İlkokulun en gerçekçi hikayesiydi Nihal. Kanser hastası, 9 yaşında bir kız çocuğu. Ölümle pençeleşiyor, masumiyeti ile perçileşiyor ve tüm bunlardan habersiz. Okulda ne gün halsiz bitkin olsa, annesi almaya gelirdi onu gözü yaşlı. Ve Nihal kendisine neden ağladığını sorsa, pembe yalanlar ile açıklamalar yapardı. Şekilden şekle girerdi gerçeklerin üstünü örtmek için. İşte bu noktada öğrendim hicbir sırrın sır olarak kalmayacağını. Acın gerçekse yüzleşmek zorundasın. Ne kadar büyükte olsa kanamak zorundasın. Hayat herkezi türlü imtihanlarla sınarken en büyük korkum, kendimden öte bedelini ödemek zorunda olacağım gerçeklerdi. Kanseri ilk Nihal'le tanıdım. Vücudunda senden bağımsız büyüyen bir organın, vücudundan öte geleceğini ve hayallerini nasıl sardığını. Nihal'in küçük bedeninde, hayallerini perçinleyen bir yara vardı. Sonunu bilmeden yaşıyordu. Ağzında ki maskenin, yaşadığı halsisliklerin her şeyin masum bir sebebi vardı. Ve tüm bunlara inandığı içindi yaşama aşkı. İlaçlar değil, umurlarıydı onu ayakta tutan. Doktorlar, 3 ay ömür vermişlerdi kendisine. Bunu ilk duyduğumda ne çok tuhafıma gitmişti. Yıllarını tükettiğin dünya çarkında, karşına etten tırnaktan, beyaz önlüklü bir adam geliyor, ve sana ömür biçiyor. Tamam, yolun sonu. Umudun, hayalin, insanlığın uğruna harcadığın onca mücadelen üç ay içinde bitiyor.
Nihal'in en büyük hayali doktor olmak. Ailesi o kadar uzun yaşamayacağına inandıkları için, kendisinden habersiz sağlık ocağının hekimi ile görüşürler. Derslerde ki başarısından dolayı, Nihal yardımcı hekim olacaktır. Sözde hekim Nihal'in en büyük hayali de bu şekilde gerçekleşecektir. Her çarşamba öğleden sonra sağlık ocağına beyaz önlüğü ile getirirler onu. Hemşireler ve hekimler kapi da karşılarlar kendisini. Okula gelip başından geçenleri anlattiğin da herkes güler kendisine içten içe. O kimseye inanmadan inatla inanmaya devam eder. Çünkü her şeyin şahidi kendisidir. Günler geçer, haftalar geçer ve Nihal hicbir çarşamba okula gelmez.
Bu hikayenin en değişik tarafı da şu olur.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SURETİMİN ARKA YÜZÜ
RomanceBana ölümü hatırlatma, bu denli yaşamak isterken. Kasirgalara mahkumken naçiz ruhum nasıl teslim olayım amansız hastalığa. Öylese al götür toprak olsun bedenim. Nasıl güzelse yasamak ölümde öyle dokunsun ruhuma. Suretimin arka yüzü Ayşe Birer Lafçi ...