Hata 5

214 27 1
                                    

"Anderson Pettersone."

"Ne? "

"Şeytanın ismi. "

Deliler gibi araştırma yapıyorduk ve iki gündür elimize bir sürü bilgi geçmişti.

Anderson Pettersone, İngiliz gizli bir bilim insanıymış İnsanlar onun bilim insanı  olduğundan haberleri yokmuş ve araştırdığı konu ise ölümsüzlük. Ölümsüzlüğe öyle bir kafayı takmış ki delirme noktasına gelmiş. Tabi internet sitesinde yazan bu eğer gerçek bir bilgi bulamazsak ruhlarla iletişime geçeceğim. Tehlikeli ama zorundayım.

"Baran! Baksana bir şey buldum sanırım. " diye bağırdı Mert, yanına gidip eski deftere baktım.
" Bu ne? "

" Eski bir günlük, içinde Pettersone'den bahsediyor. İngilizce ama Türkçe'sini okuyorum;

"Pettersone daima o kızı sevdi, bu yüzden daima acı çekecek. O kızda normal olmayan bir şeyler var. İyi birisi ama normal olmayan bir şey var. Pettersone anlamıyor ama ben bu işi çözeceğim... Bu 14.01.1345 yılında yazılmış. O zamanlar yazı varmıydı ya? "

" Yazı milattan önce bulundu Mert. "

" Devam ediyorum... O kız insan değil. Artık bundan eminim. Bugün onu gördüm, o bir cadı! Ama neden Pettersone'ye iyi davranıyor? Bunu çözmem gerekiyor. Pettersone'yi seviyorum o benim kardeşim. Bunu onun için yapmam lazım... Buda 16.01 aynı yılda yazılmış. "

" Başka? İleriye git biraz! " altı yedi sayfa çevirdi.

" Bunu Pettersone kendi kendi yaptı, ölümsüzlük için kendini bir canavara, bir şeytana çevirdi! O artık benim kardeşim değil. Artık farklı bir soy taşıyoruz. O bir Pettersone şeytanı! Onu öldürmeliyiz. " Sayfayı çevirip devam etti." O kızın cadı olduğunu biliyordum, aynı iyi birisi olduğunu bildiğim gibi. Pettersone insanlığı yok etmeye çalışıyor ve dünyanın hakimi olmak istiyor. Bunu yapabilir eğer ondan önce biz onu öldürmezsek. Cadı, yıllar önce burada ki ormanda ölen 400 cadının gücünü hissedebiliyormuş ve eğer gücü kendisine alabilirse Pettersone'yi öldürebiliriz." bir diğer sayfaya geçti. " Pettersone öldü... Başka bir şey yok." Şaşırmıştım neden burada bitiyor?

" Bunu yazan kim? "

" Stefana Pettersone. "

" Gerçekten kardeşini öldürmüş... "

" Yeniden öldürmenin bir yolunu bulmalıyız. "

" Ruhlar! "

" Baran... "

" Lütfen, istediğimiz her şeyin cevabını alabiliriz... Stefana ile konuşabiliriz... Sadece bir kere! "

" Tamam. Sadece bir kere. " dedi parmağı ile bir işareti yaparken.

" Bir sürü mum lazım. "

" Kaç tane? "

" Bilmiyorum... Evde kaç tane var? "

"Biraz olmalı... Bekle getireyim. " dediğinde gitti, bir kaç dakika sonra elinde mumlarla geri geldi o mumları yakarken bende yere oturdum ve dikkatimi sağlamaya çalıştım.

" Hissedebildiğim tüm cadılar... Burada olduğunuzu biliyorum. Bana cevap verin! Sorularıma cevap verin! "

" Sakin ol! " Sesi çok uzak ve anlaşılmaz geliyordu. Etraf bulanıklaşmaya başladığında sesler duymaya başladım. Bir sürü ses. Hepsi aynı şeyi söylüyordu. Adres... Verdikleri adres Efe'nin eviydi ve... Anderson Pettersone, o cadı ve Stefana Pettersone üçü de orada ölmüş. Nefessiz kalmış gibi etraf netleştiğinde tam önümde duran Mert'i görünce geri çekildim...

Farklı; Hata (bxb) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin