4. Bölüm

9 2 0
                                    

Neden hayır demiştim ki ? Anlatacaklarım bittikten sonra "ben artık kalkayım eve gideyim" dedim oda yüzünü asarak " Gidecek misin?" dedi bende "evet gitmem gerekiyor hem saat geç olmuş merak ederler bizimkiler" dedim oda "o zaman seni ben bırakayım bu saatte tek başına gitme" dedi bende kabul ettim. Birlikte yola koyulduk giderken bana biraz daha önceki yaşadıklarını anlattı ve aynı benim yaşadımlarıma benziyordu çok ortak yönümüz vardı onunla. Her neyse eve geldik " teşekkür ederim hersey için iyi geceler" dedim arkamı döndüm 1-2 adım attım kolumdan tuttu ve "linda" dedi yüzümü ona çevirdim ve "efendim"  dedim o da yere bakarak "bi daha buluşacak mıyız ?" dedi. Sonra kafasını bana doğru kaldırdı ve gözlerime baktı. Biraz durduktan sonra başımla onay verdim ve gülümser bir tebessüm ile "buluşuruz" dedim. Yüzünde bir gülümseme belirdi. " neyse artık ben yukarı cikayim tekrar iyi geceler kendine iyi bak " dedim " iyi geceler tatlı rüyalar" dedi ve yukarıya çıktım. Kapıyı sessizce açtım ve içeriye parmak uçlarımda yürüyerek girdim. Kapiyi kapattım ve odama gittim. Üzerimi değiştirdim ve hemen yatıp uykuya daldım.

Sabah olmuştu gözlerimi annemin şarkı söylerken kendini muhteşem sandığı ama gerçekte karga gibi sesiyle uyandım. Saate baktım 9:48 aşağıya indiğimde mert gelmişti. Çok şaşırdım. Onu çok özlemiştim direkt boynuna atıldım. Neden gelmişti ki ?

Annem "Linda gelin kahvaltı hazır" dedi biz mert ile sofraya geçtik anneme " anne babam ile hira nerde?" diye sordum annem işlerinin olduğunu ve yarın döneceklerini söyledi. Tamam dedim mert ile birlikte kahvaltımızı yaptıktan sonra ben duş aldım hazırladım ve sahile doğru çıktık. Merte "iyi ki geldin mert"  dedim ama mertin suratı asıktı "mert ne oldu " diye sordum. Mert "belenur yok artık benim dünyam yıkıldı ne oldusu mu kaldi?"  dedi ve ardından ekledi "otopsi sonucları cıktımış belenur intihar etmiş  ve annesi ile odasındaki eşyaları toplarken bu zarfı buldum" dedi zarfı açtım içinde ona doğum gününde aldığım  kolye ve bir mektup vardı " dedi ve mektubu bana uzattı. Mektupta "dayanamıyorum bu acıya dayanamıyorum. Mert seni seviyorum senin imkânsız olduğunu biliyorum ve bunun verdiği açıya katlanamıyorum elveda..." yazıyordu. Mert çok vicdan azabı çekiyordu. Kendini suçluyordu. Ne olacaktı şimdi
Sessizce denizin dalgalarına odaklandık ikimizde. Ben her çaresiz kaldığımda denizin dalgalarını hissederek kendimi rahatlatırım. Derken bir el uzandı omzuma doğru kafamı çevirdiğimde tarık aras'ın geldiğini gördüm. Garipti ama mutlu olmuştum. "Linda" dedi "selam"  diye cevap verdim "selam" dedi. Arasa bakım kaldım. Sonra " aa şey pardon ben sizi tanıştırmayı unuttum. Aras bu mert uzun zamandır arkadaşım biliyorsun. Mert bu da tarık aras istanbuldaki arkadaşım." dedim aras " bu mert o mert mi ?" dedi. "Evet sana anlattığım hikayedeki o mert" dedim mert elini uzatarak "memmun oldum" dedi aras " bende" dedi. " aras oturmaz mısın?" dedim kabul etti.  Bir sure birlikte oturduktan sonra tarık aras'ın telefonu çaldı ve gitmesi gerektiğini sonra mutlaka bulusucagini söyledi ve gitti.

Aras gittikten sonra mert bana dönerek "linda seni furkandan sonra ilk defa boyle görüyorum. Ondan sonra ilk defa en içten Güldün yoksa sen tarık arasa aşı-" demeden sözünü kestim. "Yok canım olur mu öyle şey o benim arkadaşım alla alla ama yani sende herşeyden birşey çıkarıyorsun tarık aras ve ben yok canım olmaz olmaz ya cıks olmaz olmaz" dedim mert gülerek " tabi tabi kesinlikle olmaz yani olacak iş değil" dedi ve güldü " mert ya ne gülüyosun" dedim mert "tamam tamam gülmüyorum" dedi  ve ekledi "hamburger?" "olur dedim. Ve birlikte sahilden ayrıldık. Hamburgeciden çıktık ve eve gittik evde annem evde yoktu annemi aradım komşu da olduğunu söyledi ve geç geleceğini söyledi. Annemin geç geleceğini öğrenince mert ile birlikte markete gidip yiyecek birşeyler aldık eve geldik ve film izlicektik. Eve geldik İçinde filmlerin olduğu kutuyu merte verdim ve seçmesini istedim. İçinden belenurun en sevdiği filmi seçti "bunu izleyenin" dedi. Çok acı çekiyordu  ben de belenurun yokluğunu çok farkediyordum ama bunu merte hissettirmemeye çalışıyordum. Mert film izlerken "linda bana yatacağım yeri gösterir misin ? Uyumak istiyorum da uyursam belki belenuru rüyamda görürüm" dedi çok üzgündü bende "tabi gel yukarıda misafir odasında yerini annem hazırlamış " diyerek onu misafir odasına cikardim Sonra da  odama gittim balkona oturdun. Telefonumdan bildirim sesi geldi. Baktığımda murat "linda müsait misin? Eğer müsait isen konuşabilir miyiz ? " diye mesaj atmıştı. Muratı aradım.
-alo murat
-selam linda nasılsın ?
-iyi olmaya calisiyorum sen ?
- bende, linda sana birşey söylemem gerek önemli biraz
-dinliyorum murat
-linda biz ırmak ile birlikteyiz
- aa selam söyle
- ya öyle değil yani sevgiliyiz
- ne murat ciddi misin ?
- evet
- peki ya ne zamandır?
- daha çok yeni dun öğlene doğru başladı
- anladım. Çok sevindim uzun zamandır aldığım en iyi haberdi bu neyse benim kapatmam lazım iyi geceler
- iyi geceler görüşürüz, diyerek telefonu kapattım. Telefondan sosyal medya hesaplarıma girdiğimde arasın sosyal medya hesabını buldum. Kendi kendime  'acaba mertin dediği olabilir mi onu seviyor olabilir miyim' diye düşünmeye başladım. Furkandan sonra ilk defa boyle oluyordum furkan ile o kadar çok anımız var ki birlikte seçtiğimiz şarkı, birlikte seçtiğimiz park, birlikte seçtiğimiz bank ve daha bir suru şey unutmak zordu. Ve onlardan sonra ilk defa böyle oluyordum. Hani insan onu düşününce sebepsizce gülümseme belirir ya yada boyle onu görünce eli ayağına dolaşır sacmalamaya başlar ya arası düşününce bana bunlar oluyordu. Galiba onu seviyordum.

 

Deniz Tutkunu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin