Gizemli Okul

Mektup

Gözlerimden yaş gelmeye başladı. Arkamı dönmek istemiyordum. Odadan çıkmak için yavaşca kapıya doğru ilerledim. Kapıyı açtım ve dışarı çıktım. Yere çömelip ağlamaya başladım. Ruhların bana oyun oynadığı belliydi. Delirecektim adeta. Kantine inmek istedim. Dışarı çıktım. Lily Thomas Ve Tom oturuyorlardı. Ağlıyordum... Ne yapacaktım ben.

Yanlarına gittim. Thomas
"Hosgeldin askım."
Bir sey dememiştim. Masaya oturdum. Lily sordu
"Catherin canım iyimisin?"
Yine bişey demedim. Artık karşımdakilerin ruh olup olmadığından şüphe duyuyordum. Ve ağzımdan sadece şu kelime çıktı;
"Ne istiyorsunuz benden?"

Thomas
"Neyden bahsediyorsun Catherin?"
"Biliyorum.. Siz bir ruhsunuz. Arkadaslarimin kılığına girdiniz. Her şeyin farkındayım!."
Lily
"Ne ruhu? Gördüğün rüyanın etkisinde kaldın herhalde. Şaka yapıyosan hiç komik değil"
Dedi gözlerini devirerek.
Thomas
"Catherin bak son zamanlarda kendinde değilsin. Hiç bir şey anlatmıyorsun. Sana nasıl yardım edicez?"
Thomas bunları dedikten sonra anlatmaya başladım. Lily
"Catherin sen baştan beri neden anlatmadın? Canım benim. "
Thomas
"Sana inanamıyorum Catherin. Bunu bize nasıl anlatmazsın. Bu işe artık bir cözüm bulmamız gerekiyor"
"Bakın arkadaşlar. Bizim ruh çağırmamız lazım. Konuşmamız lazım. Yoksa sizide kaybedicem"
Dedim gözyaşları içerisinde.
Thomas ve Lily kafa salladılar. Odanın kapısının önüne geldik. Lily
"Sen gir canım. Ben bir tualete gidip geliyorum"
Dedi. Odaya tek başıma girmek istemiyordum. Kapıyı yavaşça açtım. İçerisi çok sessizdi. Camları açtım. İçerisi aydınlandı.
Sandalyeye oturdum. O arada banyodan cam kırılma sesi geldi. Banyoya gittim. Ayna çatlamış paramparça olmuştu. Bir anda elime cam battı ve kanamaya başladı. Musluğu actım yıkamak için ama kan elimin her yerine dağıldı. Gitmiyordu bu lanet olası Kan!. Ardından cama biri tıklattı. Banyodan cıkıp odaya girdim. O arada içeriye Lily girdi.
"Lily ellerim kan içinde. peçeten var mı?"
"Catherin ellerinde kan göremiyorum. Gayet temiz"
Ellerime baktım. Ellerim gerçektende temizdi. Ama nasıl olurdu. Devam ettim.
"Ya ayna kırıldı elime cam batmıştı. Sonra her yerim kan oldu"
Lily bakmak için banyoya gitti
"Catherin ayna falan kırılmamış. İyimisin sen?"
"Nasıl olur Lily? Simdi kırılmıştı. Offf tanrım yardım ett!!!"
"Tamam canım. Hadi gel başlayalım ruh çağırma seansına"
Ruh çağırmak için herşeyimiz hazırdı. Lily
"Ey Ruh! Geldiysen ses ver! Ne istiyorsun bizden?!"
O anda lamba sallanmaya başladı. Sonra ardından kalın bir ses;çok ürkmüştüm:
"Ey Catherin! Gerçekleri öğrenmek istiyorsan baban ile konuş! Ve hemen bu okulu terket!"
Ve lamba durdu. Ruhta gitti. Bu olayların babamla ne gibi ilgisi vardı.
Lily
"Bence babanla konusmalısın Catherin. Yoksa başına daha kötü şeyler gelebilir"
"Bencede haklısın Lily. Babamı buraya çağırıp konusmam lazım"
Dedim ve ayağa kalkıp telefonların olduğu kolidorun sonuna gitmeye başladım. Babamın numarasını yazdım ve açtı
"Kızımm. Nasılsın?"
"Baba acil buraya gelmen gerekiyor sana çok önemli bişey anlatmam gerek. Aslında ben değil SEN anlatıcaksın!"
"K...k..kızım i..i..iyimisin? Neler oluyor?"
"Baba sadece gel tamammı sadece gel!"
"Bak kızım. Ne demek istediğinin farkındayım ama....."
"Baba GEL!"
Telefonu kapatıp hızlı adımlarım odaya giderken Thomas ı gördüm.
"Askım ne oldu iyimisin?"
Hiç bir şey demeden boynuna sarıldım.
"Seni Çok Seviyorum. Beni hic bırakma olurmu Thomas?"
"Asla bebeğim asla.."
Sonra odaya gittim. Thomas basımdaydı. Ben uyuyana kadar bekliycekmiş öyle dedi.

Sabah uyandım. Thomas yanımda uyuya kalmış. Onu öpüp yataktan kalktım. Baş ucumda bir mektup vardı...

Babamdan...

...