Mrs&Mrs Prank

How They Met

"Joanna ve Kristen Prank! Sıra sizde." diye seslendi terapist.
Joe ve Kris bekleme odasından çıkıp terapistin ofisine girdi

"Merhaba! Ben Dr. Halen Lauren. Çift terapistiyim."

"Merhaba, ben Joanna Prank ve ne yazık ki bu da eşim Kristen"

"Ne yazık ki mi? Bunu benim söylemem gerekmiyor mu?"

"Hiç sanmıyorum."

"Hanımlar, şöyle oturun. Şimdi bana neden şikayetçi olduğunuzu anlatın."

"Açıkçası ben onun beni saçma sapan şeyler'le suçlayıp terapiste getirmesinden şikayetçiyim. Şimdi lütfen gidebilir miyiz?" Joe herzamanki umursamazlığı ile terapisti ciddiye almayıp huysuzlandı.
"İlk şikayetim mızmızcı olması. Hiçbir zaman önerdiğim bir şeyi benim'le yapmıyor. Çok klişe, çok saçma, gereksiz deyip geçiyor. Sürekli kendi zevklerini ve ilgi alanlarını ön plana koyuyor."

"Tamamen saçmalık. Ben hep önem veririm."

"Hanımlar, hanımlar! Biraz sakin olalım."

"Tanıştığımızdan beri sakin olmaya çalışıyorum zaten."

"Pardon, ama asıl ben tanıştığımızdan beri sakin olmaya çalışıyorum."

"Sen mi? Her şeyi sen başlattın."

"Ciddi olamazsın! Her şeyi sen başlattın."

"O kahveyi döküp ilgimi çekmeye çalışmasaydın belki bunlar olmayacaktı." Kristen kendini savunma amaçlı arguman'ları ortaya dökmeye başlamıştı bile.

"O kahveyi ilgini çekmek için döktüğümü mü sanıyorsun? Asıl sen kasten yüzüme biber gazı sıktın."

"Seni hırsız sanıp sıktım."

"Hanımlar, bana teker teker sorununuzun ne olduğunu söyler misiniz?" Terapist onları nasıl sakinleştireceğini şaşırmış gibiydi, tecrübeli olmasına rağmen.

"Eşşek şakaları!" Joe ve Kris aynı anda birbirine bakalar bağırdı.

"Eşek şakaları mı?" Terapist şaşkınca onlara baktı.

"Evet, tanıştığımız günden beri eşek şakaları peşimi bırakmadı." Kristen şikayetçi tavırlar sergilemeye başladı.

"Bana nasıl tanıştığınızı anlatır mısınız?"

"Şöyle;"dedi Kristen ve el kol hareketleri ile anlatmaya başladı.

-FLASHBACK-
3 yıl önce

Kristen herzamankinden fazla hırslanıp son dakikaya bıraktığı raporu bir gecede hazırlayıp yarınki toplantı için erkenden uyudu. Sabah alarm'ın sesi ile uyanıp banyoya girdi. Kahve almadığı için evden çıkıp her sabah gittiği kafe olan "MellowWaves"e gidip oturdu. Herşey herzamanki gibi gayet normal gidiyordu.

"Günaydın Kris!" garson önlüğünden kalemi çıkardı.

"Günaydın Mitch."