Mezuniyet Gecesi

Umut Sana Aşık

Multi medyadaki Hayat

Sabah erken kalktım. Lavoboya girip işlerimi hallettim. Umut ile buluşucaktım telefonumu almak için. Dolabın karşısına geçtim ne giyebilirim bir baktım. Yeşil kot şort onun üstünede çiçek desenli omuzları düşük buliz giydim. Bir kolye birkaç bilezik takıp çantamı alıp çıktım. Arkamdan Beyza' nın bağırdığını duydum ama hiç umursamadım. Nede olsa gelince anlatacaktım neler olduğunu. Merdivenlerden indim. Kapının yan tarafında duran bisikletime binip Sahil Cafe' ye yol aldım. Oraya vardığımda gözlerim Umut' u aradı. Cafenin en köşesine oturmuş etrafa bakıyordu. Bir an göz göze geldik ve ben yanına gittim oda ayağa kalktı. Sarıldı ve yanağımdan öptü bende karşılık verdim. Oturduk. Umut garson çağırdı. İki kahve söyledik ve konuşmaya başladık :
- Eee telefonum nerde Umut. Dedim ve Umut telefonu cebinden çıkartıp verdi. Ve :
- Buyrun hanımefendi telefonunuz.
- Teşekkür ederim beyfendi.
- Eee nasılsın peki.
- İyiyim sen.
- Bende iyi işte. Akşam mekandan ayrıldıktan sonra noldu ?
- Bir şey olmadı. Biraz tartıştık o kadar.
- Bir şey sorabilir miyim?
- Tabiki sorabilirsin.
- Şu dün gece seni tutup götüren çocuk senin sevgilin mi ?
- Hayır benim en yakın arkadaşım. Neden sordun ki ?
- Sanki sevgilinmiş gibi davranıyorda.
- Şey dört senedir yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmediği için fazla yakınız. Peki ya senin yanındaki kızlar ve erkek arkadaşın kimdi Umut?
- Erkek arkadaşımla iki sene önce tanıştık kızlarda oturabilirmiyiz dediler bizde olur dedik yani mezuniyette tanıştık isimlerini bile hatırlamıyorum.
- Anladım. Neyse ben kalkayım.
- Bırakayım seni istersen. Hem evinide öğrenirim.
- Gerek yok hem neden öğreneceksin evimi ?
- Arkadaş değil miyiz ?
- Öyle miyiz?
- Bence öyle.
- Peki.
- O zaman buyrun arabaya. Bisikletinide arabanın arkasına koyarız.
- Tamam. Dedim ve arabaya bindik. Öne geçtim oturdum. Yolda gelirken radyoda "Tyga Faded" çaldı. En sevdiğim şarkılardan biridir. Hemen eşlik ettim. Umut' un bana baktını gördüm. Hemen söylemeyi kestim. Eminim yanaklarım kızardı. Umut :
- Durma devam et söylemeye sesin çok güzel . Dedi bende devam ettim bir yandan evi tarif ediyordum. Eve gelmiştik durmasını söyledim. Arabadan indik. Gelmesini söyledim ama istemedi. Yanağından öptüm oda karşılık verdi. Bisikletimide indirdi. Eve girdiğimde kahvaltı hazırlanmıştı ve Semih ve Efe gelmişti. Semih kızgın bakıyordu :
- Hoşgeldiniz.
- Hiç hoş gelmedik Hayat. Dedi Semih.
- Noldu Semih. Dedim Semih ayağa kalktı yanıma geldi ve tartışmaya başladık :
- Nasıl noldu Hayat! Daha dün tanıştığın birisiyle sarmaş dolaş kendine gel.
- Asıl sen kendine gel Semih ne anamsın nede babam bana karışamassın hem sarmaş dolaş değildik dediklerine dikkat et!
- Peki Hayat. Dedi ve kapıyı çarpıp çıktı. Efe de peşinden gitti. Gerçekten neler olduğunu anlamıyorum. Semih bana neden bu kadar kızdı ki ben normalde de erkeklerle takılırım. Hiç umursamadan kahvaltımı yapmak için masaya geçtim. Aval aval yüzüme bakan Beyza' yada masaya gelmesini söyledim. Kahvaltımızı yapmaya başladık. Uzun süre sonra sessizliği Beyza bozdu :
- Eee neler konuştunuz kafede Umut' la ?
- Kahve içtik , dün geceyi sordu bende olanları anlattım okadar he bide Semih sevgilin mi dedi bende arkadaşım dedim.
- Hayat sana bir şey dicem ama kızma.
- De Beyza.
- Bence bu Umut sana aşık.
- Ne diyosun sen Beyza Allah aşkına. Daha dün tanıştım.
- Valla benden söylemesi yakışıklı çocuk ha kaçırma.
- He Beyza he.
- Neyse Umut' u falan boşverde evde hiçbir şey kalmadı alışveriş yapmamız lazım.
- Tamam yaparız. Dedim ve masadan kalkıp masayı topladık. Hiç kıyafetlerimi çıkarmadım Beyza' nın hazırlanmasını bekledim. Beyza da hazırlanınca evden çıktık. Markete gittik. Alınacakları alıp eve geldik. İkimizde yorulunca bir film açıp çekyata uzandık. Filmin ortasında kapı çaldı. Beyza gidip baktı. Gelen Umut du. Ne işi vardı şimdi bunun burda. Hemen kapıya gittim.
- Ne işin var burda Umut? Dedim.
- Arabada bir kolye buldumda senin mi diye sormaya geldim. Dedi Umut.
- Evet benim çok saol. Dedim. Beyza hemen lafa atladı :
- Umut içeri gelsene film izliyoruz sende katıl. Dedi şimdi niye böyle bir şey yaptı ki.
- Olur. Dedi Umut. İçeri geçtik. Çekyata oturduk. Umut' la ben yan yana Beyza diğer koltuğa oturdu. Beyza' nın ne yapmaya çalıştığını anladım. Umut' la beni sevgili yapacaktı ama o iş okadar kolay değil. Beyza :
- Ben mısır patlatıp geliyorum. Dedi ve mutfağa gitti. Umut bana dönerek :
- Hayat bana su getirir misin ? Dedi bende başımla onaylayarak " tamam" dedim. Mutfağa gitmek için ayağa kalkmıştım ki bir anda başım döndü , gözlerim karardı. En son Umut' un " Hayat" dediğini duydum.

.........................................

Uyandığımda hastanede olduğumu anlamam uzun sürmedi çünkü kolumda serum takılıydı. Odanın içindeki koltukta Beyza , Semih ve Efe vardı. Uyandığımı görünce üçüde yanıma geldi. Semih iyi olup olmadığımı sordu. Başımı evet şeklinde salladım. Odaya Umut girdi. Oda iyi olup olmadığımı sordu. "iyiyim" dedim. Sonra doktor geldi. Serum bitince gidebileceğimi söyledi. Beyza hariç herkese odadan çıkmasını söyledim. Herkes gidince Beyzaya bana ne olduğunu sordum oda anlattı :
- Ben mısır patlatıyordum mutfakta bir anda Umut' un " Hayat" diye bağırdığını duydum. Salona geldiğimde sen yerde yatıyordun. Umut seni kucaklayıp arabaya bindirdi. Birlikte gelirken Semih ile Efe' ye haber verdim. Onlarda hastaneye geldiler. Doktor uzun süre duygusal çöküntü yaşadığını söyledi. Heralde Semih yüzünden oldu. Dedi Beyza.
Serum bitince eve geldik. Semih ve Umut gelmek isteselerde yalnız kalmak istediğimi söyledim. Yatağa yatıp iki gündür neler yaşadığıma baktım. Umut' un bir anda hayatıma girmesi , Semih' in kıskanç davranışları gerçekten bunalmıştım. Yorgunluktan hemen uykuya daldım.