Yavaşça gözlerini araladığında beyaz tavan karşılaşmıştı onu. Bazen bunu çok düşündüğü olurdu. Neden hastane tavanları hep beyaz olurdu?
Gözlerini tavandan çekip odada gezdirdi. Bomboştu. Kimse yoktu. Kimin olmasını bekliyordu ki zaten? Rahatsız edici yatakta doğrulup komidinin üzerindeki suya yetişmeye çalıştı. Kolundaki serum iğnesi yüzünden başarısız olmuştu.
Biraz sonra kapı açılmıştı. Kalbinin hızlandığını hissetti. Ne bekliyordu ki? Aramalarına cevap vermeyen Chanyeol onu görmeye tenezzül eder miydi?
"İyi misin Baekhyun?" Menajer Hyung'u yatağın köşesine oturup sessizce mırıldandı. O Baekhyun'u kendi çocuğu gibi sever üzerine titrerdi.
"İyiyim hyung merak etme. Sadece biraz başım ağrıyor." Menajer Hyung kafasını sallamıştı.
"Seni bulduğumda her zaman gittiğin parkın bankında baygın bir şekilde yatıyordun." Hafızasını yokladı Baekhyun. Nasıl olduysa o odadan çıkmayı başarmıştı ve yıldızları seyretmeye parka gitmişti. Belki Chanyeol'de oradadır diye.
"Özür dilerim evlat." Baekhyun'u kendine çekip sıkıca sarıldı.
"Hyung niye özür diliyorsun?" Birbirlerinden ayrıldıklarında şüphelice baktı Baekhyun.
"Eğer yanında olsaydım şimdi bu halde olmazdın."
"Hayır hyung senin yüzünden değil. Hem ben çocuk değilim ki sürekli yanımda durasın." Menajer Hyung tebessüm edip ayağa kalktı.
"O burda." Anlamaz bakışlarıyla süzdü karşısındaki adamı.
"Chanyeol." Kalbi hızlanmış aynı zamanda ağrımaya başlamıştı.
"Seni o getirdi hastaneye ama bir kere bile yanına gelmedi." Gülümsedi Baekhyun. Ne bekliyordu ki? Başucunda durup ellerini tutarak ağlamasını mı?
"Uyandığını söyleyeceğim." Kafasını sallamıştı Baekhyun.
▶▶▶
Menajer odadan çıkarken sandalyede oturan Chanyeol ayağa kalktı.
"Uyandı." Derin bir nefes alıp geri bıraktı. Rahatlamıştı.
"Hadi onu gör. Senin adını duyduğunda gözlerinin içi parlıyordu evlat. Üzmeyin birbirinizi." Chanyeol kafasını sallayıp Menajer'i selamladı.
Tam kapının önünde durup kolu kavradı ama açmaya cesareti yoktu.
Derin bir nefes aldı ve açtı. Baekhyun sırtı dönük bir şekilde cenin pozisyonunda yatıyordu.
"Hyung bana şeker alır mısın?" Arkasını dönmeden söylediğinde Chanyeol gülmemek için zor tutuyordu kendini.
"Çilekli olsun." Gözlerinin dolduğunu hissetti. Küçükken her buluşmalarında Baekhyun'a şeker alırdı. Hem de çilekli.
Odadan çıkıp kapıyı kapattı. Menajer Hyung hala oradaydı ve elinde bir şeker vardı.
"İsteyeceğini biliyordum. Çünkü son birkaç gündür sürekli istiyor." Menajer Hyung'un uzattığı şekeri alıp içeri girdi. Hala aynı şekilde yatıyordu Baekhyun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
coincidence :: chanbaek
Fanfiction"Tesadüf bir başlangıçtır; Finali sen oynarsın, perdeyi kader kapatır." [Hayran Kurgu içinde #1 160625] [Hayran Kurgu içinde #1 160711]