Part 8 ''I Want To Be Your Life''

1.9K 91 14
                                    

Geçen bölüm vote sınırını geçmişşş çok mutlu oldum şimdiye kadar gelen en yüksek vote diyebilirim :) Yorum yok diye bitirmek üzereyken gelen tehtitler falan :') Şuan hikayeyi bitirmiş olacaktım gerçekten çok duygulandım :')  Bu süreçte voteleriyle olsun güzel yorumlarıyla olsun hikayemi destekleyen tüm okuyucularıma teşekkür ederim şimdiye kadar yorum yapmamış ama yinede hikayeyi takip edenlere de teşekkür ederim sizler olmasa bu hikaye olmaz !!  :) Gerçekten who's read kısmında kendinden başkalarını görmek gerçekten mükemmel bir duygu tekrar teşekkür ederim :') BU BÖLÜMÜ BÜTÜN OKUYUCULARIMA ADIYORUM HARİKASINIZ :)

Bölüm bayağı gecikti sanırım üzgünüm. Bu sene lise 1're başladım ve dersler ağır geliyor ve şimdiden ödevleri dayıyolar -_- Çoğu hocada şimdiden bana takmış bulunmakta falan mesela yazılı sözlü benzeri bişey olduk dakika bir gol bir :S Herneyse geciktiği için üzgünüm lütfen tüm beddualar ve tehtitler tarih hocama  ve ödevleri dayıyıp hikayeyi yazmamı engelleyen diğer hocalarıma gitsin :D asdfgh sizi seviyorum ve fazla uzatmadan (uzattımda uzattım destan yazdım :D asd) işte yeni bölüüüüüüüüm :D <3

NOT: Eğik kısımlar önceki yaşananları anlatıyor :)

------------------------------

BÖLÜM 8

Omzuma saplanan ağrıyla gözlerimi açtım, yattığım yerden doğruldum ve yüzümü buruşturdum ve acıyla inledim. Komidinin çekmecesinden şu ağrı kesici iğnelerden alıp koluma yaptım. Çok acımıştı elimin bir ayarı olduğunu söyleyemezdim. Şuan vücudumu s*ken ağrının yanında hiçbir şey hissetmemeye başlamıştım.

10 dakika sonra omzumun ağrısı hafiflediğinde ne zaman oturduğumu fark etmediğim koltuktan kalkıp mutfağa girdim. Uzun süredir doğru dürüst kahvaltı edememiştim. Justin hayatıma tekrar (!) girdiğinden beri.

Dolabın olduğunu unuttuğum bir köşesinde bulduğum sosisleri ve bulduğum patatesleri kızarttım. Ketçap ve yine dolapta bulduğum kolayı -aman tanrım dolabım tam bir altın madenymiş- alıp televizyonun karşısına kuruldum. Bugünüm böyle geçecekti tıkınacak, tv izleyecek ve kesinlikle Justini düşünmeyecektim. Uzun zamandır izleyemediğim ve çok sevdiğim (?) dizime başlamaya karar verdim. Bir yandan tıkınıp bir yandan ise Deane gülüp duruyordum. Kararlıyım bu 8 sezon bitecek.

Sonunda 1.sezonun sonuna geldiğimde yastıkla bütünleşmiş kafamı kaldırıp gözlerimi birkaç kez kırpıştırdım. Uykuyla açıp kapattığım gözlerimi pencereye yönelttim hava kararıyordu? Sanırım. Uzun süredir göz atmadığım telefonumu bulup saate baktım 07:26. Yedi? Hani şu sabah olan yedi? Sabahlamış mıydım yani!

Telefonu bulduğum yere tekrar fırlatırken paytak adımlarımı merdivene yöneltip odama çıktım. Kendimi yatağa atar atmaz uykumun kaçtığını fark ettim. Kafamı yastığa gömüp tiz bir çığlık attım.

Yatakta sırt üstü yatarken bakışlarımı tavana diktim şu an farkına vardığım kadarıyla tavanım gerçekten çok çekici! Biz tavanımla göz fantazilerim devam ederken aklıma dün Justinin bana anlattıkları geldi ve kalbime bir acı saplandı hayır o benim saplantım değildi onu seviyordum! Ona karşılık vermediğim için kendimden nefret ediyorum. Karşılık vermek derken sizi en son nerde bırakmıştım?

--

Artık inanmıyordum onu hala sevdiğime o benim için sadece ''Saplantı'' olmuştu. Sözlerinden anladığım kadarıyla bende onun gözünde öyleydim.

Justin bana yaklaşmaya başladığında içimden hala sayıklıyordum.

''SAPLANTIM''

SomeDay -A Another Justin Bieber Fan Fiction Türkçe-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin