küçükken oturur bir ağacın altına
yürek dolu şiirler yazardım
yıldızları sayardım
geceyi dinler geceyle uyurdum
mehtapla konuşur
yıldızlarla dertleşirdim
bazı geceler herkes uykuya daldığında
bir ben ayakta olur
için için ağlardım
kimseler beni anlamazdı
kimseler beni sevmezdi
yalnız sen anlardın beni
sen okşardın çatlamış ellerimi
şimdi o eski küçük yürek yok artık
adam yutan bu koca şehirde kimsesizim
küçükken yıldızları saymak
geceyi dinlemek
mehtapla dertleşmek varken
kendi yüreğimi satıyorum
üç beş soysuza
ne olur ihanet ettim sanma
her şeye rağmen sen yine aklımdasın
şimdi o eski küçük yürek yok artık
adam yutan bu kahpe şehirde
o küçük çocuk yok artık
alaca şafaklarda seheri seyretmek
seni düşünmek
seni sevmek varken
oturup bir ağacın altına
kendi sıcak kanımı içiyorum her gece
o küçük yürek şimdi sensiz
çatlamış ellerim şimdi bomboş
adam yutan bu koca şehirde
yalnızım ve çaresizim
Hak'tan gayrı kimsesizim
ve yine sensizim
Ağustos 1999
''Sensizliğe adandı.''