. Ama asla üçüncü defa oraya gelmeyeceğim." dedi Min Ji kızgın bir şekilde.
"Neden bana tam adımla hitap ediyorsun? O kadar da resmi olmamız gerektiğini düşünmüyorum." dedi Baekhyun. Aslında Min Ji'nin bu sözlerine alınıyordu ama belli etmiyordu. Min Ji ise bundan sonra tek kelime etmedi. Araba en hızlı şekilde buluşma yerine giderken Baekhyun kırgın, Min Ji ise kızgındı. Ama ikisi de biraz da olsa pişmandı aslında.
Buluşma yerine vardıklarında aslında sohbet çoktan başlamıştı. Baekhyun imza zamanına kadar içeriye girmiş olmalıydı. O yüzden en kısa zamanda, kapıdaki fanlara takılmadan ve Min Ji'yi koruyabileceği en kısa yoldan buluşma yerine girmeyi düşündü. Ana giriş kapısı yerine 'personel girişi'nden girecekti. Hızla arabadan indi ve Min Ji'yi de en kısa sürede arabadan indirmeye çalıştı. Ama Min Ji gibi inatçı bir kızı arabadan indirmek... Ne derlerdi ona... Ah, deveye hendek atlatmaktan daha zordu.
"Min Ji! Bir kez olsun sadece her şeyi zorlaştırmak yerine kolaylaştır, olur mu?" dedi Baekhyun, Min Ji'yi zorla arabadan indirmiş girişe sürüklerken.
"Beni buraya zorla getiren Byun Baekhyun değil mi? Zorla getirildiğim bir yerde zorluk çıkarmamın pekte garip olduğunu düşünmüyorum." dedi Min Ji gayet ciddi bir şekilde. Min Ji'nin ağzından çıkan her kelime Baekhyun'u kırıyordu resmen. Baekhyun iki saniyeliğine gözlerini kapattı ve dudaklarını ısırdı. Sonra Min Ji'yi kolundan tuttuğu gibi buluşmanın olduğu salona sürükledi. Min Ji tek kelime etmedi. Nasıl olsa Baekhyun imza için gittiğinde buradan kaçacaktı diye düşünüyordu.
Salona girdiklerinde her yer tıklım tıklımdı. Oturacak yeri bırakın, ayakta duracak yer yoktu. Baekhyun hemen görevlilerden birini çağırdı ve Min Ji için bir yer ayırmalarını söyledi. Ve tabii ki ona göz kulak olmalarını...
"Şimdi gidiyorum Min Ji. Beni izlemeyi, dinlemeyi ve gelip imza almayı unutma. Seni seviyorum." dedi Baekhyun ve "Meleğime iyi bakın." diyerek arka taraftan, fanların onu görmeyeceği bir şekilde, dolanarak sahneye çıktı.
"Herkese merhaba! Beni fazla beklemediniz değil mi? Ah, sizi seviyorum EXO-L." dedi Baekhyun sahneye çıktığı gibi. Min Ji ise başında güvenlik görevlileri ile beraber, midesinin bulandığını hissederek, Baekhyun'u dinliyordu. "Tam bir serserisin, Byun Baekhyun. Ah, hayır. Sadece egonu tatmin etmeye çalışıyorsun." dedi Min Ji kendi kendine. Baekhyun diğer 8 arkadaşı ile beraber sahnede gerek konuşmaları, gerek dansları ile EXO-Lleri coştururken Min Ji sadece telefonu ile uğraşıyordu. Sonunda imza vakti geldiğinde Min Ji, bitkisel hayattan mucizevi bir şekilde kurtulmuşçasına, sevinmişti. Sonunda nefes aldığını hissediyor gibiydi. Hemen Baekhyun'a gözüküp imza zamanına kadar orada olduğunu belli etmek için koşacaktı ki kolundan birinin tutması ile bu eylemi gerçekleştiremedi.
"Ne yapıyorsun? Bırak kolumu da gideyim." dedi Min Ji kolunu çekiştirirken. "Siz en son gideceksiniz." dedi kolunu tutan güvenlik görevlisi. "Ne tür bir şaka bu? Siz benimle dalga mı geçiyorsunuz? Bırak kolumu!" diye bağırdı Min Ji. "Üzgünüm." dedi adam ve Min Ji'nin kolunu daha fazla sıkarak onu yanında tutmaya çalıştı. Min Ji sinirden ağlıyordu. Ciddi anlamda burada olmaktan nefret ediyordu ve hiçbir şey yapamıyordu. Canı yanıyordu ve elinden bir şey gelmiyordu. Salonda o kadar çok EXO-L vardı ki Min Ji, tüm fanlara imza vereceklerini düşünürse bunun en az 2 saat alacağını düşünüyordu. Yani iki saat daha burada öylece durup, bitkisel bir hayat yaşayacaktı. Gözlerini kapattı ve o an hiçbir şey düşünmek istemedi. Öyle de yaptı aslında. Gözlerini kapattı ve uyudu. Çünkü son günlerde oldukça yorgundu ve Baekhyun'un onu daha da çok yorduğunu düşünüyordu. Ama yine de ona karşı gelmiyordu. Bir konu hariç... O da EXO-L buluşmaları.
Min Ji, Baekhyun'un kendisini dürtmesi ve ismini sayıklaması ile uyandı.
"Min Ji. Yah, Min Ji!" diyordu Baekhyun. Min Ji bunları duyuyordu ama gözlerini açmak istemiyordu. Biraz, sadece biraz daha dinlenmek istiyordu. Ama Baekhyun Min Ji'yi kaldırmakta ısrarcıydı ve Min Ji buna daha fazla dayanamadı.
"Byun Baekhyun, uyumama bile izin vermeyecek kadar bencilleşmişsin." dedi Min Ji ağır ağır göz kapaklarını kaldırırken. Baekhyun gülümsedi ve Min Ji'nin ellerini nazikçe tutarak onu ayağa kaldırdı. "Üzgünüm Min Ji. Her seferinde seni zorla buraya getiriyorum ama sende işleri zorlaştırıyorsun." dedi Baekhyun, Min Ji'yi kolları arasına alırken. Min Ji de Baekhyun'a sarıldı ve onu anlamaya çalıştı. "Duygusal konuşmalar yapıyorsun ama hayır, Byun Baekhyun ben üzgün değilim." dedi Min Ji gülerek ve kendini Baekhyun'dan çekerek kollarından kurtuldu. Baekhyun'da onun çekilmesine izin vermişti. "Pekala." dedi Baekhyun. "O zaman seni biraz daha zorlamam gerekecek." dedi ve yine Min Ji'nin kolunu kavradığı gibi peşinden sürükleyerek arabaya bindirdi. "Byun Baekhyun, sen delisin!" diye bağırdı Min Ji, aslında bir yandan gülümseyerek Baekhyun'un peşinde sürükleniyordu.

Tanıtım kısa oldu. Pek bir şey anladığınızı sanmıyorum. Ama her şey güzel olacak. Merakla bekleyip beni desteklemeyi ve yorum atmayı unutmayın. Oy vermenizden daha çok yaptığınız yorumlara bakacağım. Bu yüzden iyi, kötü tüm yorumları yazabilirsiniz. Tabii ki argo sözcüklerden uzak durarak~~ *Min Ji karakteri ünlü biri falan değil, ben uydurdum. Daha doğrusu Endonezyalı bir arkadaşım bana Korece adımın "Kim Min Ji" olduğunu söylemişti. O yüzden ondan ilham alarak Min Ji ismini verdim kıza.* Umarım beraber güzel bir hikayeye başlar ve bu hikayeyi beraber bitiririz. ♥❤

"Peki, ya hikayenin bitmesini istemiyorsak ?"